Aykut Kocaman: “Coşku futbolu diye bir oyun yok”

Atiker Konyaspor Teknik Direktörü Aykut Kocaman, yabancı kısıtlamasına sıcak bakmadığını belirtirken, takımların üretken olması için farklı metotlar gerektiğini söyledi. Kocaman, VAR sisteminde çok görülüp verilmeyen çok pozisyon olduğuna dikkat çekerken, son 8 haftada güçlü bir seriye ihtiyaçları olduğunu söyledi

TRT Spor’da bir programa katılan Atiker Konyaspor Teknik Direktörü Aykut Kocaman, yabancı sayısından takımın son haftalarda yaşadığı düşüşe, VAR sisteminin lige etkisinden lig sonundaki konumlarına kadar birçok konuyla ilgili görüşlerini belirtti. Kocaman, ligde kaliteli antrenör sayısının arttığını, bunun da takımların birbirine yakın olmasına etkili olduğunu söyledi. Kocaman, yabancı kısıtlamasına çok sıcak bakmadığını belirterek, “Temel sorun yabancı sayısıyla ilgili değil. Temel sorun kaliteli oyuncu üretememek. Yabancı oyuncu kısıtlamasıyla ilgili durum ise, genel anlamda kısıtlamalara pozitif baktığım söylenemez. Hayata bakış açım da böyle oyuna bakış açım da böyle. Hele ki oyunun dünyada geldiği bu seviyede, takımların bulunduğu ve oynadığı seviyede kısıtlamadan bahsetmenin bir anlamı yok. Ancak bir şeyi istemek başka hayatın içindeki gerçek başka. Bugüne kadar yaşadıklarımız bize gösterdi ki bizim kaliteli üretmeyle ilgili problemimiz var. Bunun üstüne yabancı serbestliği getirilmesiyle beraber yaşanan sonuçlar var. Ben her toplantıda şunu söyledim; Türk futbolunun temel temsilcisi kim? Milli takım mı, kulüpler mi? Bu sorunu kulüpler üzerinden mi konuşalım, milli takım üzerinden mi?” diye konuştu.

4 PUAN GERİDEYİZ

Kocaman, hedeflerinden birkaç puan geride olduklarını belirterek, bunun birçok etkeninin olduğunu söyledi. Kocaman, bıraktığı zamandan daha güçlü bir oyuncu grubu olsa da uyum sorununun takım içinde fazla olduğuna dikkat çekti. Zihinsel odaklanma ve bireysel hatalara dikkat çeken Kocaman, “Bütünün içinde parçalar halinde değerlendirmek gerekiyor. Şu andaki durumdan başlamak gerekirse, planladığımızın ya da düşündüğümün 2 ile 4 puan arkasındayız. Kuvvetli bir başlangıç yaptık. 7 maçta 14 puan alarak 2 puan ortalaması tutturduk. Daha sonraki 7 maç ise beklentimizin uzağındaydı. Bunun elbette içsel ve dışsal faktörleri var. İlk önce kendimizden başlayalım. Şu andaki kadro benim bıraktığım dönemdeki kadroya göre, bireysel anlamda biraz daha güçlü oyuncular. Çuvaldızı ilk önce kendimize batıralım. Bütünlük olarak, uyum olarak, zihinsel odaklanma ve odaklandıktan sonra hedefe gidebilme konusunda iyi olduğumuz söylenemez. Temeldeki problem bu durum” dedi.

ZİHİNSEL UYUMSUZLUK VE SAKATLIKLAR

Takımın başına dönüşüyle beraber güçlü bir giriş yaptıklarını, ancak bu görüntünün çok sürdürülebilir olmadığını bildiğini belirten Kocaman, farklı faktörlerin son 7 haftalık kötü periyodu hazırladığını dile getirdi. Takım ve teknik ekip tarafından bakıldığında sakatlıkların ciddi bir etkisinin olduğunun altını çizen Kocaman, şöyle devam etti: “Dönüşümle beraber beklenti çok yüksekti. Kupayı kazanan takımla beraber sanki kaldığımız yerden devam edecekmişiz gibi bir hava oluştu. Başlangıç olarak da görüntü bu şekildeydi ancak orta ve uzun vadede bunun gerçekçi olmadığı belliydi. Bunu yüksek sesle dillendirmek de kolay değildi. Beklenti bu yönde olunca kırılmalar da olabiliyor. Devre arasından sonra kuvvetli bir başlangıç oldu ama bir yandan uyum problemi bir yandan da ofansif oyuncularımızın arka arkaya sakatlanmaları hem ataklarda, hem atak kalitesi, hem oyunu oralarda tutabilme hem de gol atma konusunda ciddi sorunlar yarattı. Yük biraz daha defansif oyuncuların üstüne bindi ve buralarda bireysel hatalar çoğaldı. Hurtado’nun dönüşüne ciddi bel bağlamıştık. Takımın ofansif ve organizasyon anlamında önemli parçası Hurtado’nun da sakatlığının da uzaması, bir anda ortaya kısır bir takım görüntüsü çıkardı. Beşiktaş maçını bir tarafa koyarsak, yediğimiz gol sayısı kabul edilebilir bir durumdu ama attığımız gol olmayınca kazanan takımdan puan kaybı yüksek ve kazanamayan bir takıma doğru döndük. Bizim için yapılacak özeleştiri bunları yaşadığımız dönemde üretemedik, üretken olamadık.”

