“İYİ İNSAN OLMADAN İYİ BEŞİKTAŞLI OLUNMAZ”

Biz bir araya gelmişken derneğin kurulmasından bugünlere gelmesine kadar geçen süreçte şüphesiz en büyük emeği olan kişiyi yakından tanıyarak, Beşiktaş’a dair aklınıza gelebilecek her şeyi konuştuk. Aynı zamanda Çarşı Konya’nın Başkanı da olan, Konya’nın en köklü esnaflarından Gümüşok Nargile’nin sahibi Ali Gümüşok ile yaptığımız söyleşiden sonra, Vali Muammer Erol’un da Beşiktaş Genel Kurulu Üyesi olduğunu da öğrendik. Röportaj sonrası bir değerlendirme yapacak olursak özetle şunu söylemek gerekir; Beşiktaşlı olmanın tek bir açıklaması var, o da sevda…

Emine Şeyma Yıldız

Öncelikle Gümüşok Nargile’yi yakından tanımak isteriz…

1958 yılında kurulan dükkânımız dedemden babama, babamdan da bana kaldı. Nargile ve hediyelik eşya üzerine satış yapıyoruz. Dışarıdan gelen turistlerimize Konya’yı daha iyi tanıtmak amacıyla hizmet ediyoruz. Nargile konusunda iddialıyız. Biz de olmayan bir ürün yoktur. Mesela biz cappucinolu nargile isteyen bir müşteriye asla yok demeyiz. Nargilelerimiz kendi imalatımızdır. Biz de her çeşit, her şekil, her aromadan nargileyi bulmak mümkün.  Onun dışında semazenler, çerçeveler, Mevlana şekerleri, süs eşyaları… Hepsini bizde mevcut... Mevlana ile ilgili biblolar, neyzenler, çerçeveler… Bunları bizzat kendimiz üretiyoruz. Yakın zamanda beşinci ve altıncı şubelerimizi açacağız. Aynı zamanda iki tane imalathanemiz var.

Beşiktaş… Bu röportaja vesile olan sevdanız. Sahi Beşiktaş hayatınızın hangi evresinde yer aldı?

Ben kendimi bildim bileli Beşiktaşlıyım. Bir gün amcamın evine gittik. 5-6 yaşlarındaydım. Televizyonda da tesadüfen Beşiktaş’ımın maçı vardı. O zamanlar kalede Fevzi Tuncay yer alıyordu ve maç 1-1 idi. Kupa maçı olduğu için penaltı atışlarına kadar uzamıştı. Kaleci Fevzi Tuncay penaltı atışından sonra kartal duruşu yapmıştı. Babam zaten bana seslenirken “kartal 1” diye hitap ediyordu. Oradan da bir aşinalık olunca o an tüm aşkım depreşti ve büyük Beşiktaş taraftarı olma adına en büyük adımı attım. İyi ki attım.

“BEŞİKTAŞ HALKIN TAKIMIDIR”

Konya Beşiktaşlı Taraftarlar Derneği’ni kurmaya nasıl karar verdiniz?

Kendim futbol oynadım. Sakatlandım, bırakmak zorunda kaldım. Nasip olmadı. İyi bir futbolcu olamadım ama iyi bir Beşiktaş taraftarı oldum. İçimde kalan ukdeyi bu şekilde doldurdum. Derneği geçen yıl Beşiktaş için varını yoğunu ortaya koyabilecek insanlarla birlikte kurduk. Konya’nın en güzel yerinde olsun istediğim için, her gelen turist baktığında derneğimizi görsün, tüm dünya Beşiktaş’ımı tanısın diye Mevlana Caddesi’ni tercih ettik. Arkamda da taraftar desteğini görünce projeyi hayata geçirmeye karar verdim. Ben bu derneği tamamen kardeşlik duygularını yaşatmak, birlik ve beraberliği sağlamak, sporu ön plana çıkartmak için kurdum. Derneğimizin kuruluş amacı gençlerimizi kötü alışkınlıklardan uzak tutabilmektir. Sosyal sorumluluk projelerinde sürekli yer alıyoruz, almaya da devam edeceğiz. Derneğin finansmanını Keramettin Odacı’nın sponsorluğunda tamamen kendi çabalarımla karşılıyorum. Taraftarlardan aidat almıyorum. Çünkü Beşiktaş halkın takımıdır. Hiçbir zengin Beşiktaşlı değildir. Biz Beşiktaşlıyız, yalnız insanlarız. Bizim siyasi görüşümüz de Beşiktaş.

Derneğe üye olmak için Beşiktaş taraftarı olmak dışında herhangi bir şartınız var mı?

İyi insan olmadan iyi Beşiktaşlı olunmaz. Her Beşiktaşlıyı derneğimize kabul etmiyoruz. Öncelikli şartımız iyi bir insan olacak. Vatanını, milletini, annesini, babasını, kardeşini sevecek. Büyüklerine karşı saygılı olacak. Gerisi hallolur zaten. Tüm gerçek Beşiktaş taraftarlarından destek bekliyoruz. Biz bir aile gibiyiz, dişi kartaliçelerimiz de hiç tereddütte kalmadan derneğimize gelebilirler. Biz tüm Beşiktaşlıları bir araya getirerek kenetlemek istiyoruz.

 “BEŞİKTAŞ BU ÜLKENİN İTİLEN ÇOCUĞU”

Beşiktaş maçları için organizasyonlarınız oluyor mu?

Çarşı Konya grubuyla birlikte geçen yıl Beşiktaş’ın oynamış olduğu 43 maçın 28’inde Beşiktaş’ı destekledik. Antep’ten tutun, Rize’ye kadar, Akhisar’dan tutun, İstanbul’a kadar bütün deplasmanlara gittik. Ankara’da oynanan tüm maçlara gittik.

Çok iddialı konuştunuz…

Nedenini söyleyeyim. Bir kere stadın atmosferi çok güzel… Stadı yapan mimarlara çok teşekkür ediyorum. Çünkü stadın içinde, bütün her yerinde siyah, beyaz ve kırmızı renkler kullanılmış.

“BU SEZON ŞAMPİYONLUĞA OYNAYACAĞIZ”  

Transferler desem…

Sol ayağımızın dışı, canımızın içi Quaresma, taraftarımızın idolü. Pascal Nouma Türkiye’de Beşiktaşsa, Quaresma’da dünyada Beşiktaş’tır. Bunu herkes biliyor. Bizim oturmuş bir kadromuz var, şampiyon olamamamızın tek sebebi tecrübesizlikti. Bu sene yapılan transferlerimizle bunun aşılacağını düşünüyoruz. Beşiktaş ilklerin takımıdır. Adımızı dünyaya duyurmaya başladık. Taraftar istedi, yönetim aldı, nokta atışı oldu.

Transferdeki gecikmeler sezon içinde sorun yaratır mı? Demba ba ayrıldı ama halen yerine bir forvet alınmadı…

Demba ba Beşiktaş’ın simgelerinden biriydi ama yavaş bir topçuydu. Demba ba’nın 6 milyona alınıp 13 milyona satılması bana göre isabet oldu. Takım borç batağındayken yapılabilecek en güzel şeydi. Gecikmelerin sorun yaratacağını düşünmüyorum.

Slaven Bilic döneminde iki sezonda da üçüncü olunmasına rağmen Beşiktaş başarılı olarak anıldı. Büyük bir takım için üçüncülük başarı mıdır?

Bizim için üçüncülük bir başarı değildir. Biz Beşiktaş olarak şerefli üçüncülükleri tercih ediyoruz. İşte bu yüzden insanların Beşiktaş’a karşı bir hoşgörüsü var. Bizim sevdamız kupalara, şampiyonluklara değil. Bazıları kupalara, bazıları şampiyonluklara, bizim bu büyük aşkımız, sadece Beşiktaş’ımıza.

64 maçtır full deplasman oynayan bir Beşiktaş var ve aralıktan önce de stadın yetişmeyeceği söyleniyor…

Ben Türkiye’deki bütün takımlara teşekkür etmek istiyorum. Bize statlarını vermedikleri için. Bu sayede kimseye vefa borcumuz, eyvallahımız olmadı. Beşiktaş bu ülkenin itilen çocuğu, sevilmeyen takımı... Onun dışında bize stadyumlarını verip destek olan takımlara sonuna kadar minnettarız.