ÇITA YÜKSELMELİ

ÇITA YÜKSELMELİ
Konyaspor’a şampiyonluk yaşatmış Başkanlardan Bahattin Karapınar, Pusula’nın haftalık yayın organı PS LİFE’nin 32. sayısına konuştu. Önemli açıklamalarda bulunan Karapınar, Konyaspor’un artık çıtayı yükseltmesi gerektiğine inanıyor

Emine Şeyma Yıldız'ın Röportajı

Bahsettiğim isim hem iş, hem siyaset hem de spor camiasında marka olan, yıllarca Konyaspor’da yöneticilik yapmış, siyaset dünyasına belediye meclis üyesi olarak hizmet vermiş, mütevaziliğiyle her zaman takdir ettiğim Bahattin Karapınar. Karşı karşıya oturup sohbet ettikten sonra ufku çok geniş, kültürlü, kendisini çok güzel şekilde yetiştirmiş bir insan olduğunu anladım. O aslında hiçbirimize yabancı değil. O Konya’da bir marka. Karapınar Ailesi’nin gururu… Konyaspor’un unutulmaz Başkanı. Aykut Kocaman’ı ilk getiren, 2009-2010 sezonunda Konyaspor’u şampiyon yapıp Süper Lig’e çıkaran bir başkan. Ne kadar büyük eleştiriler alsa da bana göre bugüne kadar Konya ve Konyaspor için yaptıkları en güzel cevaptır. Cevap demişken ben de çok samimi cevaplar aldım. Ben onu dinlemekten keyif aldım, keyif alma sırası siz değerli okurlarımızda.

Her gittiği yerde saygıyla karşılanan, mütevazılığını hep korumuş biri olan Bahattin Karapınar’ı, Bahattin Karapınar yapan nedir?

Bir yazarın sorabileceği en iyi röportaja başlangıç sorusu bu olurdu sanırım. Her insanı kendisi yapan bir özgün özelliği vardır. Ne kadar çok özgünlük olursa o kadar iyidir. Bana göre bir insan ne kadar iyi yerlere gelirse gelsin mütevaziliğini korumalı. Mesela ben zengin bir ailede dünyaya gelmedim, memur bir ailenin çocuğuydum. Çalışmamın, çabalamamın karşılığını çok şükür aldım ve bugünlere geldim. O günlerde nasılsam bugün de öyle olmam gerekli diye düşünüyorum. Ben her zaman olduğum gibi görünürüm. Neyse onu söylerim. Kimseyi kolay kolay kıramam. Gönülden konuşmaya, gönülden yürümeye daha çok önem veririm. Bizim sevdamız memleket. Bizi sevdamız için, beni ben olduğum için sevdiler. Sanırım beni ben yapan da bu.

sam_6774-(copy).jpg

Konya için büyük bir yatırım olan, hizmet adına şehrimize çok şey kazandıran Aspak Ambalaj’ı yakından tanımak isteriz?

Aspak Ambalaj olarak 1996 yılından beri ambalaj üretimi alanında faaliyet gösteriyoruz. Ürünü koruyan, içeriğini ve imajını en iyi şekilde yansıtan, tüketiciyle iletişimi sağlayan gıda ambalajlarını kalite zinciri çerçevesinde üretmekteyiz. 10.000 m2 alana sahip modern fabrikamızda yılda 7200 ton üretim kapasitesine ulaşıyoruz. Profesyonel kadromuz ve tecrübeli çalışanlarımızdan oluşan dinamik yapımızla müşterilerimize daima en iyi hizmeti sunmak için çalışıyoruz. Sektörde kaliteyi, yeniliği ve gelişimi simgeliyoruz. Kapasitemizin yüzde 30’unu ihracata ayırıyoruz. Dünyanın dev ülkelerine ve ülkemizdeki önemli şehirlere ürün gönderiyoruz. Her geçen gün ülke ekonomisine daha fazla katkıda bulunabilmek için çalışmaya, yeni yatırımlara imza atmaya devam ediyoruz. Bisküvi, çikolata, kek, şekerleme, kraker, makarna, kuruyemiş, helva, kahve, cips ve daha nicesi. Nerdeyse her ürün grubunun ambalajını yapıyoruz.

sam_6784-(copy).jpg

Neden ambalaj sektörüne girdiniz? Özel bir sebebi var mı?

Bu sektörde çok açık vardı ve biz de bu fırsatı iyi bir şekilde değerlendirerek sektöre girdik.

İşadamı kimliğinizin dışında spor adamı kimliğinizde var. Biraz da ondan bahsedelim…

Gençlik yıllarımda 15 yıl futbol oynadım. 2004 yılında belediye meclisi üyesi olduktan sonra Konyaspor ile yakından ilgilenmeye başladım. 2004 yılından itibaren Konyaspor’da çeşitli görevler yaptım. 2009 yılında da Konyaspor Kulüp Başkanı oldum.

Geçmişe dair en çok özlem duyduğunuz şey ne?

Başkan olduğum dönemde Konyaspor’umuzun şampiyon olduğu günü hala ilk günkü gibi yaşıyorum. O günü asla unutamam. Çok özlüyorum.

sam_6776-(copy).jpg

Konyaspor demişken bu sezon ikinci kez rekora imza atarak ligi 8. Sırada bitirdi. Onca zorluğa, anlaşmazlıklara, sakatlıklara rağmen taraftarın büyük desteğiyle UEFA’ya gidebilecek takımlar içerisinde yer aldı. Siz Konyaspor’un bu sezon ki durumunu ve UEFA ihtimalini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Konyaspor özellikle bu yıl yapılan yeni stadyumla birlikte Türkiye’de ciddi manada ses getirdi. Stadyumun cazibesini iyi kullandı. Seyirciler bu yıl rekor kırarak çok büyük destek verdiler. Takımın performansının azaldığı dönemlerde seyirci devreye girdi ve birçok maçın kazanılmasına vesile oldu. Türkiye liglerinin en önemli teknik direktörlerinden olan Aykut Kocaman, Konya için büyük bir şans. Konyaspor’un başarısında Aykut Hoca’nın çok büyük emeği ve imzası var. Onun sayesinde Konyaspor ligi 8. Bitirerek tarihinde ikinci kez rekora imza atmıştır. Bu rekorun kıymetini bilmeliyiz. Konyaspor, Konya’nın en önemli markasıdır, dışarıya açılan penceresidir, en büyük ürünüdür. Bunu iyi değerlendirmemiz, iyi kullanmamız gerekir. Dışarıya ithal edebileceğimiz en iyi ürünümüz Konyaspor’dur. Bunun kıymetini iyi bilmemiz gerekir. Anadolu kulüpleri ligde kaldığı müddetçe başarılıdır ama Konyaspor gibi potansiyeli olan büyük şehir takımının çıtayı biraz daha yükseltmesi gerekir. Bu sene diğer takımların sıkıntılı olmasından dolayı UEFA’ya gitme şansımız var. Eğer UEFA olursa maneviyatlarla dolu güzel şehrimizi dünyaya tanıtma fırsatı bulacağız. Konyaspor UEFA’ya giderse tarihi değişecek, çok büyük bir vizyon kazanacak. Yöneticilerimiz inşallah bunun bilincinde olarak iyi transferler yapacaklar. İnşallah yeni stadyumumuzla, Aykut Hocayla ve Eylül ayında oynanacak Milli maçlarla Konya’nın adını bir kez daha duyuracağız. Yeni stadyumumuz Büyükşehir Belediye Başkanı’mızın Konya’ya kazandırdığı en değerli eserlerden biri, kendisine ne kadar teşekkür etsek az.

sam_6779-(copy).jpg

Siyasete neden ara verdiniz?

Çok yoruldum. Bu yüzden siyasete ara verdim. Dinlenmek istedim. İyi de oldu. Bu sayede kendime ve aileme fazlasıyla vakit ayırabiliyorum.

Şüphesiz ki bu şehirde yaşayan herkes Bahattin-Bahri Karapınar kardeşlerin, kardeş olmalarının yanında çok iyi iki dost olduklarını bilir. Sahi nedir her geçen gün bağınızı daha çok kuvvetlendiren şey?

Bahri benim canım, diğer yarım. Ona olan sevgimi anlatsam anlatılmaz, yaşamak lazım. Biz onunla hiçbir zaman ayrılmadık, ayrı düşmedik. Evlendik yine durum değişmedi, ortak olduk yine değişmedi. Normalde araya ortaklık girince kardeşler arasında problemler yaşanıyor, düşmanlığa kadar gidebiliyor. Ama biz de öyle bir şey olması söz konusu olmadı. Çünkü biz hiçbir zaman eşlerimizi iş hayatına sokmadık. İşimize karışmadık. İş hayatında eşler devreye girdiği an kardeşlik tehlikeye giriyor.

sam_6771-(copy).jpg

Çok iyi bir ağabey olduğunuz kesin. İyi bir aile babası olduğunuzu tahmin edebiliyorum.

Ben aileme aşırı düşkünümdür. Onlarla vakit geçirmeyi çok severim. Aile benim gözümde toplumun temel taşıdır. Çok kutsal bir kavram, ailem olmadan asla olmaz. Her zaman onların üzerine titrerim. Onlar mutluluk kaynağım.

Kaynak:Pusula Haber

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum