KONYA’NIN İSTANBUL YEMEĞİ İÇİN NE DEMİŞTİK?

Uğur Özteke

Bugün izninizle üç ayrı farklı konuyu yine köşemize taşıyoruz. Sizleri yormamak adına hemen konuya girelim.

GANİOĞLU’NUN BİR ACI MENDERES HATIRASI

Yaşlandığım için mi, eskiye özlem duyuyorum ya da bugünlerde yaşanılan gerçekleri içime sindiremediğimden midir? Nedendir aslında özünü ben de bilmiyorum ama şehrin yaşayan hafızalarına insanlarına karşı müthiş bir saygım var. Haaa bu insanları 40 yıl önce de sever sayardım amma velakin bu insanların bugün için şehrin yaşayan hafızaları olarak daha da değer görmelerini arzu ediyorum.

Neyse 27 Mayıs günü öğle saatlerine doğru bizi arayan sevgili büyüğümüz Sayın Mehmet Ganioğlu hüzünlü bir şekilde selam verdikten sonra direk konuya girdi;

“Uğur’cum bugün benim de yaşadığım bir olay aklıma geldi. İnan çok üzgünüm rahmetli Menderes yakalanmadan tutuklanmadan bir gün önce Eskişehir’de idi. Eskişehir’den de uçakla Konya’ya gelecekti. Konya’da çok geniş ve büyük bir hazırlık yapıldı. Ben 19 yaşında idim. Başbakanı karşılamak için de bizler arabalarımız ile otobüslerle havaalanına gittik. Benim o gün için yepyeni çok güzel sıfır bir otobüsüm vardı.

Askeri havaalanına o zaman bugünkü gibi Ankara yolundan değil İstanbul yolundan girilirdi. Ankara yolu daha asfalt bile değildi toz toprak içinde idi.

Ama havaalanına gittiğimiz zaman askerler bizi havaalanına sokmadılar. Öyle ki otobüslere dipçikler ile vurmaya başladılar. Biz de dağıldık. Bugün o günü tekrar yaşadım. Çok üzücü ve acı bir gün idi bizler için…” diyordu.

Sayın Ganioğlu sık sık ziyaret etmeye çalıştığım ve her sohbetimizde de beynimize tatlıya da acı birkaç Konya hatırası kırıntısı koyarız.

Teşekkürler Mehmet abicim. Sizi seviyoruz. Sağlınız mutluluğunuz huzurunuz daim olsun inşallah. 

KOSKİ’YE YAPI İZİN BELGENİZ İLE GİDERKEN

Dün sabah saatlerinde Hüseyin Ç…. İsimli okurumuz iki gündür çektiği sıkıntıyı biraz öfkeli kızgın şekilde bizimle şöyle paylaşıyordu. Bu fırtınadan Hüseyin abinin rüzgarına çarpılmamak adına biz de konuyu hemen sizlerle paylaşıp yetkililere iletiyoruz. Varsa vatandaş adına bir kolaylık inanıyoruz ki KOSKİ’nin duyarlı yöneticileri bunu da yaparlar; 

“Selamünaleyküm hayırlı ramazanlar hayırlı günler abi.

Dün bir mesaj geldi KOSKİ’den.

Aldık yapı izin belgesini doğrudan KOSKİ’ye.

Adres beyanı da gerekiyor yan tarafa şehircilik bilmem ne bölümü var oradan çıkartacaksınız dediler.

Ben de dedim dosyada var zaten kapı numarasını alırken verdiler.

Mesajda neden adres beyanı da yazmadınız gelirken onu da getirirdik dedim.

Kem küm ettiler.

Velhasıl abi milleti adres beyanı için şehir planlama mı ne zıkkımsa oraya yönlendiriyorlar insanlar ağızlarının orucuyla saatlerce adres beyanı almak için orada sıcağın altında bekliyorlar.

Ben dün tekrar geldim. Dosyadan adres aldım. Adres beyanı işimi de yaptırdım abi de bu millete yaz sıcağının altında oruç ağzıyla hasbinallah.

Yazıklar olsun diyorum da başka bir şey demiyorum.

