Çalışanların sağlığı onlara emanet

Karatay ilçesi Kayacıkaraplar Mahallesi’nde iş güvenliği ve çalışan sağlığı alanında faaliyet gösteren Mevlana Ortak İş Sağlığı ve Güvenliği, çalışan ve iş kazalarının önlenmesi için çalışmalarına devam ediyor. İş yeri hekimi, iş güvenliği uzmanı ,diğer sağlık personeli ve iş güvenliği teknikerleri ile personellerin yanında olduklarını ifade eden Mevlana Ortak İş Sağlığı ve Güvenliği Kurucu Ortağı Nurullah Elmacıoğlu, Her türlü olumsuzluğa karşı alınacak önlemler konusunda işvereni ve personeli bilgilendirdiklerini söyledi. Firmalarının kuruluşunu anlatan Elmacıoğlu, “10 yıldır iş sağlığı ve iş güvenliği alanında bireysel olarak çalışmalarım oldu. Daha önce şu anki iş ortağım olan Ferhat Bey ile 2 yıl kadar farklı bir firmanın Konya şubesinde çalıştık. Daha sonra Ferhat Bey ile kendi OSGB merkezimizi açmaya karar verdik. 2 yılın sonunda Mevlana Ortak İş Sağlığı ve Güvenliği’ni kurduk. Kendi firmamızı kurmamızdaki amaç; sektörel bazda iletişim kurup kuramayacağımız firmaları kendimizin belirlemesiydi. İş güvenliği denildiği zaman karşınızdaki muhatabınız işveren ve personeller oluyor. Farklı bir şehirdeki iş güvenliği kültürünü Konya’ya uygulanması zor oluyor. Çünkü firmaları tanımıyorsunuz. Firmamızda bir doktorumuz ve hemşiremiz, 3 iş güvenliği uzmanımız ve 3 tane saha teknikerimiz ile hizmet veriyoruz” dedi.

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KÜLTÜRÜNE DİKKAT EDİLİYOR

Sektörel olarak çalıştıkları firmalardan ve çalışma kriterlerinden bahseden Elmacıoğlu, “Gıda, sanayi ve inşaat alanında aktif olarak çalışmalarımız oluyor. Hizmet vermeye başlamadan önce firmanın iş sağlığı ve güvenliği kültürüne dikkat ediyoruz. İşin maddi boyutu bir yana karşınızdaki kişi ya da kişilerle anlaşıp, anlaşamamanız önemli. En önemlisi kriz anını firmayla birlikte yönetebilmeniz” diye konuştu.

İŞ KAZASININ VİCDANİ BOYUTU VAR!

Personelleri sürekli olarak iş güvenliği ve çalışan sağlığı konusunda uyardıklarına dikkat çeken Elmacıoğlu, ““6331 sayılı iş sağlığı ve güvenliği kanunu kapsamında işverenleri ve firma personellerini bilgilendiriyor , iş sahası içerisinde alınması gereken önlemler konusunda önerilerde bulunuyor ve bu önlemlerin uygulaması konusunda kontrolleri sağlıyoruz İş yerinde herhangi bir sorun yaşandığında işveren vicdani olarak kendini rahatsız hissediyor. İş kazalarının sebebi; iş yeri, makinalar ve inşaatta yüksekten düşme oluyor. Yaptığımız işin bir de vicdani boyutu olduğuna inanıyoruz” şeklinde konuştu.

ÇALIŞAN SAĞLIĞI TEK BİR ÇATI ALTINDA BİRLEŞİYOR

Sektörel bazlı teknolojik çalışmalar yaptıklarını belirten İş Güvenliği Uzmanı ve firma ortağı Ferhat Perçem, “Alanımıza yenilikçi yaklaşıyoruz. Mesela, işveren personelin çalışan sağlığı kapsamındaki sağlık dökümlerine tek bir çatı altında ulaşabilmesi için gerekli çalışmaları altyapı çalışmaları yapıyoruz. Personelin sahadaki durumunu takip edebilmesi için aynı şekilde proje araştırmalarımız devam ediyor. Artık her şey teknolojiyle paralel ilerliyor. İş güvenliği alanı da böyle olabilir. Tüm bunları kişisel verilerin korunması kanunun kapsamında ön görüldüğü kadarıyla yapılabilir” ifadelerini kullandı.

