Bakan Kurum: 1999 öncesi yapılan yapıların yüzde 98'inin yıkıldığını görüyoruz

Bakan Kurum: 1999 öncesi yapılan yapıların yüzde 98'inin yıkıldığını görüyoruz
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Kahramanmaraş merkezli depremlere ilişkin "1999 öncesi yapılan, mühendislik hizmeti almamış, denetime tabi olmamış yapıların yüzde 98'inin yıkıldığını görüyoruz." açıklamasında bulundu.

Bakan Kurum, Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen Adıyaman'da gerçekleştirilen Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'nda, gündeme ilişkin soruları yanıtladı, değerlendirmelerde bulundu.

Kurum, 6 Şubat gecesi tüm milleti yasa boğan, tüm bölgelerde hissedilen bir depremle uyanıldığını belirterek, başsağlığı dileklerini iletti.

Deprem olduğu andan itibaren Türkiye Afet Müdahale Planı (TAMP) kapsamında illerde harekete geçildiğini anlatan Kurum, "İlk andan itibaren tüm illerimizde vatandaşımızın neye ihtiyacı varsa, yapılması gereken neyse her saat, her dakika üstüne koya koya bu mücadeleyi göstermeye gayret gösterdik." dedi.

Depremin ardından 11 ilde yol ve altyapılardaki hasarlar sebebiyle yardımların ancak yolların açılarak ulaştırılabildiğini anlatan Kurum, yardımların hızlı bir şekilde ulaştırılması konusunda çaba gösterildiğini vurguladı.

"Devletimizin bütün imkanlarını 11 ilimiz için seferber ettik"

Ekiplerin enkaz altından "Bir kişiyi daha acaba canlı kurtarabilir miyiz?" anlayışıyla, yemeden, içmeden uyumadan elindeki imkanları seferber ederek çalıştığını aktaran Kurum, "Her şeyi dört dörtlük yaptık diyemeyiz ama şuna ben şahidim ki her saat, her dakika üstüne koya koya, devletimizin bütün imkanlarını 11 ilimiz için seferber ettik." dedi.

Tüm illerde eş zamanlı çalışmalar yürütüldüğünü dile getiren Kurum, tüm ülkeden TAMP çerçevesinde bütün iş makinalarının bölgeye sevk edildiğini ve buraya yapılabilecek her türlü yardımı yapmak adına cansiparane bir şekilde süreci yönetmeye gayret gösterdiklerini vurguladı.

Bakan Kurum, konuşmasına şöyle devam etti:

"Önceliğimiz, enkaz altındaki vatandaşlarımızı bir an önce enkazdan kurtarabilmek, ardından onları sağlam güvenli alanlara, geçici barınma alanlarımıza, çadır kentlerimize, ardından konteyner kentlerimize yerleştirmekti. Bir taraftan da hasar tespitlerini yapmak ve hasar tespiti çerçevesinde de kalıcı konutlarımızın inşa sürecine başlamaktı. Tüm bu işleri eş zamanlı yürütmeye çalıştık. Hiçbirinden ödün vermeden, hiçbirinde geç kalmadan bir an, bir saat, bir dakika önce, vatandaşımıza biz 'en iyi imkanı nasıl sunabiliriz'in gayreti içinde olduk."

"Bu yıkımın büyüklüğünü anlamak zorundayız"

Deprem bölgelerindeki hasar tespit çalışmalarındaki son durumun sorulması üzerine Kurum, hasar tespit çalışmalarının 11 ilde 7 bin 300 personelle eş zamanlı yürütüldüğünü bildirdi.

Hasar tespitiyle çıkacak envanterin, gelecekteki yerleşim için önemine işaret eden Kurum, "Binaların doğru alanlarda olup olmadığı, zeminin kalitesini, yıkımın ne denli o alanda fazla olup olmadığını o tespitlerle görmüş olacağız." dedi.

Bilim insanlarıyla bu konuda istişarelerde bulunduklarını anlatan Kurum, "Yapmış olduğumuz hasar tespit çalışmalarında depremin 18'inci günündeyiz, 164 bin 29 binada yer alan 518 bin 754 bağımsız bölümün yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olduğunun tespitini yaptık. Bunu dört ile çarptığınızda neredeyse İstanbul büyüklüğündeki nüfustan bahsediyoruz. Dolayısıyla bu yıkımın büyüklüğünü anlamak zorundayız." diye konuştu.

Yıkık ve acil yıkılması gereken binaların, hemen yıkılacak binalar olduğuna dikkati çeken Kurum, ağır hasarlı binaların da taşıyıcı sistemlerinin hasar görmesi dolayısıyla girilemez, kullanılamaz binalar olduğunu söyledi.

"Zemindeki sıvılaşmadan kaynaklı"

Kurum, kişilerin kimlik numarası ile binasının hasarını e-Devlet'ten görebildiğine de değinerek, şunları söyledi:

"Hasar tespiti bugün itibarıyla Türkiye genelinde yüzde 80 seviyelerine geldi. Önümüzdeki birkaç gün içerisinde inşallah tamamlayacağız. Hasar tespitleri esnasında, Hatay Defne merkezli ardından Samandağ merkezli iki deprem yaşadık. Zaten acil yıkılacak, ağır hasarlı binalarla ilgili bir tespit yapmaya gerek yok. Dolayısıyla orta hasarlı ve az hasarlı binalara bir kez daha bakacağız. En son Defne merkezli depremde hasar görmüş mü, görmemiş mi, bunu tekrar tespit edebilmek amacıyla."

Bakan Kurum, depremin Doğu Anadolu Fay Hattı üzerinde gerçekleştiğini belirterek, bu fay hattı üzerindeki hasar yoğunluklarına ilişkin bilgi verdi.

