Anne babalar dikkat! Ekranlar çocuk gelişimini sabote ediyor
EKRAN BAĞIMLILIĞI ÇOCUKLARIN SAĞLIĞINI TEHDİT EDİYOR
Konya Ticaret Odası (KTO) Karatay Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölümü akademisyenlerinden Dr. Öğr. Üyesi Yasemin Yüzbaşıoğlu, ekran bağımlılığının çocuklar üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekti. Yüzbaşıoğlu, "Ekran bağımlılığını, çocuğun dijital cihazlar karşısındaki süreçlerinin kontrol edilemez hale gelmesi olarak tanımlıyoruz," dedi. Uzman, bilgisayar, tablet ve telefon gibi cihazların bilinçsiz kullanımının fiziksel, sosyal ve psikolojik olumsuzluklara yol açtığını vurguladı.
EKRAN BAĞIMLILIĞININ FİZİKSEL ETKİLERİ
Ekran bağımlılığının çocukların fiziksel gelişimi üzerindeki etkilerine değinen KTO Karatay Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölümü akademisyenlerinden Dr. Öğr. Üyesi Yasemin Yüzbaşıoğlu, hareketsizliğin obezite, duruş bozuklukları ve uyku problemleri gibi sorunları artırdığını belirtti. "Çocuklar, ekran başında uzun süre vakit geçirdiklerinde uyku düzeni bozuluyor. Bu durum, büyüme hormonunun salgılanmasını da olumsuz etkiliyor," dedi.
AİLELERİN ROLÜ VE EKRAN KULLANIMI
Sosyal etkiler konusunda ise Yüzbaşıoğlu, ailelerin çocuklar için iyi birer rol model olması gerektiğine dikkat çekti. “Anne baba ekranı aşırı kullanıyorsa, çocuklar da bu davranışı benimsemekte gecikmez. Ailelerin nitelikli etkinliklerle çocukların hayatlarında ekranın yerini azaltması önemlidir,” ifadelerini kullandı.
0-2 YAŞ EKRANLA TANIŞMAMALI
Yüzbaşıoğlu, çocuğun beyin gelişiminin hızlı olduğu 0-2 yaş arasında ekranla tanışmaması gerektiğini vurguladı. "Bu dönemde çocuk aile ve sosyal çevresiyle birebir etkileşim içinde olmalı. 2-5 yaş aralığında ise ekran süreci günlük 1 saatle sınırlandırılmalı ve içerikler ebeveyn denetiminde olmalıdır. 6-12 yaş grubu için günlük ekran süresi iki saatle sınırlı olmalı. 13-18 yaş için ise maksimum üç saat ekran kullanımı öneriliyor," dedi.
TÜRKİYE'DE EKRAN MARUZİYETİ SAYISI ENDİŞE VERİCİ
Türkiye'deki çocukların dijital cihazlara maruz kalma sürelerinin, önerilen sürelerin oldukça üzerinde olduğunu belirten Yüzbaşıoğlu, şunları söyledi: "Türkiye'de yapılan araştırmalar, özellikle okul öncesi dönemdeki (3-6 yaş) çocukların günlük yaklaşık iki saate yakın ekrana maruz kaldıklarını ortaya koyuyor. İlkokul çağındaki (7-11 yaş) çocuklarda ise bu süre 2-4 saate kadar çıkabiliyor. Ortaokul ve lise dönemine geldiğimizde (12-18 yaş), günlük ekran süresi 4-6 saate kadar ulaşıyor."
ZARARLI İÇERİKLERE DİKKAT
Çocukların şiddet, saldırganlık ya da cinsel içerikli zararlı materyallere maruz kalmamalarının önemini vurgulayan Yüzbaşıoğlu, "Yapılan araştırmalar, 3-4 yaş arasında şiddet içerikli programlar izleyen çocukların, ergenlik dönemlerinde suça karışma ve antisosyal davranışlar gösterme oranlarının arttığını ortaya koymuştur," dedi.
DENETİMLİ TEKNOLOJİ KULLANIMININ ÖNEMİ
Ebeveynlerin, çocukların izlediği içerikleri takip etmeleri ve çocuk kilidi gibi önlemler almaları gerektiğini belirten Dr. Yüzbaşıoğlu, "Doğru teknoloji, çocukların eğitiminde ve gelişiminde bir araç olarak kullanılabilir," ifadelerini kullandı.
PANDEMİNİN TEKNOLOJİ KULLANIMINA ETKİSİ
Pandemi sürecinde teknolojinin hayatımıza daha fazla entegre olduğunu belirten Yüzbaşıoğlu, uzaktan eğitimin çocukların ekran karşısında daha fazla vakit geçirmesine neden olduğunu ancak bu durumun ekran bağımlılığı riskini artırdığını söyledi.
Dr. Yasemin Yüzbaşıoğlu, ailelerin ve eğitimcilerin çocukların sağlıklı gelişimi için bu konuda bilinçli olmalarının hayati önem taşıdığını vurguladı.
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.