Türkiye, Siemens yatırımları için güvenli liman

İSTANBUL (AA) - Siemens Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Hüseyin Gelis, Türkiye'de petrol ve doğalgaz arama çalışmalarının özellikle açık denizlerde yetersiz olduğunu ve bunun değişmesi gerektiğini belirterek, "Türkiye’nin zengin petrol ve doğalgaz rezervlerinin olduğuna inanıyorum, ülkenin istikbali için bu kaynaklara özellikle denizlerde ulaşılacağına inanıyorum" dedi.

Gelis, Enerji Gazetecileri ve Medya Derneği (EGAD) için düzenlenen toplantıda, bu yıl Türkiye'de 160'ıncı yılını kutlayan Siemens'in çalışmaları ve Türkiye'nin enerji görünümüne ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

"Enerji politikası, ulusal güvenlik politikasıdır" diyen Gelis, Türkiye'nin en büyük sorunlarından biri olan enerjide dışa bağımlılığı azaltmak için yüksek operasyonel ve verimlilik artırıcı çözümlere ihtiyacı olduğunu söyledi. Gelis, şöyle konuştu:

"Enerjide özelikle ABD'de 1970'li yıllarda kaya gazı teknolojisine yatırım yapmasıyla esas hedefin dışa bağımlılığı azaltmak olduğunu gördük. Ülkede 2009’dan bugüne petrol üretiminde ve doğalgaz konusunda yüzde 90 artış görüyoruz. Türkiye çevresinde o kadar zengin gaz ve petrol kaynakları olan bir ülke, ben bunun ülkemizde de olduğuna inanıyorum. Ancak özellikle denizlerde, Batı Karadeniz’in derin deniz arama projesinde geç kalındı, proje 2013 yılında başlamıştı ve 200 milyon dolar yatırım yapıldı. Geç kalınmasına rağmen, Türkiye’nin istikbali için en önemli kaynaklardan birisinin önümüzdeki yıllarda denizlerde bulacağına ben inanıyorum."

- "Petroldeki düşük fiyat trendi geçici"

Gelis, petrol fiyatlarındaki dalgalanmaya ilişkin, düşük fiyatların Siemens gibi şirketlerin müşterilerini, olumsuz etkilediğini ifade ederek, durumun geçici olduğunu savundu.

Sadece Türkiye'nin değil, tüm dünyanın düşük petrolün yarattığı etkiden olumsuz etkilendiğini dile getiren Gelis, "Petrol fiyatları özellikle son 80 yılda dalgalanıyor, mevcut durum geçici, fiyatların artacağına ve yeni bir dalgalanma sürecinin tekrarlanacağına inanıyorum" diye konuştu.

Özellikle Türkiye'nin bölgedeki diğer ülkelerin yarattığı siyasi belirsizliklerin, enerji pazarını oldukça etkilediğine işaret eden Gelis, Türkiye'nin doğalgaz ve petrolde arz güvenliğini sağlamanın yanı sıra, enerji kaynak çeşitliliğini bölgedeki unsurlar dikkate alınarak daha iyi yönetmesi gerektiğini vurguladı.

Bölgesel değişikliklerin pazarı etkilediğini belirten Gelis, "Ülkenin yatırımcı için güvenli liman olabilmesi için partnerlerini seçerken dikkatli olunması gerekiyor. Rusya ile yaşanan uçak krizinin ardından büyük projelerin tehlikeye girmesinin konuşulması son dönemde yaşanan en önemli gelişmedir ve Türkiye'yi kaynak çeşitliliğine daha çok odaklamıştır. Zorlu süreçler de olsa Siemens yatırım anlamında Türkiye için güvenilir partneri, Türkiye de Siemens için güvenilir limanıdır" değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye’nin çevre ülkelerle yaşadığı güvenlik boyutlu sorunların ne kadar süreceği, böyle durumlarda yatırım yapmada risklerin ne olduğunun sorulduğuna ve bu risklerden Türkiye’deki pazarın etkilendiğine değinen Gelis, "160 yıldan beri buradayız, Türkiye’deki onca değişime rağmen Siemens buradaydı. Bu krizler de geçecektir. Bu ara dönemi ise inovasyon ve teknolojiye yatırım yapmakla değerlendirmek gerekiyor" diye konuştu.