Tek tek illerin hasar durumlarını tablolarla gösteren Kurum, 11 ildeki fay hatları üzerindeki yıkım yoğunluğuna dikkati çekti.

Hatay İskenderun'un da yoğun yıkım yaşanan yerlerden olduğunu söyleyen Kurum, buradaki yıkım nedenlerinden birinin zemin sıvılaşmasından kaynaklı yıkım olduğunu söyledi.

Kurum, "Hatay, Antakya merkezinde de zemin kalitesinin düşük olduğunu görüyoruz. Mesela bazı binaların yıkılmadığını ama yan yattığını görüyoruz. Yani buradaki sebep, zemindeki sıvılaşmadan kaynaklı, zemin yumuşuyor ve oynak zeminde bina yan yatabiliyor." değerlendirmesinde bulundu.

"Milletimizin desteğiyle kentsel dönüşümü yapacağız"

Bakan Kurum şöyle devam etti;

"Ev sahiplerine 5 bin lira kira yardımı yapılacak. Sayın Cumhurbaşkanımız kiracılara yapılacak kira yardımının da 2 bin liradan 3 bin liraya çıkarılması talimatı verdi.

Kat kısıtlaması getireceğiz, dükkanları mümkün olduğunca bina altına koymayacağız, bina yanına koyacağız.

Milletimizin desteğiyle kentsel dönüşümü yapacağız, İstanbul'da da Ankara'da da İzmir'de de yapacağız ve vatandaşımızı çaresiz bırakmayacağız."

"1999 öncesi yapılan, mühendislik hizmeti almamış, denetime tabi olmamış yapıların yüzde 98'inin yıkıldığını görüyoruz." açıklamasında bulunan Kurum, depremlerden 16 gün sonra vatandaşların kalıcı konutlarının sözleşmelerinin imzalanmaya başlandığını açıkladı.

"Kentsel dönüşüm üzerinden siyaset yapmayalım"

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Kurum, kentsel dönüşüm sürecinin önünü açtıklarını, bunu bir milli güvenlik, beka meselesi olduğunu belirterek "Kentsel dönüşüm üzerinden siyaset yapmayalım. Gelin hep birlikte masanın bir tarafında olalım, hep birlikte bu süreci yönetelim, başka acılar yaşamayalım." açıklamasında bulundu.

Kurum, "Depremden etkilenen şehirleri ihya sürecini kültürden, sanattan anlayan, sosyolojiyi, demografik yapıyı bilen bilim insanlarından oluşan bir heyetle yöneteceğiz." dedi.

Deprem konutları

Bakan Kurum, deprem konutlarına ilişkin "1 yıl diyoruz ama önceki depremlerde 6 ay sonra teslim etmeye başladık. Burada da aynısını yapacağız, 6 ay sonra etap etap projelerimizi teslim edeceğiz." açıklamasında bulundu.

Kurum, "İmar kısıtı uygulayacaksak, o araziyi yeşil alana çevirmek zorundaysak takasla, başka araziler göstermek suretiyle onları mağdur etmeyecek şekilde süreci yürüteceğiz." dedi.

Bakan Kurum, deprem bölgesindeki 43 bin sosyal konutun ihalesini tamamladıklarını, bu konutları da afet bölgesindeki diğer konutlarla eş zamanlı inşa edeceklerini açıkladı.

Marmara Bölgesi

Bakan Kurum, "11 ilimizdeki afet konutlarımızı yapmak önceliğimiz. Buradaki süreci yoluna koyar koymaz Marmara Bölgesi'nde de aynı kararlığı ortaya koymak zorundayız." ifadelerini kullandı. Kurum, İstanbul'da dönüşmesi gereken her yerde devletin tüm imkanlarıyla dönüşüm sürecini daha da artırarak devam edeceğini açıkladı.

Enkazın kaldırılması

Bakan Kurum, "Depremin ardından ortaya çıkan molozu çevresel tüm tedbirleri alarak geri dönüşüme alacağız. Dönüştürerek şehirlere zarar vermeyecek şekilde yönetmeye çalışacağız." şeklinde konuştu.

Kurum, "Şubat ayı sonuna kadar 14 bin konutun ihalesini gerçekleştirip sözleşmeleriyle birlikte inşa sürecine başlayacağız." dedi. Depremden etkilenen illerdeki konut projelerine ilişkin olarak "Net 93 metrekare olan 3 artı 1 köy konutlarımızı vatandaşlarımızın ihtiyaçları doğrultusunda yapacağız." açıklamasında bulundu. Bakan Kurum, deprem bölgesini, yöresel mimariye uygun, zemin artı 3-4 katı geçmeyecek, şehrin ihtiyaçlarına göre 105 metrekare brüt, 85 metrekare net, 3 artı 1 daireler yapılacağını belirterek "TOKİ'nin inşa ettiği 1 milyon 180 bin konutumuz nasıl dimdik ayaktaysa, yeni yapılacak konutlarımızı da bu anlayışla, hassasiyetle yapıyoruz." ifadelerini kullandı.

Fay Yasası

Bakan Kurum, "Fay Yasası ile ilgili AFAD Başkanlığımız çalışıyor. Radikal başka kararları da içine koyacağımız bir süreci yöneteceğiz." dedi. Deprem bölgesindeki yeni konutların fay hattına yakınlığına ilişkin olarak Bakan Kurum, "Bilim insanları daha kısa mesafede yapılabileceğini söylüyorlar ama 500-600 metreden aşağı yaklaşmayacağız." açıklamasında bulundu.

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum