Arıcan: Bugünler tevekkül etmek için bir fırsat

Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) Genel Başkanı ve aynı zamanda Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Musa Kâzım Arıcan, Diyanet TV'de canlı olarak yayınlanan “Bereket Vakti” programına konuşmacı olarak katıldı.

30 Nisan 2020 tarihinde saat: 02.00’de Kur’an tilaveti ile başlayan, “Bereket Vakti”nin diğer konuğu ise Diyanet İşleri Başkanlığı, Din İşleri Yüksek Kurul Üyesi Prof. Dr. İbrahim Hilmi Karslı oldu.

Ahmet Hamdi Akseki Camiinden yayın yapan Diyanet TV ve Diyanet Radyonun ortak canlı yayınında Murat Gökşen’in “Zor Zamanlarda Birlik Olmak” konulu sorularını cevaplandıran Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan, müminlerin sosyal hayatta birbirine karşı sorumluklarının olduğunu ifade etti.

Ahlâkî bir duruş önemli

Mütefekkir, düşünür Nurettin Topçu’nun insanı inşa etmek için “çocuklukta merhamet, yetişkinlikle adalet” dediğini ifade eden Başkan Arıcan sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizim geleneğimizde “insanı yaşat ki devlet yaşasın, devleti yaşat ki insan yaşasın” düşüncesi vardır. Peygamber efendimizde, devleti insana benzetiyor ve insan vücudundaki organların nasıl uyum ve birlik beraberlik içinde çalıştığını ifade ediyor. Bu gerçekten hareketle; tüm bunların yanında merhamet ve şefkati bize işaret ediyor. Diğer yandan, ahlâkî bir duruş da önemli. Biz insanın ahlâk varlığını göz ardı edersek o zaman insanı doğru tanımlama söz konusu olmayacaktır. İnsanda hem ifrata dönüp hem tevhide dönük yön var ahlâk dediğimiz şey tam olarak bunların denge halidir.”

Sevgi ve merhamet bizi bir arada tutar

Konuşmasında insanın bir sosyal varlık olduğunu, bireysel olarak “iyi” olmanın yeterli olmayacağına vurgu yapan Arıcan, “Bireysel olarak tek başınıza yaşama imkânına sahip değilsiniz. Toplumda diğer insan gruplarıyla yaşamak zorundasınız, yani organlar aralarındaki uyumu nasıl sağlıyorlarsa, bizde aramızda bu uyumu sağlayacağız. Bunu sağlayacak ana mekanizma aramızdaki bu muhabbetimiz, sevgimiz, bu merhamet şefkat duygumuz. Bunlar kaybolduğunda birlik ve dirlik olmayacaktır. Yani muhabbet birleştiriyor vahdet oluşturuyor nefret, öfke, kin ayrılık oluşturuyor. Birlikte rahmet var ayrılıkta azap var.” diye konuştu.

Önce insanı inşa etmeliyiz

Program sunucusu Murat Gökşen’in “Tevhit bir erdem midir? Yoksa bütün erdemler birleştiğinde tevhit mi ortaya çıkıyor.” sorusunu da cevaplandıran Başkan  Musa Kazım Arıcan, “Başlıca erdemleri, cesaret, cömertlik, adalet diye sıralıyoruz. Ama bunlarla ilişkili erdemlerde var.  Tevhitte bunlarla ilgili bir erdemdir. Bunlar bir araya geldiğinde erdemler tekammül etmiş oluyor. Yani, bu anlamda erdemi kendimizde inşa etmeliyiz. İnsanı inşa ettiğimizde toplumu inşa ediyoruz aile, toplum, devlet. Tevhit bu erdemlerin bir araya gelmesidir.” diye konuştu.

İnsanın en büyük düşmanını nefis olarak tanımlayan ve nefsin zevke aşırı düşkünlükler gösterdiğini, inançlarımızla, eğitim ve ailemizden alacağımız destekle bu süreci dengelemeliyiz diye konuşan Arıcan, “Bu noktada, geleneğimizin çok önemli ismi Kadı Burhanettin var. Kendisi kadıdır, âlim bir zat, Sivas’ta bir devlet kuruyor.  Türkçe divanı yazan ilk kişidir ve irfan meclisleri vardır. Onun divanında çok muhteşem bir sözü var;  “Nefsin Müslümanlaştırılması.” İşte bu çok önemli bir söz. Bizim nefsimizle mücadele etmemiz gerekir. Kamil insan ancak böyle vücut bulur.” ifadelerini kullandı.

Zor zamanlarda yardım elini uzatmalıyız

Diyanet TV’nin ilgiyle izlenen ve canlı olarak yayınlanan “Bereket Vakti” programının konu başlığı “Zor Zamanlarda Birlik Olmak.”TYB Genel Başkanı ve aynı zamanda Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Musa Kâzım Arıcan bu konuda da samimi açıklamalarda bulundu.

“İnsanların sadece fizyolojik gelişmeleriyle değil aynı zamanda ruhi gelişimine de önem vermeliyiz, insanlar zor zamanlarda mutlaka birbirlerine yardımcı olmak zorundadır diye konuşan Başkan Arıcan bunun için de çocukluk, gençlik ve yetişkinlik döneminde insanların ruhi gelişmelerinin önemli olduğunu belirterek şöyle konuştu:

“İnsanın içinde bir mücadele var, nefsi var. İnsan zor zamanlarında birliği kendi içerisinde sağlayamazsa toplumda da devlette de sağlayamıyor.  Tevhit olmadan vahdet olmuyor. Allah-ı Teâlâ insanı mükemmel bir varlık olarak yaratmıştır. İnsanda  iyiliyi yakalama ortak iyiye ulaşma noktasında da bir öz, bir cevher, merhamet duygusu var. En kötü insanda bile sıkıştığında bu açığa çıkar.”

Kur’an bizi düşünmeye davet ediyor

Koronavirüs nedeniyle sıkıntılı bir süreçten geçtiğimizi ve bugünlerde kesinlikle insanların kendilerini sorgulaması gerektiğine işaret eden Başkan Arıcan, “Kur’an bizi düşünmeye davet ediyor. İnsan tefekkür eden, düşünen bir varlık. Neden varım, ne yapıyorum, nasıl yaşıyorum, neler yapıyorum, hayatın anlamı nedir? Bütün bu sorulara verilecek cevabımız olmalı değil mi? Gözle görülmeyen virüs tüm dünya insanlarının hayatını değiştirdi. Teknolojik ve gelişmiş sanayileşme, büyük ekonomiler hiçbir şey ifade etmiyor.  Evlerde kaldığımız bugünlerde işte tüm bunları düşünmeye, tevekkül etmeye ihtiyacımız var.” dedi.

Mahmut Erdemir