Dağları deliyor, hedefine emin adımlarla yürüyor
Genç bir bakış açısı ve yeni bir vizyon ile geniş bir perspektif ortaya koyan Alper Küçükbezirci, mermere yeni bir boyut kazandırdı. Sosyal medya ile pazarını dünya geneline açan Alper Küçükbezirci, ocaktan ham mermeri çıkarıp mamul hale getiriyor. Geleceğe dair hedefi ise mermerin kullanım alanındaki geniş yelpazeyi uygulamalı olarak tüm dünyaya ispatlamak.
Cenal Madencilik’in genç ve dinamik Genel Müdürü Seyit Alper Küçükbezirci madencilik sektörü ve bu sektör içerisinde mermerin konumu üzerine değerlendirmelerde bulundu. Sektörün en genç isimlerinden biri olan Seyit Alper Küçükbezirci, 40 yıllık bir tecrübeye sahip olan babası Cengiz Küçükbezirci’nin yolunda yürüyor. Henüz 3 yaşındayken babasıyla birlikte mermer ocaklarında gezdiğini ve o havayı soluduğunu söyleyen Seyit Alper Küçükbezirci mermerle yoğrulmuş olan hayat hikayesini ve mermerin kullanım alanlarını anlattı.
DÜNYADA ÖRNEĞİ OLMAYAN MERMER MADENLERİ BULDU
Firmalarının 1985 yılından bu yana mermer ocağı işlettiğini dile getiren Seyit Alper Küçükbezirci, “Geride kalan 40 yılda Konya’nın Altınekin ve Çumra ilçeleriyle birlikte Antalya ve Kütahya’da bulduğumuz mermeri gerekli yasal prosedürleri tamamladıktan sonra gün yüzüne çıkardık. 2017 yılından bu yana da Kütahya’daki mermer ocağına yoğunlaştık. Burada öyle güzel bir mermer ocağı bulduk ki, rengi, dokusu, desenleri ve sağlamlığı ile hakikaten çok iddialı bir taştı. Dünyada benzerleri olsa da birebir aynı örneği bulunmayan bir mermeri ilk defa burada biz piyasaya sunduk” dedi.
İnsanların alışık olmadığı, farklı taşları piyasaya sunduklarını ve bunun kendilerine ayrı bir değer kattığını dile getiren Seyit Alper Küçükbezirci, “Golden Venato ve Calacatta Gold taşlarının dünyada benzerleri olsa da birebir aynısı yok. İtalya’da bu taşlardan görülebilir. Türkiye’de de sadece bizde var. Bu taşların en önemli özelliği de sürekliliğinin olması, devamının gelmesi. Butik olmayan taşlar olması. Sürekliliğinin olması, müşterimiz bu taşın devamı var mı diye sorduğunda ne kadar ihtiyaçsa o kadarını temin edebileceğimizi söylememiz elimizi güçlendiriyor. 2017’den bu yana faal olan Kütahya’daki yeni ocağımızda daha ikinci aşamaya bile geçemedik. Öylesine büyük ve verimli bir mermer kütlesi var burada” ifadelerini kullandı.
SAMANLIKTA İĞNE ARAR GİBİ
DAĞLARDA MERMER ARIYORUZ
Bugün hayatın her alanında var olan mermerin serüvenine yönelik de bilgi veren Küçükbezirci, “Taşı bulmak aslında çok kolay değil. Kütahya’daki Altıntaş bölgesindeki ocaktan söz edecek olacak olursak, arabaya atlayıp bölgeye gittik. Dağlarda dolaştık. Elimizde çekiçle kırıp alan tespiti yapmaya çalıştık. Koordinatları Ankara’ya gönderdik. Ön arama, arama, Orman İşletme izni ve benzeri süreçleri tamamladıktan sonra ocakta çalışmaya başladık. Tabi ne kadar maden olduğunu açmadan bilemiyorsunuz. Ocakta risk yüzde 99’dur. Biz sağa doğru açıyorduk, bir yıl içerisinde sol tarafa doğru yöneldik. Yani buradaki taşı çıkarma şeklini değiştirdik. Taşın, karşıdan baktığınız zamanki görüntü ile yan profilden baktığınızdaki görüntü birbirinden farkı oluyor. Biz farklı bir bakış açısı ortaya koymayı başardık. Aslında kapalı bir kutu ve kutunun içinde ne olduğunu bilmiyorsunuz. Bizim yaptığımız madeni samanlıkta iğne arar gibi aramak. Sonrasında koca dağda kürdanla yer boşaltmaya çalışmaktır. Allah bu taşı bize lütuf olarak vermiş. Tabi bu lütfu gün yüzüne çıkarmak da kolay olmuyor. Maliyetleri çok fazla. Sabır ve emek istiyor” diye konuştu.
DÜNYA GENELİNDE İNŞAAT PİYASASI SIKINTILI
Çıkarılan mermerin bir bölümünün iç piyasaya verildiğini, bir kısmının ise dünya genelinde pazarının olduğunu dile getiren Cenal Mermer Genel Müdürü Seyit Alper Küçükbezirci, Türkiye’de çıkarılan mermerin yakın zamana kadar en büyük müşterisinin Çin olduğunu söyledi. Pandemiyle birlikte dünya genelinde birçok dengenin değiştiğini dile getiren Küçükbezirci, Çin pazarında da ciddi bir küçülme yaşandığını ifade ederek, “Aslında piyasa dönem dönem değişkenlik gösteriyor. 2018 yılına kadar mermerde baş aktör Çin’di. Şimdilerde Avrupa’ya da maden gönderiyoruz. Ama hiçbiri Çin gibi büyük bir pazar değil. Bugün ben İtalya’ya 4-5 blok gönderiyorum ama Çin’e ayda 50-60 blok satıyordum.
Çin’in bu piyasadan çekilmesi dengeleri değiştirdi. Biraz İran pazarına ve Afrika’ya yöneldiğini düşünüyorum. Bir de inşaat krizi sadece bizde değil. Tüm dünyada var. Çin de bunun etkisi altında kaldı. Çin pazarında aslında Çin devleti baş aktördü. Onlar bıraktı, krediler durdu, pandemi alt üst etmişti. Şimdilerde acısı çıkmaya başladı” ifadelerini kullandı.
İŞİN RENGİNİ DEĞİŞTİRDİK
Hammaddeyi ortaya koymak üzere girişim ve emek devam ederken, hammaddeyi de mamul hale getirmek için bir çabaya giriştiklerini dile getiren Seyit Alper Küçükbezirci, “Bugün hammaddeyi mamul hale getirip son tüketiciye sunabiliyoruz. Bulunduğumuz alanı daha verimli hale getirebilmek için burayı bir mermer fabrikasına dönüştürdük. Mermer kesim makinelerini olabilecek en kısa sürede temin ettik. Gerekli altyapıyı hazırladık. Bloklar buraya giriyor, plaka olarak kesiliyor. Kalite kontrol testinden geçiyor. Sonrasında hazır malı plaka olarak cilalayıp tüm bir şekilde mi satışa sunalım, yoksa ebatlandırarak mı satalımın kararını veriyoruz. Yani bu fabrikada kaba bir tabirle izah edecek olursak dana giriyor, sucuk çıkıyor. Konya’daki fabrikalarda işleme hatları var, bu ilk değil. Ama bu renklerle kendi ocağımızın taşlarını kullanarak yaptığımız bu tesis için Konya’da tek diyebilirim” dedi.
MERMER İNŞAATIN OLMAZSA OLMAZI
Hayatın hemen her alanında bulunan mermerin yapı ve inşaat ile bir anıldığına dikkat çeken Alper Küçükbezirci, “Konya’daki inşaatçılarımızın ve sektör temsilcilerinin bu alandaki ihtiyaçlarını en az maliyet ve en kaliteli hizmet anlayışı ile gidermek üzere yaptığımız girişim karşılığını buldu. Bazı müteahhitlerimiz buraya gelene kadar yaptığımız işin ne kadar titiz olduğunu bilmiyorlardı. Zaman zaman dostlarımız buraya geldiklerinde önce kendilerini bahçede bulunan büyük mermer kütleleri karşılıyor. Sonra tesisi gezip mermerin son halinin hangi işlemlerden geçilerek verildiğini görüyorlar. Bir de mermerden neler yapılabileceğini, mermerin bulunulan atmosfere sağladığı katkıyı, havayı dengeleyici bir yapısının olduğunu görünce ve sağlık açısından ne kadar kıymetli olduğunu araştırıp öğrenince algı tamamen değişiyor. Müşterimize istediği taşı, istediği ölçüde, ve belli standartlara uyarak kesip teslim edebiliyoruz. Tabi müşterilerimiz karşıdan bakıldığında alanın büyüklüğü kadar tek parça bir taş görüntüsü de vermek istiyor. Bunu da elde edebiliyoruz. Bukmeç dediğimiz desen takibi var. Bu desenleri peşpeşe denk getirip yekpare bir görüntü elde edebiliyoruz. Ayrıca aynı taştan farklı desenler de elde edebiliyoruz. Yani 500 metre bir alanda bile desen takibi yapabiliyoruz” dedi.
USTA ELLER DOKUNUNCA MÜTHİŞ ESERLER ÇIKIYOR
Mermere yeni bir bakış açısı getirerek inşaatın dışına da taşıdıklarını söyleyen Alper Küçükbezirci, mermerden istenilen her türlü dekoratif ürünün yapılabildiğini ifade etti. “Her şey bir hayal ile başlıyor” diyen Küçükbezirci, “Mermer üzerine de bir hayalin peşinden gittiğiniz zaman büyük bir vizyon ortaya çıkabiliyor. Masadan abajura, çeşitli hayvan figürlerinden peyzaj malzemelerine, sunumluklardan servis ve meyve tabaklarına, kahve fincanlarından satranç taşlarına kadar çok geniş bir alanda mermeri kullanabilmek mümkün. Uç bir düşünce belki ama ben bir mermer koltuk dahi yapabileceğimi düşünüyorum. Bunlar küçük gibi görünen ama incelik isteyen konular. Şimdilerde bu tür istekler olduğunda dışarıdan hizmet alıyorum. Bu işin ustalık boyutu çok önemli. Gerekli altyapıyı sağlayınca, ilerleyen zamanlarda bunları da kendi bünyemde üretmiş olacağım” dedi.
SOSYAL MEDYAYI KULLANDI, HOLYWOOD’A MERMER SATTI
İnsanların artık doğallıktan yana tavır aldığını, bunun hayatın her alanına yansıdığını söyleyen Küçükbezirci, “Kalsiyum karbonat çökeltisi sonucu mermer oluşuyor. Mermeri de önemli kılan tamamen doğal olması. Bu doğallık da mermere kendi pazarını açıyor. Size şöyle söyleyeyim, ben buradan çıkarttığım taşı Holywood’a kadar gönderdim. Yine Ortadoğu ve Arap Yarımadası’nda taşlarımız çok rağbet görüyor. Taşlarımızdaki doğal desenlerde yer alan sarı detaylar, bahsettiğim bölgenin ilgisinin artmasını da beraberinde getiriyor. Çünkü bu bölgelerde altına ve altın sarısı detaylara ciddi bir düşkünlük var. Bir de bu bölgeler genel olarak çok sıcak. Hem dayanıklılık, hem ortamın havasının temiz kalması ve hem de her şeyden önemlisi yazın serin, kışın sıcak tutacak bir yapısının olması mermerin bu bölgelerde etkin bir tercih olmasını beraberinde getiriyor” dedi.
Dünya pazarına açılmanın kendileri için hiç de zor olmadığını söyleyen Küçükbezirci, “Türkiye’de düzenlenen ve mermer sektörünün temsilcilerini biraraya getiren İzmir Fuarı’na her yıl katılıyoruz. Haricinde sosyal medya hesaplarımızdan yaptığımız paylaşımlarla da dünyaya açılıyoruz. Ben bu yolla çok güzel bir pazar buldum. Sosyal medyada paylaştığımız kısa bir video bile hiç ummadığımız ölçekte büyük geri dönüşleri beraberinde getirebiliyor. Bu da benim hem kendi markamız olan Cenal’ı hem de Türk mermerini dünyaya tanıtmak adına koyduğum hedefe daha da yaklaştırıyor. Tabi diğer taraftan taşın özgün olması, mermerin kendi pazarını oluşturmasını da beraberinde getiriyor. Sade bir güzellik sunuyor, ferahlatıyor. Doğal bir ortam sunuyor. Baskınlıktan uzaklaştırıyor. Biz de ofisimizde bu doğallığı yaşatmaya çalışıyoruz. Zaten ofisimiz doğal bir showroom hüviyeti kazanmış durumda” diyerek sözlerini tamamladı. Rasim Atalay
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.