Cumhurbaşkanı Erdoğan'a fahri doktora takdim töreni

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a fahri doktora takdim töreni
Erdoğan: (4 )"Belçika'da eylem yapan canlı bombaların DAİŞ mensubu olması kimseyi aldatmasın. Çıkar çatışması içine girildiği an bölücü örgütün farklı harflerle kendini ifade eden yapılarından herhangi birinin mensubu da benzer bir eylemi herhangi bir Avr

YOZGAT (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Belçika'da eylem yapan canlı bombaların DAİŞ mensubu olması kimseyi aldatmasın. Çıkar çatışması içine girildiği an bölücü örgütün farklı harflerle kendini ifade eden yapılarından herhangi birinin mensubu da benzer bir eylemi herhangi bir Avrupa, Amerika veya Rusya şehrinde yapabilir" dedi.

Erdoğan, Erdoğan Akdağ Kongre Merkezi'nde düzenlenen "İktisat Politikası Fahri Doktora" unvanı takdim törenindeki, terör örgütlerinin dininin, vatanının, ırkının, milletinin olmadığını vurguladı.

"Günahsız bir insana eğer siz silah doğrultuyorsanız sizin insanlıktan nasibiniz yoktur" diyen Erdoğan, "Şayet siz 'PKK tamam ama PYD terör örgütü değildir' derseniz, sadece kendinizi kandırmış olursunuz. Elimizde belgeler var. Bunların başları bu belgelerde bu isimleri kullanıyor zaten. Geçen Sayın Barzani de yaptığı açıklamada, bunların her ikisinin de aynı olduğunu kendisi açıkça söyledi. Bu örgütün mensupları da biz de bölgeyi bilen herkes de sizin bu tavrınıza güler. Ey dünya, ey Batı, sadece sizinle istihza ederler" dedi.

- "Bumerang gibi döner birgün seni de vurur"

Devekuşu gibi kafayı kuma gömmenin ortadaki gerçeği değiştirmeyeceğinin altını çizen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Geçtiğimiz günlerde Belçika hükümetini eleştirmiştik, 'Koynunuzda yılan besliyorsunuz her an sizi de sokabilir' diye ikaz etmiştim. Maalesef Belçika'nın bugün içinde bulunduğu durum ortadadır. Biz Gaziantep'te yakalıyoruz, Belçika'ya iade ediyoruz ve Belçika bunu serbest bırakıyor. Serbest bıraktığı kişiler bu felaketi, bu terör eylemini gerçekleştiriyorlar. Aynı ikazı PYD terör örgütü değildir inadı içinde olan diğer ülkelere de yapıyorum. Belçika'da eylem yapan canlı bombaların DAİŞ mensubu olması kimseyi aldatmasın. Çıkar çatışması içine girildiği an bölücü örgütün farklı harflerle kendini ifade eden yapılarından herhangi birinin mensubu da benzer bir eylemi herhangi bir Avrupa, Amerika veya Rusya şehrinde yapabilir.

Şimdi Rusya zannediyor ki 'Moskova'da ben bunlara ofis açtırttım, bol bol da silah veriyorum', bumerang gibi döner birgün seni de vurur. Bunu da bil. Ankara'da masum halkı hedef alan, eylem yapan örgüt, zaten hiçbir insani ve ahlaki ölçüsü kalmamış bir yapıdır. Onlar için Ankara ile Londra'nın, İstanbul ile Berlin'in, Newyork ile Moskova'nın farkı yok ki. Bu gerçeği görmek için ne çok derin istihbarat bilgilerine ne de fiyakalı unvanlara sahip olmaya ihtiyaç yok. Herşey tüm çıplaklığıyla ortada. Siz teröristlere şu veya bu gerekçeyle kucak açar, birlikte yol yürümeye kalkarsınız o terörist eninde sonunda silahını, bombasını size de çevirir. 'Damdan düşenin halinden damdan düşen anlar' diye Nasrettin Hoca'dan bize miras kalan bir söz var ya... Biz sadece bölücü örgütle mücadelesi 30 yılı aşkın süren dünyadaki neredeyse terör örgütlerinin tüm hedefi durumunda bulunan bir ülkeyiz. Yani terör konusunda bizden daha iyi, daha gerçekçi, daha işe yarar tavsiye alınabilecek başka bir ülke bulamazsınız."

- "Terörün gözü kördür"

Terör örgütleri karşısında ilkeli bir duruş sergilenmesi gerektiğini belirten Erdoğan, Avrupa'da çok sayıda terörist bulunduğunu, sadece bir ülkeye 4 bin dosya teslim ettiklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Daha sonra Hükümet Başkanına dedim ki 'bakın 4 bin dosya verdim ben size.' O günden bu güne en ufak bir gelişme yok. Ne dedi bana biliyor musunuz? Dedi ki; 'o dosyaların sayısı şimdi 4 bin 500 oldu, hepsi yargıda.' 'Sizin yargı bu kadar ağır mı çalışıyor?' dedim. Hani 'geciken adalet, adalet değildir' diyordunuz, bize hep böyle söylüyordunuz, nedir bu yaptığınız? Şu anda onlar da mülteci konusunda 'yandım' diyenlerden ama terör orada vuracak, onları da vuracak. Bizim atalarımızın güzel bir sözü var 'akılsız başın cezasını ayaklar çeker' diye. Biz de dirayetsiz yöneticilerin cezasını, masum insanlar çekmesin diye bu ikazları yapıyoruz."

- "Sütün içerisindeki kıl misali"

Türkiye'nin ve dünyanın içinde bulunduğu sıkıntılardan çıkış yolları ararken, en büyük desteği üniversitelerden beklediklerine dikkati çeken Erdoğan, bazı akademisyenlerin ve onları kollayan üniversitelerin akıl almaz bir şekilde, istismar ettikleri kavramlar üzerinden terör örgütlerinin yanında yer almayı tercih ettiklerini söyledi.

Erdoğan, bu tavrın, bilimsellikle, özgürlükle, demokrasiyle, hakla, hukukla ilgisi olmadığını, düşünce özgürlüğünün, inanç özgürlüğünün elde edilmesinin yolunun da terör olmadığına dikkati çekti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Terör örgütünün yanında yer almak ancak ideolojik bağnazlıkla, ideolojik körlükle izah edilebilir. Çünkü, terörün gözü kördür. Dar görüşlü bir anlayışla olayla yaklaşamayız ve böyle bir bağnazlık içeresindeki yaklaşım tarzını da akademisyenlerimize yakıştıramıyoruz" dedi.

Erdoğan, aynı şekilde paralel devlet yapılanması ihanetinin içerisinde yer alan, bu örgüte sempatiyle bakan akademisyenlerin sayılarının da oldukça az olduğunu düşündüğünü belirtirken, "Fakat sütün içerisindeki kıl misali, sayıları az da olsa bu kişilerin üniversitelerde sergiledikleri görüntü, maalesef en çok bu kurumlara zarar veriyor" dedi.

- "Düşüncelerinizi, tavrınızı ve endişelerinizi gür bir sesle kamuoyuna duyurmalısınız"

"Ülkesini ve milletini seven, gelişmeleri sağduyulu bir şekilde değerlendirebilen, bilimsel ve kişisel ahlak sahibi akademisyenlere" çağrıda bulunan Erdoğan, "Sizler de düşüncelerinizi, tavrınızı ve endişelerinizi gür bir sesle kamuoyuna duyurmalısınız" dedi.

Bunun öncelikle bilimsel çalışmalarla ve eserlerle yapılması gerektiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, bununla birlikte, iç ve dış kamuoyuna, bu ülkenin ve milletin akademisyenleri tarafından da sahiplenildiğini gösterecek güçlü kampanyalar yürütülmesi gerektiğini söyledi.

Erdoğan, "Burada kesinlikle siyasi bir tavırdan, siyasi bir pozisyon almadan söz ediyorum. Bir Cumhurbaşkanı sıfatıyla söz ediyorum. Bir siyasi partinin genel başkanı olarak konuşmuyorum. Ülkemizin ve milletimizin bekası söz konusu olduğunda, tıpkı Çanakkale'deki gibi akademisyenlerimizi en önde görmek arzusuyla bunları söylüyorum" değerlendirmesinde bulundu.

Erdoğan, Bozok Üniversitesinin, Türkiye'nin 2023 hedefleri gibi ülkenin ve milletin geleceğine sahip çıkma konusunda da öncü ve örnek bir üniversite olacağına inandığını ifade ederek, kendisine layık görülen fahri doktora unvanı için Bozok Üniversitesi yönetimine şükranlarını iletirken, akademisyenlere de başarılar temenni etti.

- Erdoğan'a "fahri doktora"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşması öncesinde Bozok Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Salih Karacabey tarafından, senato kararı okundu.

Karacabey, "Senatomuz tarafından yapılan görüşmeler sonucunda, 2547 Sayılı Yükseköğretim Kurulu Kanununun 14. maddesi b fıkrası 5 bendi gereğince ülkemizin ekonomik alanda kalkınması ve güçlenerek dünyanın en büyük ekonomileri arasına girmesindeki başarılarılı hizmet ve katkılarından dolayı Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a İktisat Politikası Fahri Doktora Unvanının tevcihine oy birliğiyle karar verilmiştir" dedi.

Rektör Karacabey'in daveti üzerine kürsüye çıkan Erdoğan, Bozok Üniversitesi ambleminin olduğu akademisyen cübbesini giydi. Rektör Karacabey, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a fahri doktora diploması tevcih etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, Rektör Karacabey tarafından Tenzile Erdoğan Hatıra Ormanı sertifikası da verildi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, törenin ardından kongre merkezi önündeki alana, Bozok Üniversitesi ziyareti anısına çam fidanı dikti.

(Bitti)




Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.