MUHARREM BAŞKAN! VALLAHİ BU ZİHNİYETLE OLMAZ…

Uğur Özteke

Dün bu şehirde öğle saatlerine doğru yani trafik daha tıkanmamış iken, havada yağmur kar, yerde don yok iken yaşadığım ve o an için çıldırmaktan öte artık bir anlam veremediğim olayı sizlerle paylaşırken şehir ile ilgili de sosyolojik ve psikolojik analizler yapmak istiyorum.

Saat 12’ye geliyor. Nene Hatun Parkı’nın Nalçacı’ya yakın olan kısmından Nalçacı Caddesi’ne çıkmak istiyorum. Çankaya Fotoğraf Stüdyosu’nun bulunduğu köşe, akan trafikte yol iki şerit. İki şeritten de hızla aralıksız durumda trafik geliyor. Ha hemen en sağda üçüncü şeritten burnumuzu sokup yola kaynak yapabiliriz. Ama hemen bu dönüşün ağzında bir dolmuş var ve indi bindi yapıyor. Mecbur frene bastık durduk. Arkamızdan sürekli ama öyle bir korna sesi var ki… “dat, dat… dat, dat, daaaaaaaat,” irkildim. Dikiz aynasından baktım.

Yine bir dolmuşçu.

Bana korna yaparak aklı sıra demek istiyor ki “Ne durursun yürüsene”…

Arkaya doğru iki elimi yana açtım ve önümde duran dolmuşçuyu gösterdim.

Aynadan görüyorum. Beni görüyor. Önümde indi bindi yapan dolmuşçuyu da görüyor. Ama elini kornadan asla çekmiyor.

Neyse önümüzdeki dolmuşçu yürüdü. Biz de arkasından yürüdük. Yeşil Meram’ın oradaki kavşakta ışıklardan geçtik. Yolun en soluna geçtim. Hızla sağ yanımdan geliyor. Baktım. Hiç bakmadı gazladı geçti.

…………

Nalçacı’daki Selçuk Ecza Sitesi’nin orada ancak plakasını alabildim

8368…

Çok sevdiğim saydığım, yakışıklı, vizyoner, ufuklu, yaptığı projelerle bırakın dolmuşçu esnafına trafik kurallarını öğretmek, onların hayat standartını yükseltmek, işsiz kadınlarımızı kızlarımızı iş sahibi dükkan, atölye sahibi yapan Minibüsçüler ve Umum Servis Araçları Esnaf Odası Başkanı Muharrem Karabacak abim bu işler nasıl düzelecek?

Bu arkadaşa bir an kızdım diye asla bu esnafa haksızlık etmem. Edemem.

Amaaaa artık bende öyle bir kanaat oluştu ki ne belediye yöneticileri, ne devlet görevlileri ne de bu esnafla ilgili etkili yetkili isimler hâlâ haksız ve lüzumsuz korna çalmayı önleyemedikten sonra kimse bana olumlu tek bir cümle etmesin. N’olur Allah aşkına.

Bundan sonra hangi dolmuş şoförü haklı ya da haksız korna çalmaya devam ederse ben onu bir şarkı gibi dinleyip zevk almaya çalışacağım.

SÖZZZZZZZ.   

…………

Bugün fazla etliye sütlüye girmeyeceğim.

Sadece birkaç okurumuzun çok beğendiğim haklı notlarını sizlerle paylaşıp noktayı koyacağız.

Meczubun biri bakın ne diyor “yorumları okurken düşündüm dışarıdan masal okumak ne hoş dedim. O adamlar ya da ortada gezen diğer adamlar onları değiştirmek öyle kolay mı? Birçoğunun birçoğu ile öylesi garip işleri var ki kimse onlara koy git diyemiyor. Ancak onlar isterse giderler. Bu işler sizin sandığınız gibi kolay değil beyler. Siyaset ya da STK’lar, liyakat ehliyetten ziyade garip ilişkiler yumağı halinde gidiyor. Bu hımbıl burada ne arar? diyorsunuz bir bakıyorsunuz o hımbıl öbür abilerinin emlak işine bakıyor. Öbür abi diğer abi üzerinden kentsel dönüşüm yapıyor, bir diğeri şurada durayım da oğlan il müdürlüğünden alınmasın derken, öbürü başka biri üzerinden altyapı yapıyor. Her şey göründüğü gibi olsaydı keşke”….

Meczup abi çok doğru diyorsun ama alacağın yok(!)

Sever Korkmaz, “Sayın Uğur Özteke hocam ben her zaman yolda sokakta nerede olursa olsun gördüğüm aksaklık ve eksiklikleri Büyükşehir Belediyesi AÇIK KAPI birimine iletmek isterim ve iletiyorum da. Ancak orada duran bir bayan hep bana o iş şuranın buranın işi diyerek savuşturmaya çalışır. İnatlaşır adeta problemi pasör gibi savuşturur. Adım sanım belli kayıtlar doğruysa görülür, esas sorun daire başkanında biter ya da o bayanı oraya yerleştirmede aracı olan zatlarda, ne diyeyim ben başkana..”

Konyalı Hasan, “Değerli kardeşime sonuna kadar katılıyorum. Ben de Büyükşehir Açık Kapı’ya mail attım, internet sitenizde açıklayıcı bilgi ve belge bulunmamaktadır, lütfen gerekli yenilemeleri yapınız diye, ardından benim şikayet ettiğimi söylemişler..”

Erhan Kulu, “Ama o heyecansız, çapsız, ununu elemiş eleğini asmış sünepe kısmı bana hiç ihanet etmediler ki!” En zor durumumda, abilerim bile beni terketmişken daim yanımda bu 'sünepeler' vardı!  Yolsuzluk sadece 'çalmak çırpmaktan ibaret değil ki, millete hizmet etmekten gocunan bu 'ego' dolu 'sünepeleri' yukarıdaki gerekçelerle etrafına doldurmak bir vebal değil mi? Dönem yap, adam gibi yap 50 yıl geçse de millet seni yâdetsin! Bak Nalçacı, Kulluk...

Cumbaşanın Adamı; “Uğur abim bir de Melik Gökçek taklidiyle Ankara Yolu’ndaki altgeçitlere yapılan fayans kaplamalar yerine başka işlerle uğraşsak bunlar makyaj işleri değil mi? Mesela Çevre Yolu, ne oldu?”…

Bu alt geçitlere fayans işine ben olumlu bakıyorum. Niye olduğunu da önümüzdeki günlerde genişçe yazayım inşallah. Olur mu?

 

GÜNÜN OKKALI SÖZÜ

Dünü toprağa gömmez iseniz yarınlarınız çiçek açmaz

 

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Bir insanın arkasından söylediğimizi önce yüzüne söyleme cesaretine sahip olduğumuz zaman daha iyi ADAM oluruz.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (8)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.