KAZA ‘GELİYORUM’ DİYOR!

İş kazalarının yüzdelik değerlerini anlatan Ferhat Perçem şunları kaydetti: “Kazaların yüzde 88’i tehlikeli hareketlerden, yüzde 10’u tehlikeli durumlardan ve kalan yüzde 2’lik kısmı ise engellenemeyen (sebebi bilinmeyen) hareketlerden kaynaklanmaktadır. Bazı durumlarda kaza değil, göz göre göre çalışanın kendi ihmalkârlık yüzünden kaynaklanıyor. Olumsuz durumlar karşısında önlemler alınması gerekiyor, günlük rutin hayatta da olması gereken bu. İş kazası çalışandan da kaynaklı olsa dahi bunun faturası işverene kesiliyor.”

REVİRİN KALİTESİ ÖNEMLİ

Çalıştıkları firmaların revirlerinde kullandıkları malzemelerin kalitelerinin kontrollerini yaptıklarının altını çizen Ferhat Perçem, şu görüşlere yer verdi: “Çalıştığımız firmaları ziyaret ederken, sağlık alanında dikkat ettiğimiz bazı noktalar var. İşletme içerisindeki revirlerin malzeme kalitesine önem veriyoruz ve bu konuda ihtiyaç olması durumunda gerekli uyarılar yapılıyor. Bazı firmalarla bu konuda iletişim kurması zor oluyor. Ama konuşup uzlaşma sağlanıyor. ‘Rüzgârın yönünü tayin edemeyiz ama geminin dümeni elimizde’ sözüne istinaden çalışmalarımızı o yönde şekillendirebiliriz. Elimizden geldiği kadarıyla iş yerindeki personelin sağlık alanındaki danışmanlığını yapıyoruz.”

ELMACIOĞLU: KONYA’NIN FİRMASI KONUMUNDAYIZ

İş güvenliği firması olarak Konya’daki firmalar arasındaki yerlerini anlatan Nurullah Elmacıoğlu şu şekilde konuştu: “İş güvenliği alanında istediğimiz noktaya geldiğimizi düşünüyorum. Konya’nın firması konumundayız. Bizim için önemli olan buydu. Alanımızda kendi tanıdığımız, bildiğimiz bir şehirde hizmet vermek, bizim alanımızda önemli bir yere sahip. Örneğin, Ankara’daki firmanın uzmanı Konya’da sağlıklı bir şekilde hizmet veremeyebiliyor. Bizler Konya’daki firmaları ve konumlarını çok iyi biliyoruz. Herhangi bir olumsuzlukta en geç 15 dakika içinde firmada bulunabiliyoruz. Şehir dışındaki bir firmanın Konya’da hizmet verebilmesi için burada kendi OSGB’sini kurmuş olması gerekiyor. Böyle bir merkezin kurulması için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının belirlemiş olduğu standartları taşıyor olmanız gerekiyor.”

ELMACIOĞLU: KONYA’NIN İLÇELERİNDE FAALİYET GÖSTERMEYİ HEDEFLİYORUZ

Gelecek hedeflerinde bahseden Nurullah Elmacıoğlu, “İlerleyen dönemlerde Konya’nın ilçelerinde de faaliyet göstermeyi hedefliyoruz. Bu hedeflerimiz doğrultusunda çalışmalarımız devam ediyor. Bir de danışmanlığımızın yanı sıra ekip anlamında da firmalarımıza destek olabiliriz. Ya da güvenlik ve sağlık alanında da desek verebileceğiz yeni bir firma oluşturabiliriz. Kombine bir hizmette verebiliriz” görüşlerine yer verdi.

MESLEKİ KÖRLÜĞE DİKKAT!

