İsmini laleyi Anadolu’ya kazandıran Selçuklular tarafından 1251 yılında yaptırılmış ilk Vakıf Yükseköğretim Kurumu niteliğinde olan Karatay Medresesi’nden alan KTO Karatay Üniversitesi, Türkiye'nin en köklü ticaret odalarından olan Konya Ticaret Odası’nın Eğitim ve Sağlık Vakfı tarafından 7 Temmuz 2009 yılında kuruldu. Sanayi ve ticaret dünyası için nitelikli, aldığı teorik bilginin yanı sıra işin mutfağını da öğrenip uygulamada da başarılı olan mezunlar yetiştirmek için kurulan üniversite gün geçtikçe büyümeye ve kendine özgü projelerle adından söz ettiriyor. KTO Karatay Üniversitesi hakkında merak edilenleri ve kısa sürede adından sıkça söz ettirmesini sağlayan projelerini Rektör Prof. Dr. Bayram Sade ile konuştuk…
KTO Karatay Üniversitesi’nin kuruluşundan bahsedebilir misiniz?
-Üniversitemizin isminden 2 tane ağır ifade var. Biri Konya Ticaret Odası gerçekten köklü ve geleneği olan kurum 1882 yılında kuruldu. 20 bin aktif üyesi olan kurumsal bir kimliği olan bir kurumdan bahsediyoruz. Böyle bir ismin üniversitenin önünde olması bu ağırlığı ve bu değeri üniversiteye katıyor. Aynı zamanda ciddi bir beklenti oluşturuyor. İsimdeki 2. ifade Karatay ifadesi. İnsanlar şöyle düşünüyor biliyorsunuz ki bulunduğumuz ilçe Karatay olduğu için açılınca böyle bir isim konuldu diye ama öyle değil. Karatay Medresesi’nden kaynaklanıyor. Karatay Medresesi Selçuklu topraklarının en köklü medeniyet unsurlarından bir tanesi 1251 yılında kurulduğu ifade ediliyor. Kurulduğu yıllar Moğal akımlarının yoğun taarruzu olan yıllar. Orada 2 amaç güdülüyor ilki savaş hali ülkede ne olursa olsun bilimin aydınlığı giderse medeniyet gider, devlet gider. Dolayısıyla bilimin ışığının aydınlatılmasının mazereti olamaz. Diğeri de bu devlet yıkılacaksa yeni devleti de inşa edecek insanlar bu medreseden yetişsin. Nitekim Selçuklu Devleti yıkılıyor ama çok daha güçlü Osmanlı Devleti kuruluyor. Bizim tanıtım dönemlerinde mezunlarımız Osmanlı Devletini kurdu ifadesi aslında ikinci söylediğim unsurun tespiti niteliğinde. Böyle bir vakıf müessesinin kapalı kalması düşünülemez. Böyle bir medeniyet böyle bir kültür mirasından yoksun kalamaz. O yüzden bu üniversiteye kuran vakıf o günün yöneticileri diyor ki düştüğü yerden kaldıracağız ve yeni bir eğitim yuvasına dönüştüreceğiz. Ama bunu sadece söylemle bırakmayacağız o medresenin misyonunu, vizyonunu, hedeflerini günümüze taşıyacağız deniliyor ve bu isim bu şekilde konuluyor. Dolaysıyla bu üniversitenin kökleri 1251 yılına kadar dayanıyor. O ruhu o heyecanı taşıyoruz.
Böylesine köklü bir üniversitenin rektörü olmanın sorumluluğu çok ağır mı?
-Bu kadar köklü bir üniversitenin rektörü olmanın sorumluluğu ağır, ismini söylerken bile titriyoruz heyecan duyuyoruz. 2010 yılında ilk öğrencilerimizi aldık. Çok hızlı büyüyoruz. Misyonun çok ciddi bir sorumluluğu var üzerimizde. Adeta zamanla yarışıyoruz.
Üniversite bünyesinde kaç fakülte var?
-Üniversite bünyesinde 6 tane fakültemiz var şuanda ülke için önem arz eden fakültelerin tamamı var. Mühendislik fakültesi, güzel sanatlar tasarım fakültesi, hukuk fakültesi, tıp fakültesi, sosyal ve beşeri bilimler fakültesi ve işletme yönetim bilimleri fakültesi olmak üzere 6 fakültemiz var. Sağlık bilimleri yüksekokulumuz var 4 yıllık, sağlık hizmetleri meslek yüksekokulumuz var 2 yıllık bir de adalet meslek yüksekokulumuz var. 35 lisans, ön lisans programımız var.
Üniversitede kaç öğrenci bulunmakta?
-Geçen yıl 4 bindi bu yıl 6 bin 200-300 öğrencimiz var.
Her geçen gün büyüyen bir üniversite…
-Öğrenci sayımız çok hızlı büyüyor. Fiziksel alanlar çok hızlı büyüyor. Her yıl 2 tane inşaatın temeli atılıyor. 10,11 ayda inşaat tamamlanıyor ve eğitimi öğretime açılıyor. Fiziksel olarak, sayısal olarak büyürken akademisyen sayısı da artıyor. Eğitimin niteliğini arttırıcı kaliteyi yükseltici, alt yapı laboratuvar ve diğer alt yapıyı oluşturmaya dönük bir takım adımlar da beraber atılıyor. Zamanla yarışıyor adeta önümüzdeki 4 yıl içerisinde bu yapılaşmayı tamamlamayı hedefliyor. Sayının 11 bin civarında tutulmasını hedefliyor.
KTO Karatay Üniversitesi’nin lisansüstü eğitim de bir atağı oldu bunu nasıl değerlendirirsiniz?
-Ciddi bir atağımız var. İlk defa lisansüstünde tanıtıma gittik. Şu ana kadar lisansüstünde biz mütevazı gidiyorduk. Ama baktık ki program sayımız 19’a ulaşmış. Bunlardan 3‘ü doktora olmam üzere insan kaynakları lisansüstü eğitim programı, adli bilişim gibi kendine has özel programlar da var. Durum böyle olunca tanıtım dönemine girelim iddiamızı daha gür seslendirelim. 3 tane enstitümüz var, fen bilimleri, sosyal bilimler ve sağlık bilimleri enstitüsü olmak üzere orada da ciddi bir atağımız var.
KTO Karatay Üniversitesi farklı projeleriyle ve etkinlikleriyle gündeme geliyor. Üniversitenin bundan sonraki projeleri neler olacak?
-Üniversitemizin farklı projeleri, farklı uygulamaları var. Biz Bilim ve Kültür Şenliği düzenledik geçen yıl. Karatay Medresesi’nden gelen bir kültürümüz var. Bu şenliğimizle burada birçok deneyler uygulamalar yapıldı. Hem lise öğrencilerini buraya çektik hem de kendi öğrencilerimiz bu aktivitelerin içine kattık. Bir deneyim kazandık bu sene bazı revizyonlarla çok daha güçlü bir bilim ve kültür şenliği yapacağız. Müzikte olsun dedik yeteneği olan öğrencilerimiz kendi müziklerini yapacak. Kariyer ve gelişim ofisimizin geçen sene organize ettiği bir iş fuarı vardı. İŞKUR’la beraber Konif diye bir fuarımız vardı. Bir üniversitede bu denklemde ilk defa olan bir organizasyondu. Firmalar geldi iş ve staj kaydı aldılar öğrenciler firmalarla görüştü. Bu sene değiştirip Kariyer ve Gelişim Zirvesi adı altında ulusal ölçekte firmaların dâhil olduğu bir şekle dönüştüreceğiz. Üniversitede seçmeli ders havuz sistemi oluşturduk. Bu sistem hakikatten çok farklı ve özgün 21 kredi öğrenci buradan mezun olana kadar almak zorunda. Bu aşağı yukarı 7 derse tekamül ediyor. Öğrenci her dönem birer tane ders alacak demektir. Bu 7 ders dışındaki derste zorunlu ders. Birisi ahilik ve meslek ahlakı bu dersi her öğrenci almak zorunda işte bu Karatay isminin bize yüklediği sorumluluk ahilik kültürü meslek ahlakı çok önemli bir de medeniyet tasavvurunu alacak. Biz diyoruz ki üniversiteler medeniyet inşasının temel taşlarıdır. Bir toplumun bir medeniyet inşası iddiası yoksa o toplum fazla gelişemez. Önümüzdeki yıl eğitim öğretimde uygulayacağımız lisansüstü bursiyer asistanlık programı var. Bu sistemle çok sayıda lisansüstü öğrenciye burs verilecek. Bu burs sadece eğitim bursu değil doğrudan o öğrenciye üniversitede belli görevler verip çalıştırıp onun karşılığında da maddi bir destek olacak. Bir bürosunun bir çalışma ortamının olduğu ve burada bu imkânlardan yararlandığı bir sitemi oluşturmayı hedefliyoruz. Amacımız buradan süzülen gençleri araştırma görevlisi almak.
Sektör danışmanlığı konusuna girecek olursak…
-Bu proje bize özgü bir proje bir benzeri yok bu proje bir cesaret işi çünkü gerçekten zor bir proje. Konya Ticaret Odası isminin gücü burada bu kadar üyesi olan bir kuruma güvendiğiniz için böyle bir projeye giriyorsunuz bu üyelerin hepsi sektör danışmanı adayıdır. Bu proje bir ihtiyaçtır aslında Konya Ticaret Odası üyelerinin adını koyamadıkları talebin bizim tarafımızdan ad konulmuş halidir. Öğrencilere okurken sektörü tanıtmamız gerekiyor dedik. Hangi donanımlara sahip olması gerektiğini öğretmemiz gerekiyor, farklı bir misyon ve vizyon kazandırmamız gerekiyor, farklı bir ufuk ve bakış açısı kazandırmamız gerekiyor. Mezun olduğu zaman gittiği yerde bu bizim aradığımız insan demeliler ilk görüşmede böyle denmesi ve işe alınması gerekiyor. Aynı zamanda işe de çok hızlı başlaması gerekiyor işe başladığında da o farkı göstermesi gerekiyor. Onun içinde slogan da şuydu, “iş arayan değil işte aranan mezunlar” böyle bir sloganla yola çıkılmıştı. Geçen yıl 512 öğrenciyi yerleştirmişiz 118 firma sektör danışmanı bu yıl 724 öğrenci yerleştireceğiz 160 firma olacak. Bunlar dile kolay rakamlar 2 yılın toplamı aşağı yukarı 280 firmayla çalışmış olacağız. Konya Ticaret Odası’nın yaklaşık 20 bin üyesi bunun tarafı biz de üniversitede olarak bu işin uygulayıcısıyız. Üniversitede bunu organize eden birim kariyer ve gelişim ofisi. Sağlıkla ilgili öğrenciler hariç tüm bölümlerin öğrencileri birinci sınıftan başlarken bir sektör danışmanı var sektör danışmanı kişinin bölümüne uygun güvenilir firmaya sektör danışmanlığını veriyoruz. Akademik danışmanımızda bu süreci idare eden, gençlerin faaliyetlerine yön ve yol veren kişi. Ayda en az bir kez toplantı oluyor her firma en az 3 öğrenciyle çalışıyor. (Dilhan Türker – M.Esad Çağla)