Ceza Hukukçusu Sapan: "Gezi, 17-25 Aralık Ve Kobani Olayları, Bu Yasaları Zorunlu Kıldı"

Ceza Hukukçusu Sapan: "Gezi, 17-25 Aralık Ve Kobani Olayları, Bu Yasaları Zorunlu Kıldı"
İç güvenlik paketinin Gezi, 17-25 Aralık ve Kobani olaylarının ardından bir zorunluluk haline geldiğini belirten Ceza Hukukçusu İbrahim Sapan, “Paket, toplumsal olaylarla mücadele noktasına etkin ve y...

İç güvenlik paketinin Gezi, 17-25 Aralık ve Kobani olaylarının ardından bir zorunluluk haline geldiğini belirten Ceza Hukukçusu İbrahim Sapan, “Paket, toplumsal olaylarla mücadele noktasına etkin ve yetkin yenilikler getiriliyor. Hak ve özgürlükler çok önemli ancak kişilerin güvenliği de hak ve özgürlükler kadar önemli” dedi.

İç güvenlik paketini değerlendiren ünlü ceza hukukçusu İbrahim Sapan, pakette yer alan, bireysel hak ve özgürlükleri kısıtladığı iddia edilen düzenlemelerin zorunluluğuna dikkat çekti. Gezi olayları, 17-25 Aralık operasyonları ve Kobani olayları nedeniyle hükümetin kamu güvenliği için düzenleme yaptığını ifade eden Sapan, polise verilen yetki kullanımında keyfi uygulamalar olabileceğini de öne sürdü. Sapan bazı maddelerin yeniden değerlendirilmesi gerektiğini düşündüğünü söyledi.

"HAK ARAMA ŞİDDETLE OLMAZ"

İç güvenlik paketinin toplumsal olaylarla mücadele noktasında yenilikler getirdiğini söyleyen Sapan, "Toplumsal olaylara müdahale edilmesi noktasında yine kişilerin katılımını güçleştirip suç önleme noktasında caydırıcılık getiriyor. Bu doğrultuda Molotof, sapan, demir bilye gibi unsurların toplumsal olaylar sırasında taşınması yasak hale geliyor. Toplumsal olaylarda şiddet kullanılması durumunda ağır cezalar geliyor.” dedi

"YAŞANANLAR YENİ DÜZENLEMEYİ GEREKTİRDİ"

Kişilerin güvenliğinin de hak ve özgürlüler kadar önemli olduğuna dikkat çeken Sapan, "Elbette ki uluslararası standartlara, kişisel hak ve özgürlüklerden ve daha evvel AB normlarına göre 2005 yılında yapılan düzenlemelerden geri adım atılıyor. Ancak unutmayalım ki o zamanki düzenlemeleri de AK Parti yapmıştı. Gezi olayları, hükümete karşı darbe girişimi ve Kobani olayları bir anlamda bu düzenlemeyi zorunlu kıldı. Bu olaylar yeni ve güçlü Türkiye’nin önünde bir engel oluşturmuştu. Düzenlemeler bu şekilde toplumsal olayların önüne geçmek adına alınan bir kısım tedbirleri içeriyor. Burada Fransa’da yaşanan saldırı sonrası AB üyesi bu ülkenin aldığı polisiye tedbirleri hatırlamak gerekir.” diye konuştu.

Sapan, paketle ilgili değerlendirmelerini şöyle sıraladı;

"KEYFİYETLERE DİKKAT ETMEK GEREKİR"

“Düzenlemeler; toplumsal olaylarda polisin müdahalesi güçlendirmek, vatandaşın can ve mal güvenliğini artırmak, yıkma ve yakma, zarar verme hareketlerinin önüne geçme caydırıcı olmayı amaçlıyor. Ancak polise verilen yetki ve güç kullanımı konusunda çekinceler gözüküyor. Kişilerin araçlarının ve üstlerinin mahkeme kararı olmadan polis tarafından aranacak olması kanaatimce kaygı vericidir. Gözaltı sürelerinin uzatılması noktasının da yeniden ele alınması gerektiğini düşünüyorum. Zira özellikle aşırı güç kullanımı noktasında polisin zaman zaman ihmal içerisinde hareket ettiği düşünüldüğünde özellikle mahkeme kararı olmadan üst arama ve savcılık kararı olmadan gözaltına alma tereddüt yaratıyor. Burada bireysel keyfi uygulamaların önlenmesi gerekir.”

"BU BİR GEÇİŞ DÖNEMİ"

“Yeni ve güçlü Türkiye çok önemli bunun altını çizmek gerekir. Toplumsal birliktelik çok önemli ancak hiçbir şiddetin yanında olmamamız gerekiyor. Bu nedenle ben bireysel hak ve özgürlükler noktasındaki düzenlemeleri geçiş dönemi olarak görüyorum. Geçiş dönemi sonrasında bu bazı kısıtlamaların yeniden düzenlenerek ortadan kalkacağını düşünüyorum.”

"YANLIŞ ALGI OLUŞTURULUYOR"

“Kamuoyunda yanlış algı uyandırılıyor. Maske takmak tek başına suç değil, maske takarak toplumsal olaylarda şiddet yapmak suç sayılacak. Yine şiddet eylemine karışanların verdikleri zarar devlet tarafından rücu edilecek.”

"YENİLİKLER GÖRÜLMEK İSTENMİYOR"

“Yeni iç güvenlik paketinde sadece birkaç madde üzerinde yoğunlaşılıyor. Oysa düzenleme günlük hayatı kolaylaştıracak pek çok yenilik de içeriyor bunlardan bir kaçını özetlersek; mağdurların ifadelerinin mahkemeye gitmeden evlerinden alınacak olması, pasaportların nüfus idarelerinden verilmesi, sabıka kaydı ve ikametgahların artık e devlet üzerinden alınabilmesi gibi…”

"DEVLETİN ÜZERİNDEKİ YÜK KALKACAK"

“Merkez valilikleri ve polis başmüfettişliklerinde şişkin kadrolar yeni düzenleme ile ortadan kaldırılacak. Bu kişiler hakları verilmek suretiyle emekli edilecek ve böylece devletin üzerindeki yük hafifletilmiş olacak. Daha önceden kademe dayalı olarak emniyet amirlik ve müdürlük terfileri yapılırken yeni yasada kıdemin yanında liyakat da esas alınacaktır. Ayrıca her rütbede terfide yazılı sınav ve sözlü mülakat şartı getiriliyor.”

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.