- "Ar-Ge teşvikini değerlendiriyoruz"

Siemens'in sadece Ar-Ge çalışmaları için global ölçekte, 4,5 milyar avro ayırdığını belirten Gelis, "Türkiye’de her yıl 55 milyon lira sadece Ar-Ge için harcanıyor, şirket bünyesinde 250'den fazla mühendis bu konuya odaklanıyor. Bu mühendislerin ise yarısından fazlası özellikle enerjide Ar-Ge faaliyetleri konusunda çalışıyor" ifadelerini kullandı.

Gelis, Siemens bünyesinde çalışan kişilerin girişimcilik faaliyetlerinin şirket tarafından desteklendiğini belirterek, "Almanya'da oluşturulan model, Türkiye'ye gelecek. Modelde şirket çalışanlarının fikirlerini toplayacak platform yaratılacak, teknoloji ile ilgili herhangi bir alanda çalışmak isteyen elemana kaynak ve çalışma için gerekli zaman verilecek ve çıkan ürünler Siemens tarafından değerlendirilecek" diye konuştu.

Türkiye'nin ara elemana ihtiyacı olduğunu vurgulayan Gelis, iki ay sonra meslek liselerinde yeni başlatacakları proje ile özellikle yenilenebilir enerjinin ihtiyacı olan ara teknik elemanın destekleneceğini duyurdu.

- Endüstri 4.0 ile araştırmaları

Endüstri 4.0 olarak bilinen bilişim teknolojileri ile endüstriyi bir araya getirmeyi hedefleyen projeyle 2016 yılında da araştırma konusunda yatırım yapmayı düşündüklerini belirten Gelis, "Türkiye’de araştırma konusunda potansiyelin olduğuna inanıyoruz, genç nüfus var ve bunların problem çözme becerileri çok yüksek, bunu 2016 yılında projelerle değerlendirmek istiyoruz" dedi.

Gelis, özellikle enerjiyi de yakından ilgilendiren "Dijital ortam" konusunda çalışmaların yoğunlaştırdığına değinerek, şunları kaydetti:

"Siemens’teki teknolojilere baktığımızda, elektrifikasyon, otomasyon ve dijitalleşme alanları var. Dijital konusunda yeni çözümler getiriyoruz, bu enerji sektörünü etkileyecek. Dijital servisleşme ile uzaktan teknik servis sağlamak, santraller için ulaşılabilir şebeke kurmak, santraller arası dijital iletişimle problem durumlarında kolaylıkla çözüm sağlamak konularında çalışmalar hız kazandı.
Türkiye’nin Avrupa’daki şebekeye bağlanması için şimdiden altyapıyı hazırlamamız lazım, gaz ve petrol Türkiye’den geçsin diyoruz ancak o esas çözüm değil. Aslolan bölgede Türkiye'nin enerjide en önemli şebeke haline gelmesidir. Avrupa elektrik şebekesi sistemine dahil olmak için akıllı şebekelere yatırım şart."

- "Akıllı şebeke şart"

Siemens Enerji Yönetimi Bölüm Direktörü Oğuz Tezel ise yaptığı sunumda, Türkiye'nin bulunduğu coğrafyada enerjinin yönetimini sağlamak için daha modern yöntemler kullanması gerektiğini vurguladı.

Bu süreci iyi yönetmeyi kolaylaştıracak sistemlere ihtiyaç olduğunu dile getiren Tezel, Akıllı şebekelere hem elektrik dağıtım alanında hem de iletim alanında ihtiyaç olduğunu söyledi.

Türkiye'de enerji, ulaştırma sağlık teknolojileri ve akıllı bina teknolojileri gibi alanlarda yıllık 2 milyar avro ciro yapan Siemens, gelecek dönemde yeni fırsatlar sunan hafif raylı sistemler ve ulaştırma konusunda yoğunlaşmayı planlıyor.