SARIKAMIŞ'TA NE OLDU? (11)

Bahri Kılınçel

Sarıkamış Savaşını en trajik anlatımı bugün Moskova’daki askeri müzede sergilenen Rus Kurmay Başkanı Pietroviç’in satırlarıdır: “Onları teslim alamadım. İlk sırada diz çökmüş beş kahraman omuz çukurlarına yasladıkları mavzerleri ile nişan almışlar. Tetiğe asılmak üzereler. Ama asılamamışlar! Kaput yakaları, Allah’ın rahmetini o civan delikanlıların yüreklerine akıtabilmek istercesine semaya dikilmiş, kaskatı. Hele bıyıkları. Hele hele bıyıkları ve sakalları... Her biri birer fütuhat oku gibi çelik misali. Ya gözler? Donmuş olmasına rağmen şu kahredici tipinin bile örtüp kapatamadığı gözleri... Apaçık.. Tabiata da, başkumandana da, karşısındaki düşmana da isyan eden ama Allah’ına teslimiyetle bakan gözler… Açık ,vallahi apaçık!.. İkinci sırada öyle bir manzaraki hiçbir heykeltıraş benzerini yapmayı başaramamıştır.

O ürkütücü ayaza rağmen, sağlarında fişekleri debelenerek üzerlerinden atmaya tenezzül etmemiş iki katırın yanında başları semaya dönük, altı masal güzeli Mehmet!.. Sandıkları bir avuçlamışlar ki, hayatı biz ancak böyle bir hırsla avuçlayıvermişizdir!.. Öylesine kaskatı kesilmişler. Ve sağ başta binbaşı Mustafa Nihat! Ayakta... Yarabbi bu ne bir ayakta duruştur ki karşısında düşmanı da, kafiri de, lanetlisi de, Allah’ın huzurunda diz çöküş halinde gibi. Endamı, düşmanı dize getiren bir tekbir  velvelesi  gibi... Belindeki  fişeklerinin yuvalarını tipi ile kapatmaya, bütün gece düşen kar bile razı olmamış!..

Sol eli boynundaki dürbünü kavramış, havada donmuş kale sancağı gibi. Diğer eli belli ki, Semaya uzanıp rahmet dilerken öylesine taşlaşmış. Hayrettir başı açık!.. Gür erkek kömür karası saçları  beyaza bulanmış!.. Allahuekber dağlarındaki Türk müfrezesini esir alamadım bizden çok evvel Allahlarına teslim olmuşlardı. Sarıkamış/ 31.12.1914 Perşembe. Rus Kurmay Başkanı Pietroviç."

Tarihimizde Reşat Çiğiltepe cephede bir tepeyi alamayınca intihar etmiştir. Binlerce boynu bükük ana, baba, eş, nişanlı, sözlü, yetim bırakan Enver Paşa ise buna cesaret edemedi.

Cephede Sarıkamış önlerinde son hamleyi yapan askerler Sarıkamış’ın dış mahallelerine girerek çarpıştılar. Sarıkamış’a  girilmiş ancak geriden destek gelmemiş, cephane takviyesi yapılamamıştı ancak Rus kuvvetleri  manevrayla  tümen komutanları dahil  7  bine yakın askerimizi esir aldılar. İhsan Paşa’yı esir alan Gürcü Yüzbaşı Vaskhakizade Müslümandı ve hayretle donakaldı saçı sakalı karışmış, üstü başı dökülen bir Türk paşası olamazdı. Esir subaylar yıkanıp temizlendiler. Rus subaylar yemeğe davet ettiler. Türk subayların ağır ve isteksiz yediklerini görünce Ruslar bunun nedeni sordular. Balkan savaşından deneyimli subayların uzun süren açlığın sonunda aniden yeme nedeniyle sindirememe sorunu yaşamak istemeyişiydi.

Bu esirlerimizin kaderi artık soğuklarla örülmüştür. Esir alınan askerler ve subaylara Rus ordusundaki Ermeni askerlerce büyük bir kin ve hırsla zulüm ve işkence yapılmıştır. Ruslar bu uygulamalara göz yummuştur. Esirler, hayvanlara mahsus vagonlarla Tiflis’e götürülmüşlerdir. Bir ay süren yolculukla Sibirya’nın kamışlı istasyonuna getirilmişlerdir. (Devam edecek)

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.