Avrupa'da basın özgürlüğü davaları

Avrupa'da basın özgürlüğü davaları
“Luxleaks" ve “Vatileaks” gibi devam eden çeşitli davalarda Avrupa’da gazetecilik ve medya özgürlüğünün sınırları tartışılıyor- Her iki davada da gazeteciler yayınladıkları belgelerin basın özgürlüğü kapsamında olduğunu, savcılar ise gizli belgelerin temi

BRÜKSEL (AA) - “Luxleaks" ve “Vatileaks” gibi devam eden çeşitli davalarda Avrupa’da gazetecilik ve medya özgürlüğünün sınırlarının yargılanması sürüyor.Lüksemburg ile çok uluslu şirketler arasında vergi anlaşmaları yapıldığını ortaya çıkartan Fransız gazeteci Edouard Perrin ve 2 muhasebe şirketi çalışanının davasında Lüksemburg savcılığı hapis ve para cezaları istedi. Vatileaks olarak bilinen bir başka davada ise Vatikan yönetimindeki yolsuzlukları gösteren gizli belgeleri kitap olarak yayımlayan iki İtalyan gazeteci ve bu belgeleri sızdırdıklarından şüphelenilen Vatikan çalışanları yargılanıyor. Her iki davada da gazeteciler yayınladıkları belgelerin basın özgürlüğü kapsamında olduğunu, savcılar ise gizli belgelerin temin edilmesinin yasa dışı olduğunu iddia ediyor.Lüksemburg savcılığı, Luxleaks adı ile anılan, Lüksemburg ile çok uluslu şirketler arasında vergi anlaşmaları yapıldığını ortaya çıkartan Fransız gazeteci Edouard Perrin için para cezası ve 2 muhasebe şirketi çalışanı için 18’er ay hapis cezası talep ediyor.Son duruşmanın ardından AA'ya değerlendirmelerde bulunan Fransız gazeteci Edouard Perrin’in avukatı Roland Michel, Perrin’in verileri bir zorlama olmadan elde ettiğini belirterek, “29 Haziran’da davanın sonucunun açıklanmasını bekliyoruz. Az önce son duruşma tamamlandı. Bundan sonra kararı bekleyeceğiz. Davada ifademizi verdik. Burada sanık sadece görevini, mesleğini yani gazeteciliği yerine getirdi.” diye konuştu.Gazeteci Perrin’in masum olduğunu ifade eden avukat, “Perrin, tamamen gazetecilik görevini icra etmiştir. Yasal olarak bir kışkırtmada bulunmamıştır. Gazetecilik mesleği ile uyuşmayan hiçbir davranışta bulunmamıştır.” dedi.Davanın Savcısı David Lentz, ise gazetecinin yazdıklarından dolayı yargılanmadığını savunarak, “Ülkedeki kanunlara uygun hareket edilmeli, bir istisna yapılmamalıdır. Burada, kapılar her türlü muhbirliğe açık tutulmamalıdır. Burada şirket çalışanları hırsızlık ve mahremiyete aykırı davranmaktan yargılanıyor. Bu verileri alırlarken bir suç işlediklerinin farkındaydılar. İş anlaşmalarının gizliliğini ihlal ettiler.“ değerlendirmelerinde bulundu.Yaklaşık 5 yıl önce PwC muhasebe şirketinin Lüksemburg ofisinde çalışan Fransız Antoine Deltour işinden istifa etmiş, masasını terk etmeden önce 28 bin sayfa dokümanın kopyasını yanında götürmüştü. Belgelerde, Lüksemburg yetkilileri ile şirketler arasında yapılan vergi anlaşmalarına ilişkin bilgiler bulunmuştu. Ardından Raphael Halet adında bir başka şirket çalışanı tarafından gazeteci Perrin’e bazı belgeler verildiği ileri sürülmüştü. Belgelerde, PwC muhasebe şirketinin 16 Amerikalımüşterisinin vergi iade bilgileri yer alıyordu.Luxleaks belgelerinde, aralarında Apple, Walt Disney, Microsoft, Amazon, eBay, Heinz, Pepsi, Ikea ve Deutsche Bank’ın da bulunduğu 343 şirketin Lüksemburg’da yaptıkları anlaşmalarla vergi kaçırdıkları ortaya çıkmıştı. PwC şirketi ile savcılık, Luxleaks belgelerinin özel mülk olduğunu ve bunların açıklanmasının suç olduğunu iddia ediyor. Bazıları ise davayı, basın özgürlüğüne saldırı olarak değerlendiriyor. Luxleaks skandalı, 2014 yılında ortaya çıkmıştı.-Vatikan davasıVatileaks olarak bilinen bir başka davada ise Vatikan yönetimindeki yolsuzlukları gösteren gizli belgeleri kitap olarak yayımlayan iki İtalyan gazeteci ve bu belgeleri sızdırdıklarından şüphelenilen Vatikan çalışanları yargılanıyor. Davanın bir sonraki duruşması, yarın (14 Mayıs) Vatikan’da yapılacak.İtalya'da geçtiğimiz yıl farklı yayınevlerinden satışa çıkan gazeteci Emiliano Fittipaldi'nin Avarizia (Para Hırsı) ve gazeteci-yazar Gianluigi Nuzzi'nin Via Crucis (Haç Yolu) kitapları hakkında Vatikan’ın gizli belgelerini yayımladıkları gerekçesi ile soruşturma başlatılmıştı. Soruşturmada Papalık Mali İşler Komisyonu eski sekreteri İspanyol Monsenyör Lucio Angel Vallejo Balda ve sivil görevli Francesca Immacolata Chaouqui gözaltına alınmıştı. Chaouqui, tutuklanması için yeterli delil bulunmaması ve yargı makamlarıyla soruşturma çerçevesinde iş birliği yapmayı kabul etmesi üzerine serbest bırakılmış ancak Balda sorgusunun ardından hücre hapsine alınmıştı. Vatikan'da açılan davada gazeteciler, "basın özgürlüğünün yargılandığını" savunuyor. Duruşmada, Vatikan mahkemesi, gazeteci Fittipaldi’nin avukatı Lucia Musso’nun müvekkiline atfedilen suçlardan ötürü iddianamenin ve davanın geçersiz olması istemiyle yaptığı talebi reddetmişti.Davaya bakan savcı yardımcısı Roberto Zannotti ise, davanın basın özgürlüğü değil, gazetecilerin söz konusu bilgileri teminindeki yasa dışı davranışlarıyla ilgili olduğunu açıklamıştı.

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.