VOLEYBOLA ADANMIŞ HAYAT

VOLEYBOLA ADANMIŞ HAYAT
Konya Büyükşehir Belediyespor'un deneyimli smaçörü Engin Özbek, playoff öncesi PUSULA'ya konuştu

Arkadaşının restiyle başladığı voleybol için 20 sene harcamış Engin Özbek.

Türk voleybolunun abilerinden biri olan Engin, kendi deyimiyle voleybola aşık bir isim.

Üst ligde birçok önemli kulüpte forma giyen Engin, Konya Büyükşehir Belediyespor’un Efeler Ligi’ne çıkması için mücadele veriyor.

Sıçraması ve hırsıyla bugünlere geldiğini belirten Engin, gençlerin çalışmamasından şikayetçi.

Bu spora hayatını adayan Engin Özbek, voleybola olan aşkını da söyle anlatıyordu: “Voleybolu gerçekten çok seviyorum. Aşığım diyebilirim. Karım mı voleybol mu deseler voleybol derim. O kadar çok seviyorum.”

dsc_7022.jpg

RÖPORTAJ: Seda Erciş-Ulaş İnbaşı

Voleybola nasıl başladın. Neden voleybol?

Çok yakın bir arkadaşım vardı. Çocukluk arkadaşımdı. Orta son sınıftaydık ve arkadaşım okulun zenginiydi. Benim de çok yakın bir arkadaşımdı. Annesi de öğretmenimizdi. Çocuğu voleybola aldılar beni almadılar. Arkadaşım da Engin gelirse bende gelirim dedi. Bu şekilde voleybola başlamış oldum. Ben futbolcu olmak istiyordum. Biraz metazori oldu ama iyi ki olmuş.

Arkadaşın devam etti mi peki?

Hayır. Çok oldu bırakalı. Profesyonel şekilde de oynamadı zaten. Beni bu işin içine attı ve devam ettim. Yemek için de diyebilirim aslında. O zamanlar Tofaş’ta oynuyordum. Orada da çok güzel yemekler çıkıyordu. Her gün gidip yemek yiyordum. Yemek uğruna voleybola başladım.

Oynadığın takımları soracağım ama çok uzun olacak gibi. Bu yüzden soruyu değiştirip kaç senedir voleybol oynuyorsun diye sormak istiyorum…

Evet, bence de sormayın. Belki saymaya kalksam ben de bazılarını unuturum. 1996 yılında başlamıştım, 20 sene olmuş. Başladıktan 2 sene sonra Galatasaray’a transfer olmuştum. Hemen nasıl transferi başardın derseniz; çok iyi sıçrıyordum. Kendimi bir anda profesyonel yaşamın içinde buldum.  

dsc_7013.jpg

“35 YAŞINDAYIM HALA DURMADAN

ANTRENMAN YAPIYORUM”

Voleybolda aşağı yukarı oyuncular kulüplerinde birer yıl oynuyor. Anlaşmalar bir sene oluyor. Sence neden bu böyle?

Hem oyuncular hem de kulüpler için daha cazip galiba. Gelecek sezon her zaman sürprizdir. Ben bu sene iyi oynayabilirim ama gelecek sezon kötü oynaya da bilirim. Kötü oynarsam kulübün zararına oluyor. Aslında orta nokta bulunsa hiçbir sorun olmaz.

Voleybola hangi bölgede başlamıştın peki?

Çok sıçradığım için beni orta oyuncu olarak başlattılar. Sonra köşe oyuncu olarak devam ettim. Pasör çaprazı oynadım. Smaçör oldum, 4 oynuyordum. Sonra ihtiyaç oldu pasör çaprazı oynadım geçen sene. Şimdi yeniden 4 numara oynuyorum. En son liberoya bağlayacağız sanırım.

Pasör çaprazı olmak bir oyuncu için tehlikeli değil mi aslında?

Savunma yapmayı oldum olası sevmedim. Benim en çok hoşuma giden atak yapmaktı. Bu konuda korkusuzum. Hiçbir şeyden korkmam. Bu yüzden de gittiğim yerlerde çok seviliyordum.

Peki, sonra tekrar manşet alma zorunluğun olduğunda manşeti unutmuş olmuyor musun?

Tabi ki. Çok çalışmak zorundasın bu yüzden. Ben bile çalışıyorum hala. Şuanda 35 yaşımdayım ve insanlar sabah yatarken ben kalkıp menajeri alıp “Hadi gidiyoruz” diyorum ve salona gidip antrenman yapıyoruz. Genelde her sabah yapmaya çalışıyorum. Çünkü mecbursun. Yapmak zorundasın.

dsc_7138.jpg

“BEŞİKTAŞ BENİM EVİM”

Birçok kulüpte forma giydin. Senin için en güzel yıllar ne zaman geçti? Altın yılın dediğin bir sene var mı?

Oldu elbette. Beşiktaş benim evim. Orada 3 sene oynadım ama kendi isteğimle ayrılmıştım. Onlar ayrılmamı hiç istemiyordu. Ben eşimden dolayı ayrılmak istedim. Şuanda bile gittiğimde üzerinden yıllar geçmesine rağmen öyle bir karşılıyorlar ki bu insana mutluluk veriyor. Ben karımla orada evlendim orada tanıştım. Her şeyi Beşiktaş’ta yaşadım. Çok sorunlar yaşadım. Beşiktaş bana çektirdi de mutlu da etti diyebilirim açıkçası. Orada çok rahattım.

O zaman en sıkıntı yaşadığın yer de Beşiktaş mı?

Evet Beşiktaş oldu. Orada herkes beni seviyordu ancak sen sıkıntı yaratana kadar seni severler. Çok sevsem de eğer bana sıkıntı yaratılırsa ben de sıkıntı yaratırım. En sevdiğim yer de Beşiktaş en çok sıkıntı yaşadım da.

Birçok kenti gezdin. Yaşarken en çok zorlandığın yer neresi oldu?

Her yere çabuk uyum sağlarım ben. Çok zorluk yaşamadım bu dönemde. Ekstra gittiğim şehirler oldu. Gaziantep’ten sonra bir de Şanlıurfa olmuştu. Ama kolay olmuştu uyum sürecim. Şuan Konya’dayım burası da gayet güzel. Seviyorum Konya’yı.

Peki kulüp olarak baktığında Konya ne durumda?

Kulüp açısından baktığımızda Konya yeni yeni voleybol yönetimini öğreniyor. Sıfırdan başlanılmış ve çok emek veriliyor. Geçen sezon zorluklar yaşadı ama ligde kaldı. İkinci senesinde de hırs yapmışlar ve lige çıkmaya takım kuruyor. Belki bazı transferler sezon başında yapılmış olsa daha farklı bir konumda olabilirdik. Ama burası çok doğru, keyifli isimlerden oluşan bir kulüp. Bunun içine girince anlıyorsunuz. Sporcusuna olabildiğince destek olan bir kulüp.

Şehir kulüplerinin salon sporlarında olması farklılık yaratıyor değil mi?

Kesinlikle haklısın. Özellikle Konya için söyleyebilirim bunu. Konya salon sporlarında olması gereken bir şehir. Şu anda voleybol takımının yöneticileri bunun için çaba sarf ediyor. Birçok şehirde ödemeler, kalacak yerler hep problem olur. Ama burada olabildiğince rahatımız yerinde. Bize kalan sadece başarılı olabilmek. Biz gelecek sezon burada oluruz olmayız bilmiyorum ama Konya’nın voleybolda en üst düzeyde temsil edilmesi gerekiyor. Bu yapı da bunu gerçekleştirecek, buna inanıyorum.

Plaj voleybolu da oynuyorsun. Nasıl geçiyor?

Evet. Ben yazları da bırakmıyorum ve plajda devam ediyorum. Ailem bu dönemde benim yanımda tatil yapıyor. Ben de oynayıp para kazanıyorum. Bütün turnuvalara katılmaya çalışıyorum. Ben zevk alıyorum açıkçası plajda da. Ben çalışma konusunda biraz manyağım. Her zaman antrenman yapıp devam ediyorum. Mesela burada da çift antrenman yaptığımızda arada herkes yatıp uyuyor, dinleniyor. Ben geziyorum, özellikle okuyorum. Çünkü yatarsam akşam antrenman yapamıyorum. Biraz arızalık var bende. Ama çok seviyorum gerçekten voleybolu. Aşığım diyebilirim. Karın mı voleybol mu deseler, voleybol derim. O kadar çok seviyorum.

17195299_1266100620125430_1606201374_o.jpg17149100_1266100640125428_328325607_o.jpg

“MARSHALL VE MİLJKOVİC İÇİN GERİ DÖNDÜM”

Karşılıklı oynamaktan en keyif aldığın voleybolcu kim oldu?

Salonu bırakmıştım. Plajda oynamaya devam ediyordum. Hatta salondaki kadar para veriyorlardı ama sırf Leonel Marshall ve Ivan Miljkovic geldi diye salona geri döndüm. Onlara karşı oynamak için salona döndüm. O gün bugündür hala devam ediyorum.

Yaş ilerledikçe bu işte biraz liberoya doğru dönüş oluyor. Sende de olacak mı?

Söylüyorlar da yok herhalde ya. İstemiyorum ama olabilir de tabi ki. Söylüyorlar defansı çok iyi yapabiliyorsun diye ama çok istemiyorum. Ama yarın ne gösterir bilmiyorum.

Ne kadar devam edecek peki voleybol?

Gittiği yere kadar. Ne zaman beni istemezlerse…

Takımın playoff şansını nasıl değerlendiriyorsun bir tecrübeli oyuncusu olarak?

Orada her şey değişir. Orası çok farklı bir yer. Bizim genelde tecrübeli oyuncularımız var ancak müsabakalara hazır gitmeyle alakalı daha çok. Oradaki atmosferle de alakalı. Çünkü herkes piyasa için oynayacak. Ben 35 yaşında olsam piyasa için oynarım. Voleybolu bıraksam da iyi bir şekilde bırakmak isterim.

Finalleri ya da üst ligi görebilecek misiniz?

Bu takım yöneticisiyle, oyuncusuyla üst ligi hak eden bir ekip. Bunu da yapacağımıza inanıyorum. Playofflar farklı bir yer. Biz de tecrübeli bir ekibiz. İyi başlarsak yarı finallerden çıkarız.

dsc_6978.jpgdsc_6998.jpg

Kaynak:Pusula Haber

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.