ŞEB-İ ARUS HİCRİ TAKVİME GÖRE YAPILMALI

ŞEB-İ ARUS HİCRİ TAKVİME GÖRE YAPILMALI
Turizmci Dağdeviren, Konya’da sisin en yoğun olduğu döneme denk gelen Şeb-i Arus Törenleri’nin hicri takvime göre yapılmasının şehre ve turizme daha çok kazanımları olacağını söyledi

Hennes Tour Genel Müdürü ve TÜRSAB BYK Başkan Yardımcısı Cengiz Dağdeviren, Pusula TV’de hafta içi her gün canlı olarak yayınlanan UĞURLU GÜNDEM’e konuk oldu. Çekimleri Dar-ı Lezzet Etliekmek Sarayı’nda yapılan programda Genel Yayın Yönetmenimiz Uğur Özteke’nin sorularına samimi cevaplar veren ve sektöre ilişkin değerlendirmelerde bulunan Dağdeviren, Konya’da çok büyük bir turizm potansiyeli olduğuna dikkat çekerken doğru adımlar atılarak Konya’nın turizmde önemli bir kent haline geleceğini söyledi. 

İSVEÇ’TE 20 YILLIK DENEYİM

Açıklamalarına kendini ve faaliyet alanlarını tanıtarak başlayan Dağdeviren, “Konya doğumluyum, askerden sonra 20 yıl İsveç’te kaldım ve 2008’de yeniden Türkiye’ye taşındım. Avrupa’da yöneticilik faaliyetleri yaptım. Avrupa Milli Görüş’ün hac ve umre sorumluluğu kapsamında 20 yıldır Mekke sorumluluğu görevini yapıyoruz. Futbol hayatımda oldu ve Konya İdmanyurdu altyapısında oynadım. Yöneticilik ve antrenörlük deneyimlerimiz de oldu bir dönem de milli takımda fahri olarak İsveç ve Norveç’te seçicilik yaptık.  Hac ve umre organizasyonu kapsamında; Allah’ın misafirlerinin en iyi şekilde ibadetlerini yapmalarına yardımcı oluyoruz” dedi.

HENNES’İN FAALİYETLERİ 2010’DA BAŞLADI

Genel Müdürü olduğu Hennes Tour’u da tanıtan Dağdeviren, “Hennes Tour; Türkiye’de 2010 yılında ilk umre organizasyonunu başlattı. İlk kafilede 37 kişi vardık. Bu gün 3 binlere ulaştık. Avrupa ayaklı olarak hac ve umre ayaklarımıza deva etmek istiyorduk ama gelen yoğun talep üzerine Türkiye’de de faaliyetlere başladık. Bosna ve Kudüs gibi turlarımız da var ama en önemli faaliyet sahamız hac ve umre organizasyonlarıdır. Turizm çok önemli, turistik seyahatlerde de bilgi sahibi olmak önemli. Biz Hennes Tour olarak seyahat noktasında ve ibadet noktasında her şeyin eksiksiz olması gerektiğine inanıyoruz. Bunun için kaliteli hocalarla çalışıyor ve en ayrıntılı bir şekilde bilgilendirmelerde yapıyoruz. Kalabalık gruplara mutlaka doktor götürüyoruz. İnsana ve ibadetlere değer verince de tercih sebebi oluyorsunuz. Şubelik için her şehirden talepler geliyor ama biz yavaş ve sağlam adımlarla ilerlemek istiyoruz. Kaliteden asla taviz vermeyeceğiz” diye konuştu.

Kudüs ve Bosna seferlerinin önemine dikkat çekip, bağımsızlın kıymetinin anlaşılması için buraları görmek gerektiğini ifade eden ve bunun lüks olmadığını aksine bir gereksinim olduğunu belirten Dağdeviren bu konuda şunları söyledi: “Bizim tercihimiz pahalı olmasına rağmen Türk Hava Yolları. 100-110 dolar fiyat farkı olmasına rağmen gerek hizmet kalitesi gerekse de milli bir hava yolu olması nedeniyle şu an için Türk Hava Yolları’nda ısrar ediyoruz. Birçok tur farklı acentelere yöneldi. Ama bizim şuan için tercihimiz Türk Hava Yolları’yla deva etmek yolunda. Seyahat acentesi olarak elbette para kazanmak için yola çıktık ama ben Kudüs ve Bosna seyahatlerini para kazanmadan gerçekleştirmeye gayret ediyorum. Çünkü bir Türk, bir Müslüman önce Çanakkale’yi ardından da Kudüs ve Bosna’yı mutlaka görmeli. Biz de bu noktada insanlarımıza yardımcı olmaya, fiyatları minimize etmeye gayret gösteriyoruz. Çünkü bağımsızlığın kıymetini oraları görerek anlayabiliyoruz. Eğer bağımsız olmazsak ve umreye ne de hacca gidebiliriz. Onun için Bosna ve Kudüs seferleri bir lüks değil bir gereksinimdir.”