İş güvenliği uzmanının çalışma sürelerinden bahseden Ferhat Perçem, uzun süre aynı yerde çalışmanın mesleki körlük oluşturacağına dikkat çekti. Perçem, şunları kaydetti: “Bir uzman personel 11 bin 700 dakika görevlendirmesi oluyor. Çok tehlikeli iş gruplarında bir inşaat çalışanı için iş güveliği uzmanını aylık 40 dakika orada bulunması gerekiyor. İSG kâtip ataması üzerinden atama yapılıp, İSG uzmanının görevlendirilmesi gerekiyor. Sürekli aynı ortamda ve aynı iş güvenliği uzmanıyla çalışmanın sakınıcıları olabilir. Örneğin, uzun süre beyaz ışığa maruz kalmak kişide baş ağrısı yapabilir. Sürekli aynı yerde çalışan iş güvenliği uzmanı bu durumu fark etmeyebilir. Biz bu duruma mesleki körlük diyoruz. İş güvenliğinde farklı kişilerin mesleğe karşı yorumu da farklı olur.”

FONDAN ÖDEME DESTEĞİ SAĞLANMALI

İş yeri hekimi ve OSGB yetkilisinin hizmet bedelinin toplanmasında aracı konumunda tutulmasının, uzmanın iş kalitesini olumsuz yönde etkidiğine dikkat çeken Nurullah Elmacıoğlu sözlerini şu şekilde sürdürdü: “İş sağlığı ve güvenliği hizmetinin maliyet bedelinin bir fonda toplanması şartların iyileştirilmesi için daha iyi olacaktır. İster bireysel olarak ister OSGB vasıtasıyla verilen hizmette; uzman, iş yeri hekimi ya da OSGB yetkilisi, doğrudan firmadan tahsilat için çaba sarfetmek zorunda bırakılmamalı. İSG hizmet bedelinin doğrudan işverenden alınması, uzman ya da hekimin, objektif rapor verme hızını olumsuz yönde etkiliyor. Hizmet kalitesinin yüksek tutulması hedeflenerek, ücretlerin, biriktirileceği fondan, bakanlıkça ilgililere ödenmesi sağlanmalı.”

TECRÜBE KAZANILMADAN MERKEZ SAHİBİ OLUNMAMALI

Sektörel bazlı sorunlardan bahseden Nurullah Elmacıoğlu, “İş güvenliği alnında en büyük sorunlardan biri; tecrübe kazanılmadan OSGB merkezlerinin açılıyor olması. Sektörde tecrübe kazanılmadan bir OSGB merkezinin açılmasını çok tavsiye etmiyoruz. İş sağlığı ve güvenliği alanında tecrübelerden yararlanarak ilerlenirse daha verimli ve kaliteli bir danışmanlık hizmeti sağlanabilir , çalışanlarla daha sağlıklı bir iletişim kurabilirsiniz

KAZALARIN EVRAK TESLİMİ UZMAN KİŞİLERCE YAPILMALI!

“İş kazaları meydana geldiğinde, bilirkişi heyeti ya da görevli savcı, kaza mahalline her vardığında, olay yeri incelemesinden hemen sonra, firma yetkililerinden, iş güvenliği hizmeti alınıp alınmadığını soruyor” diyen Nurullah Elmacıoğlu, “Bu hizmet alınıyorsa, bununla ilgili, belgeler istemektedir. Böyle durumlarda, işveren olayı olduğu gibi anlatmaz ise, iş güvenliği uzmanını zor durumda bırakılıyor. Oysa; uzman ya da iş yeri hekimine ulaşılması durumunda, iş güvenliğine dair gerekli bütün belgeler eksiksiz olarak devletin ilgili kurumlarına teslim ediliyor” ifadelerine yer verdi.

KANUNLARIN CAYDIRICI ROLÜ BÜYÜK

İş güvenliği kanunun iş kazalarında caydırıcı rolü olduğuna değinen Ferhat Perçem, “İş güvenliği ülke genelinde teftişlenmeli. Her sektörün iş güvenliği önlemlerinde farklılıklar oluyor. Örneğin, 2015 yılında inşaatta iskeleye çıkıp çalışan personelin galvaniz denilen bir malzemeden olması gerektiği adına yönetmelik çıkarıldı. Bugün Konya’daki inşaat firmalarının yüzde 70’i galvanize malzemeden yapılmış. Bunu bütün firmaların uygulaması gerekiyor. İş güvenliği ve çalışan sağlığı kanunların yaptırımı sayesinde biraz daha kontrol altına alındı” cümleleriyle sözlerine son verdi. Mine Doruatlı