GÜÇLÜ BİR SERİ GEREKLİ

Çok net hakem ve VAR hatalarıyla karşılaştıklarının altını çizen Kocaman, 7 maçlık kazanamama serisinde bu hataların da etkili olduğuna dikkat çekti. Bu sezon takımlar arasındaki farkın kapandığına, ilginç bir lig yaşandığına dikkat çeken Kocaman, “Bu kazanamadığımız dönemde bir hakem hatası 80 dakika 11-10 oynayacağımız maçı, 70 dakika 10’a 11 oynadık. Bir hakem hatası Kayseri maçında rakip hemen hemen 50 dakika eksik oynayacak, olmadı. Bunlar çok net gözüktüğü için söyleyebiliyorum. Malatya maçında çok net bir penaltı, Beşiktaş maçında çok net bir penaltı. Bunu şunun için söylüyorum, bunlar bizim dışımızda gerçekleşen sıkıntılar.  Lig bu sene öyle bir halde ki puan parçalanması çok fazla. Biz 7 haftadır kazanamıyoruz, 5.’likten 6.’lığa geriledik. Ancak bunun yanında alt taraf ile puan farkı yok denecek kadar azaldı. Şu anda Göztepe 27 puanda. Aramızda 8 puan var. Birinci sırada Konyaspor’un olduğu bir lig yapalım. Bu ligin 7. sırasındaki Kayserispor ile aramızda 2 puan var. Birbirine yakınlık anlamında kelimenin tam anlamıyla bir acayip lig oynuyoruz. Herkesin herkesi yenebileceği, 3-4 maçlık seri yakalayan takımın çok büyük avantaj elde edeceği, zaman zaman bizim gibi girdaba ya da türbülansa girenlerin olacağı bir lig. Kalan 8 haftaya dönersek, Galatasaray’ın da kupayı alabileceğini ön görürsek 5.’liği zorlayacağız. Genel gidişat için bizim çok güçlü bir seriye ihtiyacımız var” diye konuştu.

İYİ TEKNİK ADAMLAR VAR

Ligdeki teknik adamların, futbolu harala gürele değil, bilerek takımlarını oluşturduğunu belirten Kocaman, bunun da herkesin herkesi yenebileceği bir yapı oluşturduğuna çekti. Ligin başlarında VAR’ın da doğru çalıştığını dile getiren Kocaman, “Yabancı serbestiyeti diyelim biz buna. Doğru oyuncuları bir araya getirip oynatma şansınız doğdu. Tek başına bu yeterli değil. Futbol bir organizasyon işi. Bu organizasyonu yöneten teknik direktörlerin de etkisi önemli. Türkiye’de şu anda doğru oyunu oynamaya çalışan güçlü teknik direktörler çoğalmaya başladı. Bu önemli bir gelişme. Bu oyunu artık harala gürele, oyuna benzemeyen bir şekilde, coşku futbolu gibi garip terimlerle değil, atağa giderken savunma nasıl yapılır, savunmadan hücuma nasıl geçilir daha iyi uygulanmaya başlandı. Rakip takım analizlerini yaptığımızda bu net bir şekilde ortaya çıkıyor. Sadece atak, sadece savunma aşkıyla değil, savunmanın içinde atak, atağın içinde savunma nasıl yapılır anlayışı çok ciddi anlamda gelişerek gidiyor. Yabancı sayısının artması, takımların doğru oyuna yönlendirilmesi ligdeki takımları birbirine yakın hale getirdi. Buna artı olarak, özellikle ilk 13 hafta içinde nispeten ne görülüyorsa onun çalınması takımlar arasındaki makası azalttı” dedi.

VAR’DA SIKINTI VAR

VAR’ın kasıtlı olarak yanlış kullanıldığına dikkat çeken Kocaman, zaman zaman isyan noktasına getirdiklerini belirtti. Sadece Konyaspor için değil, birçok maçta görülmeyen pozisyonların görülüp verilmediğini iddia eden Kocaman, şöyle devam etti: “Neden 13. hafta dediğime gelecek olursak; kırılma anı Galatasaray-Konyaspor maçı gibi görünüyor. Bu maçtan sonrasına bakıldığı zaman kazanan Konyaspor gibi görünse de totalinde mağdur olan Konyaspor, VAR ile ilgili sıkıntılar inanılmaz derecede arttı. Ne yazık ki, VAR son derece kasıtlı kullanılıyor, yanlış kullanılıyor. Buna çok dikkat edilmesi lazım. Daha önceleri en azından hakem hatasıdır, görmemiştir diyorduk. Şu anda görüp vermemek çok büyük sıkıntı. Bu adalet duygusunu tamamen ortadan kaldıracak bir şeydir ki,  bir sonraki adımı isyana götürür. Son haftada Akhisar-Kasımpaşa maçında verilmeyen penaltıyı görmemek imkansız. VAR farklı şekilde kullanılıyor.”