‘Ait olduğum yer: Sahne’

Konya Devlet Tiyatro Oyuncusu Gülesin Gelenbevi, lise yıllarında hocasının tavsiyesi üzerine diksiyon kursu ile başlayan tiyatro yolculuğunu, oyunculuk hayatında yaşadığı zorlukları, güzellikleri ve anılarını dergimize özel anlattı. Gelenbevi, “Lise yıllarında yer aldığım ilk oyun benim için tarif edilemez bir duygu ile kendini gösterdi. Ait olduğum yerin tiyatro olduğunu o gün anladım” dedi.

KENDİNİZDEN BİRAZ BAHSEDER MİSİNİZ?

1987 Samsun doğumluyum. Lise eğitimim dâhil Samsun’da eğitim aldım. Lisede eğitim aldığım sırada bir hocamın diksiyon eğitimi vermesi üzerine tiyatronun kapıları bana açıldı diyebilirim. Diksiyon eğitimimizin üzerine hocamız bir tiyatro oyunu düzenleyeceğini ifade etti. Bu tiyatroda yer aldım. Lise yıllarında yer aldığım ilk oyun benim için tarif edilemez bir duygu ile kendini gösterdi. Ait olduğum yerin tiyatro olduğunu o gün anladım. Oyun sürecinde halk eğitim sanatçıları beni de aralarında görmek istediklerini söylemesiyle amatör tiyatro serüvenim başladı. Bu süreç sonrasında dansa da merakım başladı.

OYUNCULUK SERÜVENİNİZ NASIL BAŞLADI?

Tiyatroya yönlenmemin bir sebebi de annemin Halk Eğitim Merkezinde görevli olmasıydı. Bu sebep ile tiyatro ve birçok sanat dalları ile içli dışlıydım diyebilirim. İlerleyen süreçlerde ise araştırmalar yaparak Samsun Belediye Konservatuarı’nın olduğunu duydum fakat küçük bir çevrede yaşadığım için çok destek göremedim. Bu konuda annemin desteği her zaman benim için çoktu diyebilirim. 1 yıla aşkın süre tiyatro eğitimi aldım. Ardından belediyenin konservatuvarına devam ederken hocalarım tavsiyeleri üzerine Konya’ya gelerek tiyatro serüvenim başladı. 2009 yılında Konya Devlet Tiyatrosu’na tüm sınıf olarak bir oyuna dahil edildik. KOMEK dahil bir çok eğitim merkezinde diksiyon ,drama ve tiyatro eğitimleri verdim. Mevcut olarak Konya Devlet Tiyatro Sanatçısı olarak kadrolu bir şekilde görev almaktayım.

GÜNCEL OLARAK NE GİBİ FAALİYETLER GERÇEKLEŞTİRİYORSUNUZ?

Konservatuar ile birlikte dans yeteneğim daha fazla ön plana çıktı. Pandomim yapma fırsatım oldu. Ayrıca pandomim sanatçısı ve Konya’da pandomim eğitimi veren tek kişiyim. Karatay Üniversitesi ve Selçuk Üniversitelerinde diksiyon eğitimleri, pandomim ve tiyatro eğitimleri verdim. 2009 yılı itibari ile birçok oyunda görev aldım kimisinde oyuncu olarak bazı projelerde ise yönetmen yardımcısı ve yönetmen asistanı olarak görev aldım. Bu yıl ise ‘Murtaza’ adlı oyunda yönetmen yardımcılığını üstlendim. Güncel olarak ‘Trendeki Kız’ adlı oyunda Rachel Watson karakterini canlandırıyorum. Aldığım bütün görevlerde çok büyük keyif aldığımı ifade edebilirim. Karatay Üniversitesinde 12 Öfkeli Adam, Çınar Sanat Atölyesi’nde ise Orhan Kemal’in eseri olan ‘Tersine Dünya’ oyununu yönetiyorum.

TİYATRODA KADINLARIN KARŞILAŞTIKLARI SORUNLAR NELERDİR?

Kadının toplumumuzdaki yerine tarihsel bir süreç içerisinde baktığımızda kadının hem sosyal alanda hem kamusal alanda var olma mücadelesini görüyoruz.. Ben cinsiyetçiliğin yapıldığı her alanda kadın erkek fark etmeden buna karşı durulması gerektiğini savunuyorum. Tüm Dünya genelinde olduğu gibi Toplumumuzda bu cinsiyetçi yaklaşım kendisini sıkça gösteriyor. Ve bu yaklaşıma her alanda olduğu gibi sanat alanında da rastlanıyor. Tiyatro alanında ister istemez bu durumla karşılaştığımız noktalar oluyor. Önümüze gelen oyun metinlerinin çoğu erkek yazarlara ait(Ana karakterlerin erkek olduğu metinler erkek yazarlara ait değil). Kadınlarımıza oyunlarda ise çok fazla başrol verilemiyor çünkü metinler ağırlık olarak ana karakter olarak erkekleri seçiyor. İster istemez kadınların (varolma mücadelesi bugün hala devam ediyor)her alanda bir eksiklik yaşandığı bir çağda yaşıyoruz. Kadın olarak bir bireyim ve ben Gülesin olarak varlığımı sürdürüyorum. Birileri beni kadın olduğum için ayrıştırıyor diye kendim olmaktan vazgeçmeyeceğim. Kadın olmak ya da erkek olmak toplumda ki yerimizi belirlemez bizim bu dünya ne yaparak iz bıraktığımızdır asıl olan.

PEKİ, DEVLET TİYATROLARI KADINLARA DAİR NELER YAPIYOR?

Geçmiş yıllarda kadın yazarların yazdığı, kadın yönetmenlerin yönettiği oyunlar oynanındı. Bu kapsamda kadına verdikleri değer için Devlet Tiyatrolarına teşekkürlerimi iletmek istiyorum. Bu anlattıklarımın yanı sıra 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne özel Çınar Sanat Atölyesi bünyesinde her yönden birçok alandan amatör kadınlarla kadını anlatan bir oyun hazırladık. Bu oyunda ise her yöreden ve birçok iş alanından kadın yer alarak ve gerçek hayatlarında ev hanımından profesörüne birçok kadın oyunumuzda yer alıyor. Karatay üniversitesi ile birlikte 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün çıkışını anlatan bir pandomim oyunu gerçekleştireceğiz.