Aklıma gelmiyor değil adres beyanını da yanında getirse vatandaş aşırı yoğunluk olacak. Şehirciliğe sevk ederek rahatlamayı sağlıyorlar gibi geldi bana vatandaşın sıcak altında beklemesi önemli değil onlar nasıl olsa klimalı odalarda.

Vallahi oruçluyum abi…”

……………..

Bundan sonra gidecekler hazırlıklı ve tedbirli gidin olur mu?

AHHHHHHHH İSTANBUL

AHHHHHHHHH DEMİŞTİK DEĞİL Mİ?

Konya’nın geleneksel Ankara yemeğinin fiyasko kısmını pazartesi günü sizlerle paylaştık. Ardından da İstanbul yemeği öncesi çok değerli bir okurumuz bizi uyarması ile İstanbul yemeğinin çok daha bereketli(!) geçeceğine biz de inanmıştık.

Akşamdan gelen fotoğraflar bilgiler bizi hiç mi hiç yanıltmadı. Çok şükür.

İstanbul’daki Konya yemeği muhteşemmiş. Katılım müthişmiş. Ankara’daki Birlikte Konya yemeğine katılmayan ne kadar siyasetçi iş adamı bakan müşavir varsa hepsi İstanbul yemeğinde varmış.

Hatta hatta bizim AK Parti Konya ekibi yani şehrimizi yönetenler AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Binali Yıldırım Bey ile de bir araya gelmişler. (Bu kısmı sosyal medyadan bana gönderdiler.)

Amma velakin Sayın Yıldırım, (Sayın Başbakan kendisi yazacak değil ama mutlaka danışmanları ekibi yapmıştır bunları da)

Konya ekibini koskoca Konyalı Genel Başkan Yardımcısı, Konya Büyükşehir Belediye Başkanının olduğu fotoğrafların altına

“Binali Yıldırım

Güneydoğu Anadolu Bölgesinin güzel şehirlerinden Siirt’imizin iş adamları ve STK temsilcileri ile bir araya geldik.

Doğusuyla Batısıyla birlik olduğumuzu bir kez daha en içten duygularla hissettiren kardeşlerime teşekkür ediyorum.

Sizlerin desteği ile İstanbul daha güzel olacak”….

…………

Diye paylaşmış.

Bunun doğru olup olmadığını sizde bizde asla bilemeyiz kimse de bilemez. Neden?

Aha da işte bu bazı AK Partili yöneticilerden AK Parti’ye gönül vermiş genç kardeşlerime kadar büyük bir kitlenin en tehlikeli sanal oyunu da onun için.

Bunun doğru olup olmadığını gerçekten önenmek için kanallarımı zorladım. Çünkü sonradan silinmişti. Hata yapıldığı anlaşılıp gafın büyümesi mi önlenmişti yoksa. Yoksa… Yoksa yine bir hainlik mi vardı?

İşte sosyal medya bu beyler, İşimize gelirse iyi işimize gelmez ise kötü.

İkinci bir husus; Sayın Yıldırım Konya heyetinden önce Siirt ekibini ağırlamış. Onları dinlemiş. Bütün Türkiye İstanbul’a gidiyor yaaa. Sayın Cumhurbaşkanımıza taklacı kuşlar taklalarını atıyorlar yaaa. Binali Bey’in ekibi de Konya ve Siirt ekiplerini karıştırmış da olabilir.

Ama sonuçta; bu doğru ise “büyük bir bomba”, doğru değil klasik “kurgu” ise adı üstünde sosyal sanal medya gel de ayıkla pirincin taşını değil mi ama?...

…………………

Gelelim şimdi doğru mu yanlış mı denmeyecek bir başka fotoğraf karesine.

Bunu da bize gönderdiler. Çünkü samimi olmayan hiçbir iş benim dünyamda yok. Bunun içinde kara sevdam olan gazetecilik de olsa. Bir işte samimiyet yok ise ben de onu görmem duymam ve konuşmam.

Allah biliyor benim için İstanbul’da ki Konya yemeği de aynen böyle idi. (Ankara’da öyle. Nerede o 14 yıl önceki BİRLİKTE KONYA’nın çıkış fikri düşüncesi…)

Neyse.

Hani ben Ankara yemeğini eleştirirken yemek de, servisi yapan arkadaşlar filan da Konya’dan gitmişler. Çünkü yemek öyle eskisi gibi otelde filan değil bir spor kulübünün tesislerinde, havuz başında “düğünümüze hoş geldiniz” yazılarının altında yazılmış demiştim yaaa.

Nükteden bir abimiz o gün bana yazdı.

“Kardeşim bu Konya milliyetçiliği. Bu işi yapan da Konyalı, çalışan çocuklarda Konyalı”… demişti. Bu durumun işin bu yönü hiç aklıma gelmemişti. Aklıma yatmamıştı da ama olur ya yanılmışımdır diye özür dilemiştim abimizden. 

Ama İstanbul’da ki Konya yemeğinden gecenin bir vakti yukarıdaki yemek karesi gelince ben yine dellendim. Sinirimden sahurda da su dahi içmedim. Ve günahı bu işi yapanların gözümü kırpıncaya kadar da günaha girdim.

Seveyim sizin milliyetçiliğinizi.

……………..

Fotoğraf karesine dikkatlice baktınız mı?

Bizim protokol ne içiyor?

Soruyorum sizlere hadi söyleyin ne içiyorlar?

Göremiyorsanız da kendinizi hiç zorlanmayın.

İstanbul yemeğinde davetlilere ikram edilen içecekler TORKU değil beyler, TORKU değil.

Hani TORKU Konya’nın içeceği, Konya’nın ürünü, Konya’nın alın teri, Konya’nın göz bebeği, Konya’nın ürünü, Konya markası idi.

Kısaca TORKU yerli ve milli idi.

Yanlış mı biliyorum.

Yoksa, yoksa siz Konya’da TORKU’cu, İstanbul’da falancacı mısınız?

……………….

Üç, işin çok daha acı bir olayı daha mı? Buyurun….

İstanbul’da Konya iftarının verildiği gün, KONYA ŞEKER, İSO tarafından açıklanan en büyük 500 firma arasında 4 markası ile gururla yer alıyor, öte yandan aynı gün Türkiye İtibar Akademisi tarafından Türkiye çapında yani 81 ilimizde yapılan EN İTİBARLI MARKALAR araştırmasında yine TORKU, en itibarlı marka seçiliyordu.

Dört, geldi mi üst üste gelir ya; Konya Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanımız MUHARREM KARABACAK da, aynı gün “Konyalı hemşehrilerimizden tek isteğimiz yerel esnafımıza sahip çıksınlar. Şayet Konyalı vatandaşlarımız yerel esnafımızdan alışveriş yaparlarsa şehrimizin parası yine şehrimizde kalacak. Ulusal firmalardan alışveriş yapılırsa maalesef ilimizin parası şehir dışına çıkmış olacak” diyerek bayram alışverişi özelinde alışverişlerimizi yerli marka ve esnaftan yapılmasını istiyordu.

(Şimdi İstanbul’dan gelen yöneticilerimiz siyasilerimiz oturdukları yerden RECEP KONUK’u, KONYA ŞEKER’i, TORKU’yu öve öve deve edecekler. Peki o zaman adamı sormazlar mı içtiğiniz …….. söylediğiniz TORKU sekisi.)

Yani şimdi şöyle mi olmuş oluyor;

İş Ankara’ya gelince orada seçim yok, yemeğe katılan ciddi ve üst kesim de yok. Bizim eleştirilerimizin bahanesi milliyetçilik oluyor. Ne oldu suyu geçince milliyetçilik nereye gitti?

Neye üzülüyorum biliyor musunuz?

Son dönemde hepimizin geldi nokta çok çok acı da olsa şu hanımlar, beyler, gençler;

İşimize gelen mubah,  işimize gelmeyen günah.

Allah önce beni ve sonra da hepimizi ıslan etsin inşallah.

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Kazananlar hiç pes etmez. Pes edenler hiç kazanamaz

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Şehir içi trafiğinde bazı gençler sağ ön camdan ayaklarını dışarıya çıkartmadıkları zaman daha iyi ADAM oluruz.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (19)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.