cengiz-dagdeviren-(1).jpeg

GÖRME ENGELLİLER UMREYE GİDİYOR

Sosyal sorumluluk projelerine de dikkat çeken Dağdeviren, “Geçen yıl 15 Temmuz’da şehit olan vatandaşlarımızın ailelerini ve gazi ailelerini umreye götürdük. Bunlar arasında Ömer Halisdemir’in babası da vardı. Bu organizasyon nedeniyle Başbakanlık tarafından ödüllendirildik. Bunun yanı sıra görme engelli kardeşlerimizle ilgili projemiz var. Şu ana kadar 100’e yakın engelli kardeşimiz başvuru yaptı. Refakatçileri eşliğinde umreye gidecekler. Biz de kafileye İstanbul’da dahil olacağız. Bunun yanı sıra bir tane de ücretsiz olarak görme engelli bir kardeşimizi umreye götüreceğiz”   

KAÇAK TURLARA RAĞBET ETMEYİN

TÜRSAB ile ilgili de açıklamalarda bulunan Dağdeviren, “TÜRSAB, Türkiye’deki bütün acentelerin çatı kuruluşudur ve Turizm Bakanlığı ile çalışmaktadır. 6 bin üyesiyle Türkiye’nin turizm potansiyeline katkı sağlamaya çalışan bir kuruluştur. Organize eden, koordine eden bir kuruluş olan TÜRSAB’ın 38 tane BYK’sı var. Konya ve Karaman olarak biz de bu bölgenin BYK’sıyız. Kaçak turlarla ilgili mücadelemiz sürüyor. Örneğin öğrenciler afiş hazırlayıp bir otobüs tutup tur düzenliyor. Tamamen kaçak. Yasal olmayan bir şekilde bu tür faaliyetlerin önüne geçmeye çalışıyoruz. Belgesi olmayan araçlarla, sigortasız olarak seyahat eden bu yolcular tehlike içinde. Biz bunun önüne geçmek adına adımlar atıyoruz” devi ve vatandaşları kaçak turlara rağbet göstermemesi gerektiği konusunda uyardı

KONYA’DA TURİZM  POTANSİYELİ YÜKSEK

Konya’nın turizm potansiyelinin iyi değerlendirilmesi gerektiğinin de altını çizen Dağdeviren “Konya’da çok önemli turizm değerleri var. Hatta Avrupa’da olmayan değerlerimiz söz konusu. Avrupa’da sonradan yapılıp turizme kazandırılan önemli eserler var. Bizde de olmalı. Bu noktada Konya’da 80 Bin’de Devr-i Alem Parkı ile başlayan süreç var. O park çok önemli, Antalya güzergahında mutlaka geçilmesi gereken bir yer ve iyi bir tanıtımla daha fazla değer kazanır. Tanıtımı iyi yapılmalı ve bakım ihmal edilmemeli. Çatalhüyük’te çevre düzenlemesi ve yol yapım çalışmaları mutlaka yapılmalı” dedi. 

sema-001.jpg

ŞEB-İ ARUS’UN TAKVİMİ DEĞİŞMELİ

Konya’nın en önemli turizm faaliyeti olan Şeb-i Arus törenlerine de değinen ve dikkat çekici bir öneride bulunan Dağdeviren, “Şeb-i Arus aralık ayında yani Konya’da en kötü hava şartlarının olduğu bir dönemde yapılıyor. Maalesef yüzlerce uçuş iptal oluyor. İnsanlar zaman kaybına uğruyor, hava yolu şirketleri ve diğer turizm paydaşları zarar görüyor. Aralık ayı Konya için sıkıntılı bir ay. Bunun için Şeb-i Arus hicri takvime göre yapılmalı. Böylelikle daha sağlıklı organizasyonlar yapma imkanı bulunacaktır. Yaz döneminde gurbetçiler rahatlıkla gelip organizasyona katılır, uçak seferi iptali olmayacağı için daha fazla konuk ağırlarız. Konya’nın mutlaka hicri takvime göre tören düzenlemeyi tartışması ve bunu bir an önce hayata geçirmesi gerekiyor” diye konuştu.

TURİZM REHBERLERE EMANET EDİLEMEZ

Dağdeviren son olarak Konya’nın en önemli sorunlarından birisi olan tur otobüslerinin şehir içine girmesi konusuna değindi ve “Konya’da turizm rehberlere teslim edilemez. Hızlı tanıtım turlarıyla insanlar bu şehri göremez, tanıyamaz. Tur otobüsleri şehir merkezine girmemeli. Turist kafileleri istasyon civarında otobüsten inip, Mevlana’ya yürüyerek gitmeli, Konevi ve Şems hazretlerinin türbeleri ziyaret edilmeli. Bunun yanı sıra şehirleşme çalışmaları gösterilmeli. Turizmle ilgilenenlerle istişare edilmeli. Konya bizim ortak değerimiz ve birlikte daha güzel çalışmalara imza atabiliriz” ifadelerini kullandı.

Kaynak:Pusula Haber

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum