Şiddet Değil Aşırı Sevgi

Nurullah Çetinkaya

Bildiğiniz gibi 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak kutlanır her yıl. Biz de modaya uyarak günün anlam ve önemini belirten birkaç satır yazalım dedik. Ama sosyal medya şövalyelerinin özlü ve süslü sözlerinden uzak olacak satırlarımız.

Malumunuz halkımız yediğini içtiğini sosyal medya da paylaşma yarışında. Tabi bu arada önemli günleri de asla atlamaz güzel halkım. Özlü sözler, hadisler, ayetler, fotoğraflar, karikatürler… Günün anlam ve önemine uyan her şey paylaşılır sanal alemde. Ama çoğu sadece topluluğa uymak için yapar bunları. Paylaştığı şey kaç beğeni alacak, kaç kişi yorum yapacak, kaç kişinin yorumu tartışmaya sebep olacak hep meraktadır. Bulduğu her fırsatta paylaşımını takip eder, arkadaşlarının paylaşımlarını beğenir, yorumlar yazar ve bir günü daha bitirip son kez facebook ya da twitter sayfasına bakarak uykuya dalar.

Oysa çoğu Kadınlar Günü mesajı yazarken annesinin, aşkının, kız kardeşinin kalbini kırar. Onları hiçe sayar, ezer, hakaret eder, bağırır ya da onlara kulağını tıkar. Efendiliğimiz sadece sosyal medyadadır çoğumuzun ya da romantizmimiz ya da abiliğimiz… Kelimelerle oynamayı çok severiz ama insanları hele de kadınları bir tülü sevmeyi beceremeyiz ya da öyle çok severiz ki onları bazen öldürürüz, bizden başkasına yâr olmasın diye. Sokaklarda sürükleriz, herkesin ortasında hakaretler ederiz… Erkekliğin beden gücüyle olduğunu zannederiz. Onları ezmeyi de erkeklikten sayarız. Kendi anamıza, bacımıza, eşimize, sevgilimize laf atılırsa ortalığı yakarız, yıkarız, döveriz, söveriz… Ama başlarının eşlerine, aşklarına, kardeşlerine laf atarız, dakikalarca bakarız, asılırız… Kendi öküzlüğümüzü kapatmak için de suçu yine kadınlara atarız: “Abi baksana, ne biçim giyinmiş, o öyle giyinmesin bende bakmayım!”dır çoğu zaman savunmamız.

Geçtiğimiz Kadınlar Gününden bugüne kadar kaç kadın çok sevilmiş(!) bir bakalım isterseniz. Son bir yılda 28 bin kadın şiddete maruz kalmış, 4 bin 5 yüz tanesi devletten koruma talep etmiş, 228’i ise o kadar çok sevilmiş ki sevgiden ölmüşler. Daha dün üniversite ikinci sınıf öğrencisi gencecik bir kardeşimiz, hem de belediye otobüsünde, tüm halkın önünde kurşuna dizilmiş. Sebebi yine aşırı sevgi…

Bu duygular içinde tüm hanım kardeşlerimin kadınlar gününü kutlarım. Erkeklerden ise çok önemli bir ricam var: “Aman kardeşim çok sevmeyin çünkü milletçe her şeyin ölçüsünü kaçırdığımız gibi sevmenin de suyunu çıkarıyoruz.”

Saygılarımla… 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.