Çatınız Enerji Üretsin

Çatınız Enerji Üretsin
Çatı tipi güneş enerji santrallerine yönelik farkındalık özellikle fabrikalarda artarken, elektrik maliyetlerinden kurtulmak isteyen tüketiciler bunun yanında ihtiyaç fazlası elektriği şebekeye satabiliyor

Elektrik üretimi, tüketimi ve yenilenebilir enerji hakkında gazetemize değerlendirmelerde bulunan Elektrik Mühendisleri Odası Konya Temsilcisi Özkan Keskin, 29 Haziran’da Türkiye’de elektrik üretimi ve tüketiminde tüm zamanların rekorunun kırıldığını ifade ederek, bundan önce en son 2 Ağustos 2018’de rekor olduğunun altını çizdi.

Keskin, “Türkiye’de bu rekorla birlikte üretim 969 bin 204 megavatsaat, tüketim 963 bin 983 megavatsaat olarak gerçekleşti. Bu tüketimin sebeplerinden en büyüğü yurt genelinde yaşanan sıcaklık artışının olmasıdır. Tabi bölgesel olarak da sıcaklık had safhaya ulaştı. Tarımsal sulamalar bu dönemde çok fazla aktif. Türkiye genelinde sıcaklıkların artmasıyla bazı illerde klima kullanımı çok erken başladı. Ayrıca sanayide ihracat ve üretim tarafında büyük bir hareketlilik var. Tüm bu etkenler sebebiyle ve makineleşmeye paralel olarak elektrik tüketimi de artıyor. Diğer taraftan sevindirici bir konu yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarının yükseliş göstermesi. Bakanlığın açıklamalarına göre 29 Haziran’da gerçekleşen rekor üretimin yüzde 51,8’i yerli ve yenilenebilir kaynaklardan gerçekleşti. Konya zaten bu konuda ön planda ve Türkiye’nin en büyük güneş enerji santraline sahip” dedi.

SULAMALARIN ARTMASI ELEKTRİK TÜKETİMİNE ETKİ ETTİ

Çiftçilerin geçen yıllara göre bu sene en yüksek sulama faturalarını ödediğini belirten Keskin, “Sebebi herkesin de artık bildiği gibi yeraltı sularının seviyelerinin düşmesi ve yağışların azalması. Yeraltı su seviyelerinin düşmesi ile birlikte tabii olarak motor gücü de artıyor ve kuraklığın etkisiyle daha uzun süre sulama yapıyorlar. Yağmurlu bir mevsim olsa bir mahsule üç kere su verecekken yağmur olmadığı için iki katı su vermek zorunda kalınıyor. Örneğin eskiden ekin sulanmazdı, sadece yağışlar yetiyordu. Ama bu sene çiftçi onu bile sulamak zorunda kaldı. Dolayısıyla tüm bunlar elektrik tüketimine etki etti. Ayrıca elektriğe yüzde 15 zam geldi. Madem elektrik üretiyoruz neden zam geldi sorusu akla geliyor. Elektrik depolanamayan bir enerjidir. Ne kadar tüketiyorsanız o anda o kadar üretmeniz gerekir. Enerji ihtiyacının çoğu temel yük santralleri dediğimiz termik ve hidroelektrik santrallerinden karşılanır. Yenilenebilir enerji kaynaklarından güneş ve rüzgar santralleri de üretimi destekler. Enerji tüketimi dengeli olmadığı için üretim de dengeli olamaz, böylece bu santrallerin çalışma rejimi belli bir oranın altında kalır.  Bu santraller yetmediği zamanlarda da doğalgaz santrallerine müracaat ediliyor. Ülkemizde şu anda kullanılabilen doğalgaz kaynağı yeterli olmadığı için de otomatik olarak maliyetler artıyor. Ayrıca kuraklık nedeniyle barajlardaki suyun yetersiz olması hidroelektrik santrallerin kullanımını kısıtladı. Bu zamların sebebi de aslında tam olarak bu. Kuraklıkla beraber hepsi arka arkaya geldi” diye konuştu.

SANAYİCİLER ÇATILARINI DEĞERLENDİRSİNLER

Türkiye’de yenilenebilir enerjinin üretim payının yüzde 12 olduğunu ve geri kalan ihtiyacın bir kısmının dışa bağımlı kaynaklı santrallerden üretildiğini söyleyen Keskin, “Enerji bir ihtiyaçtır ve bu ihtiyacı kendi öz kaynaklarımızla karşılama yoluna gitmeliyiz. Dışa bağımlı üretimin fiyatı da dışa bağımlı oluyor elbette ki. Son 5 yılda yenilenebilir enerji santrali sayısı 3 katına çıktı. Bu yüzden bedava diye niteleyebileceğimiz yenilenebilir enerjiye kaymalar arttı. Örneğin elektrik üretimine destek olmak ve elektrik faturalarını düşürmek adına insanlar fabrika çatılarına santral kurabiliyor. Hatta fazlasını da şebekeye satabiliyor. Bu konuda da ciddi yatırımlar var. Sadece sanayici olması şart değil, çatısı olan herkes bir şekilde çatısına güneş santrali kurup kendi elektriğini üretebiliyor. Kullandığından fazlasını üretirse şebekeye onu satabiliyor. Konya da dahil olmak üzere ülke genelinde bu sistem yaygınlaşmaya devam ediyor. Şu anda sanayilerde ve çiftliklerde ciddi bir talep söz konusu. Yatırım maliyetlerini çok kısa vadede amorti edebiliyorlar ve hem kendi hem de ülke ekonomisi adına çok verimli oluyor. Sanayicilere en büyük tavsiyemiz mümkün olduğunca çatılarını değerlendirsinler. Santrali kurmak için yeterli ve uygun çatısı yoksa ekilemeyen bir araziye de kurabiliyorlar. Yani kurmak isteyen herkese imkan tanınıyor” şeklinde konuştu.

3 ZAMANLI TARİFEYE GEÇMEK İSTEYENLER DİLEKÇE VERMELİ

Elektriğin üretiminin önemi kadar tüketiminin de verimli olmasına değinen Keskin, “Elektrik maliyetlerini düşürmenin bir yolu da gün içindeki elektrik tüketimini dengeli hale getirmektir. Bu sayede temel yük santrallerinin kullanım oranı artar, doğalgaz santrallerinin kullanımı azalır. Devlet, dengeli enerji tüketimini sağlamak için iki çeşit tarife uygular. Bir tek zamanlı, bir de üç zamanlı olmak üzere iki çeşit tarife bulunuyor. Tek zamanlıda elektrik tek fiyattan fiyatlanır. Üç zamanlı dediğimizde elektriğin talep gördüğü saate göre fiyatlama yapılır. Gündüz 06.00-17.00 saatlerindeki fiyat tek zamanlıdakiyle neredeyse aynıdır, akşam 17.00-22.00 saatleri arası fiyatlar yüzde 50 fazladır. Gece 22.00-06.00 saatlerindeki elektrik fiyatları akşam saatlerindekinin neredeyse üçte biridir. Sebebi de gece saatlerinde talebin az olmasıdır. Sanayicilerden bu saatleri değerlendirmeleri isteniyor. Şu anda sanayimizde birçok firma bunu değerlendirip gece vardiyası ile çalışma yaptırıyor. Aslında bunu bazı ev hanımları da yapmaya çalışıyor. Akşam 22.00’dan sonra çamaşır ve bulaşık makinasını çalıştırıyorlar. Ancak dağıtım firmasının üç zamanlı tarifeden fiyatlandırma yapması için elektrik satış şirketine dilekçe ile başvuru yapılması gerekiyor. MEPAŞ’a gidip tarife değiştirilmediği zaman bunu yapmanın hiçbir anlamı yok. Bilinçli üretim bilinçli tüketimle başlar, bu nedenle enerjimizi verimli kullanalım.” diyerek sözlerini tamamladı. (Gülşen Çopur)

Kaynak:Pusula Haber

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.