CHP Genel Başkan Yardımcısı Torun:

ORDU (AA) - CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, "93 yıllık Cumhuriyet’in geldiği nokta bu olmamalıydı. Maalesef her sabah uyandığımızda acaba bugün bizi neler bekliyor, hangi acı haberler alacağız diye kaygılanıyoruz." dedi.

Torun, bir dizi programa katılmak üzere geldiği Ordu’nun Ünye ilçesinde, partisinin Atatürk Parkı Sosyal Tesisleri’nde düzenlendiği dayanışma programında bir konuşma yaptı.

Her gün yeni bir şehit haberini duymanın acısını yaşadıklarını belirten Torun, "93 yıllık Cumhuriyet’in geldiği nokta bu olmamalıydı. Maalesef her sabah uyandığımızda acaba bugün bizi neler bekliyor, hangi acı haberler alacağız diye kaygılanıyoruz. Acı haber almamak için dua ediyoruz. Ama en çok üzüntü duyduğumuz ise 14 yıldır bu ülkeyi yönetenlerin büyük bir pervasızlık ve yüzsüzlük içinde olmalarıdır. Sanki yaşadığımız bu olumsuzluklardan onlar sorumlu değilmiş gibi her olumsuzluğu farklı bir şekilde kapatmaya çalışıyorlar. Bu ülkenin Cumhurbaşkanı Belçika’ya taziye dileyeceği yerde, sanki o olaydan zevk alır gibi 'ben size bunu söylemiştim' diyor. Halbuki böyle acı günlerde farklı ifadeler kullanılır." diye konuştu.

Türkiye’nin 1950, 1980 ve 2002’den sonra olmak üzere üç kırılma yaşadığını savunan Torun, şöyle devam etti:

"Türkiye hiçbir zaman bugünkü zor koşulları yaşamadı. Üç kırılmadan maalesef en acı kırılmayı şu anda yaşıyoruz. Bu ülke vatan cephesini de gördü, 12 Eylül diktatörünü de gördü. Ama böyle bir diktatörü hiç görmedi. Sorunlarımız genelde içe yönelikti, ama artık dış politikada da ciddi sorunlar yaşamaya başladık. Eğer biz Kuvayi Milliye, Çanakkale ve Kurtuluş Savaşı ruhuyla hareket edip, bu ülkenin bölünmez bütünlüğünü ve yapısını ortaya koyamazsak, asıl felaketimizde o zaman gelecek. Buna müsaade etmemeliyiz, bunun için hep birlikte mücadele etmek zorundayız."

Son günlerde Ensar Vakfı'nın gündeme geldiğine değinen Torun, "Bir Ensar Vakfı olayı yaşadık, onu bile kapatmaya kalktılar. Hepimizin hassas olduğu bir konuyu bile, yüreklilikle çıkıp ‘böyle bir şey olduysa gereken yapılır’ diyemediler. Baktılar kamuoyundan tepkiler yükselmeye başladı, dün Başbakan ‘en ağır cezayı vereceğiz'. Bu güne kadar neredeydiniz En hassas olduğumuz konu çocuklarımız, geleceğimiz. Dinden imandan, ahlaktan, edepten bahsederler ama yaptıkları tavır hepimizi derinden üzdü" ifadelerini kullandı.

Yaşanan zor günlerin birliktelikle aşılabileceğine işaret eden Torun, şunları kaydetti:

"Bu ülkede terörden başka bir şey konuşamaz hale geldik. Terör 2002 yılından itibaren sıfırlanmıştı. 7 Haziran’dan sonra niçin tekrar başladı? 7 Haziran’dan sonra o zamana kadar açılımı savunan, Oslo’daki görüşmeleri savunan Cumhurbaşkanı, 'açılım süreci bitti, rafa kaldırıldı' dedi. Peki süreci rafa kaldırdı da terör bitti mi? 1 Kasım’a geldiğimiz süreçte, ‘terör tek başına iktidar olamadığımız için azdı’ dediğinde, bu halka söz verdiğinde, desteği aldığında iyiydi de şimdi ne oldu? Valilere talimat verdiğinde, ‘süreç devam ediyor, sakın müdahale etmeyin’ dediğiniz de ne yapmaya çalıştınız? Dağdaki teröristi bodrum katlara indirdiniz, oralarda masum insanlarla birlikte bombalayıp terörü engellemeye çalışıyorsunuz. Bunun bir bedeli olmalı, sorumluluğu olmalı. Ama maalesef sadece taziye diliyorlar ve terörü lanetliyorlar."

Programda, partinin 70 yaş ve üstü üyelerine CHP Ünye İlçe teşkilatı tarafından onur belgesi takdim edilirken, partiye yeni üye olan kişilere de rozet takıldı.