Başkan Metin'den 15 Temmuz mesajı

Eğitimciler Birliği Sendikası Konya 2 No’lu (Üniversiteler) Şube Başkanı Şenol Metin, 5 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü sebebiyle bir mesaj yayımladı.

FETÖ Terör Örgütü kalkışmasının, milletin 251 evladını kurban ederek engellendiğini belirten Başkan Metin, yayımladığı mesajında şu ifadelere yer verdi: "Tam 7 yıl önce bugün küresel emperyalizmin aparatı FETÖ Terör Örgütü’nün hain kalkışmasını, milletimiz 251 evladını kurban ederek engellemişti. Bu kıyamda daha gece yarısı bile olmadan Genel Başkan'ımız Ali Yalçın’ın ‘Türkiye’nin en büyük emek hareketinin lideri olarak teşkilatımı meydanlarda görmek istiyorum’ çağrısı ile kıyamda yerini alan, meydanları darbecilere dar eden milli refleksin tecelligahı bir teşkilata mensup olmanın onurunu taşıyorum.

İMHA EDİLDİ

Türkiye, FETÖ ile mücadelede başarılı bir performans gösterdi. Önce 'dershane operasyonu' ile FETÖ’nün insan kaynağı sınırlandırıldı, yeni katılımlar engellendi. Ardından ‘altı ibadet, ortası ticaret, üstü ihanet’ tanımlaması ile devletine bağlı mütedeyyin Anadolu insanının terör örgütü ile bağlarını koparması sağlandı. Son olarak 17-25 Aralık ve MİT Tırları ihanet süreci sonrasında vatansever anadolu İnsanının devletinin yanında saf tuttuğu görüldü. 15 Temmuz ihaneti sonrasında ise Millet, bazı devlet unsurlarından çok daha öte bir hassasiyetle devletinin yanında hainlere karşı konumlandı. Terör örgütünün tehdit olma potansiyeli imha edildi.

DİKKATLİ OLUNMALI

Devletin kritik kurumlarında örgütün tasfiyesi, BEKA kaygımızın en vazgeçilemez önceliğidir. FETÖ ile mücadele süreci henüz nihayetlenmiş değil. Devlet aklı ve iradesinin bu mücadelede yalnız olmadığını hissetmeye ihtiyacı var. FETÖ, cemaat kodlarını görünür kılan bir terör örgütü olarak kullandığı dini söylemin gücü, sahip olduğu insan kaynağının kapasitesi nedeni ile küresel oligarşi için hala kullanışlı bir aparat. ABD örneğinde ‘New Age (Religion) Movement’ olarak tanımlanan kült yapılarda gördüğümüz mesiyanik lider kültünün hala aktif olması ve 40 yılda oluşan küresel istihbarat yapıları ile entegre network, dikkatli olmamız gerektiğini söylüyor.

TUZAĞA DÜŞMEYELİM

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın bizatihi varlığını ortaya koyarak, yalnızlaşıyorum sitemi ile yürüttüğü kararlı mücadele en önemli artımız. Riskimiz; FETÖ ile mücadele azmi ve kararlığındaki hassasiyet düzeyimizin zamana bağlı olarak düşmesi ve bir zaafiyete dönüşmesi ve FETÖ tehdit değerlendirmesinin zayıflaması. Bir uyarı; İslam'ı yaşanır kılan, İslam'ı toplumsal dokuda var eden İslami grup, cemaat, cemiyet ve tarikatlara karşı İslam'ın yorum-anlayış farklarından bihaber yapıların operasyonları, merkez medya destekli algı mühendisliği çalışmalarına dikkat etmek gerekir. 15 Temmuz gecesi örgütlü İslami, muhafazakar ve milliyetçi yapılar, meydanlarda alan hakimiyetini tesis etmişti. Olası yeni bir işgal hareketine karşı tek güvencemiz de budur. Devletin ve milletin ağırlıklı unsurlarının örgütlü İslami yapılara karşı olası mesafeli duruşu tam da FETÖ stratejistlerinin aradığı şeydir, tuzağa düşmeyelim. Ortak paydası vatan olan tüm sivil toplum kuruluşları, FETÖ ve FETÖ’msü yapılara karşı en büyük güvencemizdir.

"BEN DE VARIM DİYORUM"

Son olarak; Kendisini bu ülkenin asli sahibi gören bir kısım zevatın ‘Beyaz Türkler’ oluşturduğu kültürel hegemonyanın tesirinde kalan gençlerimiz, 15 Temmuzda vatanı için canlarını verebilecek fedakarlığı gösteren gençlerimiz, maalesef üniversite merkezli bir mahalle baskısının tesirindedirler. Üniversite gençliğimizi tedirgin etmek için, milli reflekslerini aşındırmak için küresel emperyalizmin işbirlikçileri her şeyi yapmakta. Ve en az FETÖ kadar sofistike bir çalışma yürütmekte. Basiret, 'bir daha 15 Temmuzlar yaşanmasın' diyerek 15 Temmuz gecesi nöbette ‘tüm teşkilatımla ben de varım’ diyorum."