Çiftçilere su eğitimi verilmeli!

Çiftçilere su eğitimi verilmeli!
Ziraat odaları olarak çiftçilere eğitim anlamında destek verilmesini istediklerini vurgulayan Başkan Yağız, “Üniversite hocalarımız tarafından çiftçilerin eğitilmesi, geleceğe büyük katkı sağlayacak. Üreticilerimizin bu konuda büyük eksikleri var” dedi

Tarımda yüzde 16 paya sahip Konya’da kuraklığın artması ile birlikte sıkıntılı bir süreçten geçiliyor. Ette, sütte ve hububatta Türkiye’nin önemli miktarda ihtiyacını karşılayan Konya’da sıkı tedbirler alınması gerektiğinin altını çizen Merkez Meram Ziraat Odası Başkanı Murat Yağız, hem tohumda hem sulama da bir dizi önlemler alınmazsa gelecekte daha büyük sorunlarla karşılaşılacağını belirtti.

ttt.jpg

Ziraat Odaları olarak çiftçilere eğitim anlamında destek verilmesi gerektiğini vurgulayan Yağız, “Konya’daki üniversitelerimizden benim ricam, sulama ile ilgili hocalarımızın çiftçilerimize eğitim vermeleridir. Konya Büyükşehir Belediyemiz bir salon tedarik ederse, bunun yanında üniversite hocalarımızda çiftçilerimize eğitim vermeyi kabul ederse kuraklığın çözümüne bir nebze olsun çare olacak. Yani kısa vadede çiftçilerin eğitilmesi, geleceğe büyük katkı sağlayacak. Konya genelinde üreticilerimizin bu konuda büyük eksikleri var. Neyi kaç litre suyla sulamaları gerekiyor, fazladan su verilmeden nasıl tarım yapılır bunları öğrenmeleri lazım. O yüzden bir an önce çiftçilerimize su eğitimi verilmeli. Bu eğitime de Ziraat Odaları’nın ne gücü yeter, ne salonları yeter imkânı yok. Büyükşehir Belediye’miz bu konuda adımlar atabilir. İçme sularında daha çok reklamlar verebilirler. Su tasarrufuna insanlarımızı yönlendirme konusunda var olan çalışmaları var onları arttırabilirler” dedi.

REKOLTE VE KALİTEDE DÜŞÜKLÜK OLUŞTU

Üreticiler için ikinci en önemli konunun tohum bulamamak olduğunu ifade eden Yağız, “Bu yıl mahsullerin olmamasıyla beraber rekolte ve kalitede ki düşüklük bu yıl ekilecek tohum sıkıntısını gündeme getirdi. Şuan Konya’da maalesef bizim üreticimiz merdiven altı üretimlere mahkûm duruma düştü ve kendi eleme tesislerinde kendi tohumlarını eleme yoluna gidiyorlar bu bir yanlış. Hükümetimiz ve bakanlığımız bu konuda ellerinden gelen çabayı sarf ediyorlar. Ama devletimiz mevcut kuraklığa dayanıklı çeşit tohumlarını üreticilerimize, en az yüzde 25 yüzde 50 hibeli ve garantili yerlerden tedarik ederlerse önümüzdeki yıl inşallah bu açığı kapatırız. Her ne kadar kuraklığa dayanaklı çeşitler eksek bile, artan gübre maliyetleri özellikle ve özellikle hububatta olmazsa olmaz olan DAP gübresi dediğimiz taban gübresinin 7 TL’leri bulması çok vahim ve şuanda tedariki de yok. Paran olsa bile tedarik edemediğimiz gübre sıkıntısıyla beraber önümüzdeki yılda bizi büyük bir tehlike bekliyor” ifadelerini kullandı.

METEOROLOJİNİN KAR YAĞIŞI BEKLENTİSİ VAR

Bu kış kar yağışı beklentisinin yüksek olduğunun altını çizen Yağız, “Biz rabbimizin rahmetinden umudu kesmiyoruz ancak birde bilimsel yanı var tabi. Yani bundan 10 gün önce Meteoroloji 8.Bölge Müdürümüz ile görüştüm. Raporlamak için 6 aylık ön görülerini istedim. Bize verilen rakamlar, geçtiğimiz yıllara oranla ekim ve kasımla birlikte aralıkta da kuraklığın hala devam edeceğini, ancak ocak ve şubatta biraz yüksek miktarda kar yağışı beklendiğini söylediler. Kar yağışı beklentisi bizi de memnun etti ama inşallah onların dediği tahmin ettiği gibi olur. Eğer geçen yıl ki yaşadığımız kuraklığı, bu yıl yaşarsak Türkiye değil dünya bir gıda krizine girebilir. Tabi biz hükümetimizden bu konuda atılan adımları gördük. Bir de tohum desteği çağrılarımıza bir cevap alabilirsek çok daha güvenli hissedeceğiz” diye konuştu.

AMBARLARIMIZI SİLOLARIMIZI DOLU TUTMAMIZ GEREKİYOR

“Ekim ayı isminden de geldiği gibi mahsullerin, hububatın ekim ayı demektir. Bu ay toprağı tohumla buluşturamazsak, bu tohumları tedarik edemezsek, mevcut kalitesiz tohumları ekersek, gelecek yıl içinde umutla bakmak imkansız olacak” diyen Yağız, “Bakıldığı zaman bu bir hükümet sorunu değil, devleti yönetenlerin bir sorunu değil, bu dünyanın ve ülkemizin siyaset üstü bir sorunu. Tarımda bir tarım seferberliği ilan edilip, muhalefetiyle iktidarıyla 600 vekiliyle hep beraber, ülkenin geleceği açısından beraber kararlar alıp, beraber göğüs germemiz lazım. Çünkü, ‘Vereyim parayı, benim param var alırım’ dönemi dünya da bitmiştir. Şimdi Ukrayna ve Rusya buğday tedarikçisi ülkelerdir. Şuanda vergilerini yüzde yüz arttırdılar. Onlarda satışlarını asgari en aza çektiler. Çin gibi Hindistan gibi ülkeler depolama yoluna gidiyorlar. Stoklarını arttırma yoluna gidiyorlar. Bunda dolayı bizde ülke olarak naçizane bizim tavsiyemiz bir tarım kuruluşu olarak, ülkemizin geleceği için ambarlarımızı silolarımızı dolu tutmamız gerektiğini en az birkaç günlük gıda ihtiyacımızın devamlı stoklu gitmemiz gerektiğinin kanaatindeyim” dedi.

İMAR BARIŞI’NA BENZER BİR KUYU BARIŞI YAPILMALI

Ruhsatsız yeraltı kuyularının bir kereye mahsus ruhsatlandırılmasın teklif ettiklerini belirten Yağız, “Şimdi Konya’nın belli bölgeleri Meram, Altınekin, Karatay gibi bazı bölgelerimizde çiftçi yeraltı kuyularıyla çalışıyor ve 90 bin adet ruhsatsız kuyumuz var. DSİ’nin rakamlarına göre toplamda İç Anadolu’da 120 bin kuyu olduğu söyleniyor. Bu kuyularla ilgili 2,5-3 yıldır yaptığımız her toplantıda gündeme getirdiğimiz bir çözüm önerimiz var. Bir kereye mahsus İmar Barışı’na benzer bir Kuyu Barışı yapılsın ve bundan sonra o barış yapıldıktan sonra da, bu mevcut kuyular ruhsatlandıktan sonra yeni açılacak kuyulara ağır yaptırımlar getirilsin. Bizim önerimiz bu. Ruhsatsız kuyuların çok su harcadığını tehlike yarattığını biliyoruz. Ama şu an için başka bir çözüm bulunana kadar elimizdeki tek çara bu. O kuyularda olmazsa, Konya’da özellikle sebze ve meyvede çok büyük bir açığın olacağını göz ardı etmememiz lazım. Onun için burada yapılacak en olumlu iş, mevcut kuyuları ruhsatlandırıp bundan sonra açılacak kuyulara kanun çıkartılarak yaptırımlar uygulanması olur” dedi. (Gülşen Çopur)

Kaynak:Pusula Haber

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.