Hasankeyf sizi bir sünger gibi tarihin içine çekiyor

Mustafa Balkan (Tarih Yazıları)
  • Hasankeyf, Bereketli Hilâl’le birlikte sizi Türk tarihinin izlerine, Oğuz Boyundan Türk Beyliği olan Artuklular’a kadar götürüyor.

 

 

Hasankeyf, 10 bin yıllık tarihî geçmişi ve insanlığın ilk hikâyelerinin izlerini yakalamak açısından çok değerli. Dicle ve Fırat Havzası onlarca, yüzlerce ören yeriyle insanlık tarihi hikâyelerinin hâlâ karanlıkta olan yerlerini aydınlatmak üzere verilerini toprağın altında tutuyor.

Hasankeyf, “Bereketli Hilâl” olarak adlandırılan ve Dicle ile Fırat’ın bu topraklara can ve hayat verdiği tarih kokan topraklar…

 

***

Hasankeyf’e daha ilk gidişimde vuruldum!

Tarihi geçmişiyle Hasankeyf; sizi, bir sünger gibi tarihin derinliklerine çekiyor.

Mardin, Hasankeyf, Bitlis, Ahlat, Bingöl, Elazığ Artuklular döneminde kalma izler taşıyor. Artuklular ise Oğuz Boyundan Türk Beyliğidir. Kurucusu Artuk Bey’dir. 3 ana kolu vardır. Harput, Hasankeyf, Mardin ve Midyat. Artuk Bey, 1086 yılında Kudüs’ü alarak belirli bir süre yönetmiştir.

Hasankeyf ise Artuk Bey Oğlu Sökmen Bey tarafından kurulmuştur. Yavuz Sultan Selim bölgeye geldiğinde kendisine direnmemişlerdir. Yavuz’dan önce devlet niteliğini kaybeden Karakoyunlu Devleti, Artuklu egemenliğine son vermişti. Selçuklu Devleti I. Alâeddin Keykubat da fiillen ortadan kaldırmıştır. Artuklular, Yavuz bölgeye geldiğinde devlet hüviyetini kaybetmiş, beylik olarak yerel unsurdur. Yavuz Sultan Selim’e, Şah İsmail’e ve Şii İran’a karşı Osmanlı’ya destek vermişlerdir.

 

***

Türkiye’de geçmişle modernizm arasındaki ilişkiyi atalarımızın bize yadigâr olarak bıraktığı, geçmişin bize sadakatle saklamak ve gelecek nesillere aktarmak üzere devrettikleri yapıları geleceğe nasıl aktardığımız, aktarıp aktaramadığımız konusu hakikaten ciddi tartışmalı bir konudur. Bu çerçeveden baktığımızda Hasankeyf buna çok iyi bir örnek.

Hasankeyf, Ilısu Barajı sularının altında kalma riskiyle karşı karşıya. Hatta bu risk, risk olmaktan da çıktı. Ilısu Barajı ve HES Projesi, Türkiye’nin 4. Büyük projesi. Tarihi eserler bu sene Yeni Hasankeyf’e taşındıktan sonra barajda 2018’de su tutulmaya başlanacak. Ve birkaç yıl sonra Hasankeyf sular altında kalacak.

Bu topraklara Türkiye adını veren ceddimizin ve bizim tarihimiz açısından da Hasankeyf aslında neresinden bakarsanız bakın ayrı bir yerde duruyor. Hasankeyf’in tarihini henüz yeni okumama rağmen burada, Çatalhöyük’te olduğu gibi Hasankeyf’de tarihçiler ve ilim adamları; neolitik dönemden kalma bir ören yerinin sular altında kalıp kalmayacağını konuşmuyor. Medreseleriyle, camileriyle, kümbetleriyle, saraylarıyla Artuklu’dan, Eyyubî’den, Akkoyunlu’dan, Osmanlı’dan kalan tarihi bir geçmiş de sular altında kalacak. Bu perspektiften baktığımızda tarihi geçmişiyle bize on bin yıldan beri göz kırpan Hasankeyf’e ve sular altında kalması mukadder olan o tarihi yapılara daha dikkatli, daha özenli davranmak zorunda olduğumuzu kısa gezide müşahede ettim.

Bizim şehit kanlarıyla sulanmış şüheda kokan bu topraklardaki tapu senedimiz mesabesindeki yapılara, geçmişe sadakat, aynı zaman da bu topraklara sadakatimiz demektir. Bu sadakat de kuracağımız geleceğin niteliğiyle doğrudan orantılı olduğunu bilmeliyiz. Geçmişe sadakat göstermezsek kuracağımız geleceğin niteliği tartışmalı olur. İşte o zaman buradan bir kimlik, bir bilinç ve bir iddia asla ortaya çıkamaz.

 

ILISU BARAJI VE HES PROJESİ

Barajın inşaat tamamlanma oranı %85'e ulaşmış. Tarihi eserlerin taşınma işlemine göre ve önümüzdeki yıldan itibaren su tutmaya başlama hedefleniyor. Tahminlere göre 2019 veya 2020 yılında su tutma işlemi tamamlanarak elektrik üretimi başlayacak.

Ilısu Barajı ve Hidroelektrik Santrali (HES) Türkiye'nin en büyük dördüncü HES'i olacak.

1. Atatürk (2.405 MW)

2. Karakaya (1.800 MW)

3. Keban (1.330 MW)

4. Ilısu (1.200 MW)

Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, toplam maliyeti 1 milyar avro olan Ilısu Barajı ve Hidroelektrik Santrali (HES) ile sadece elektrik enerjisi üretiminden ülke ekonomisine yılda 1,3 milyar lira katkı sağlanacağını ifade ediyor. Projenin tamamlanmasıyla bölgenin âdeta şaha kalkacağı belirtiliyor. Bu konuda Bakan Eroğlu’nun şu ifadelerine kulak verelim:

"Ilısu Barajı sulama ve enerji alanında ülke ekonomisine sağlayacağı katkı ile birlikte bölge insanımızın refah düzeyini de yükseltecek. Proje bölgedeki işsizlik probleminin azalması yönünde önemli katkılar sağlayacak. Tamamlandığında 4 bin kişiye istihdam alanı sağlayarak aileleri ile 28 bin kişiye geçim kaynağı olacak."

 

***

İnsan Hasankeyf’i gördükten sonra şu soruyu kendi kendine sormadan edemiyor:

Barajın yönü Hasankeyf’ten öteye doğru değiştirilemez miydi de, on bin yıllık bir tarihi silmeye değer miydi?..

Henüz daha Zeynel Bey Türnbesi’ne ve taşınma hikâyesine bile gelemedik. 10 bin yıllık bir tarihi bir anda silip nasıl atabilirsiniz ki…

 

YARIN: Er-Rızk Camii ve Zeynel Bey Türbesi

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.