Erdoğan: Tamamen Milli İstihbarat'ın çalışması

Erdoğan: Tamamen Milli İstihbarat'ın çalışması
"(Türk rehinelerin kurtarılması) Burada, milli bir istihbarat çalışması sürdürüldü ve herhangi bir yerden, burada böyle bir ikili, üçlü, böyle bir şey söz konusu değil. Tamamıyla kendi gayretleriyle bu işi sürdürler ve bu noktaya vardılar"

 Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, IŞİD'in alıkoyduğu Türk vatandaşlarının kurtarılmasına ilişkin, "Burada, milli bir istihbarat çalışması sürdürüldü ve herhangi bir yerden, burada böyle bir ikili, üçlü, böyle bir şey söz konusu değil. Tamamıyla kendi gayretleriyle bu işi sürdürdüler ve bu noktaya vardılar" dedi.

Erdoğan, Birleşmiş Milletler 69. Genel Kurulu Genel Görüşmeleri için ABD'nin New York kentine hareketinden önce  Esenboğa Havalimanında, basın toplantısı düzenledi, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan, BM Genel Kurulu dolayısıyla ABD'ye yapacağı seyahatte beraberindeki heyette Dışışleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi ve AB Bakanı Volkan Bozkır'ın yer aldığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ziyaret programım çerçevesinde, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun tarafından 23 Eylül Salı günü düzenlenecek Genel Kurul görüşmelerinin ana teması olarak belirlenmesi sebebiyle İklim Zirvesi'ne katılacağını söyledi.

İklim değişikliğinin, günümüzde karşı karşıya kalınan en önemli sorunlardan biri haline geldiğini ifade eden Erdoğan, "Bu küresel olguyla mücadele uluslararası ve ulusal ölçekte daha güçlü adımların atılması ve daha fazla işbirliğini gerekli kılıyor. Bu zirvenin, iklim değişikliğiyle mücadele konusundaki uluslararası çabalara yön vermesi bekleniyor. Zirvenin, 2020 sonrası iklim değişikliği rejimine ilişkin sürdürülen müzakerelere siyasi bir ivme kazandırılması da amaçlanıyor" diye konuştu.

Erdoğan, söz konusu zirvede, 120’nin üzerinde devlet ve hükümet başkanıyla bir araya gelerek görüşlerini paylaşma imkanı olacağını belirterek, şunları kaydetti:

"Bunların içerisinde ikili görüşmelerimiz var, bunların içerisinde çeşitli resepsiyonlardaki görüşmelerimiz var. Yoğun bir programı burada bu şekilde gerçekleştirmiş olacağız. Bu vesileyle konuya verdiğimiz önemi ve yaklaşımları uluslararası topluma aktaracağız. Zirve dolayısıyla, Sayın Genel Sekreterin ev sahipliğinde aynı akşam gerçekleştirecek sınırlı katılımı olan bir yemeğe de iştirak edeceğim."

Erdoğan, 24 Eylül Çarşamba günü de BM Genel Kurulu'na hitap etme imkanı bulacağını bildirdi. Ziyaret programı çerçevesinde, Genel Kurula iştirak eden devlet ve hükümet başkanları onuruna düzenlenecek resepsiyona da ev sahipliği yapacağını anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Tüm bunların yanında bazı devlet ve hükümet başkanlarıyla bu ikili görüşmelerimizi çok daha farklı kılabilecek konuları ele alma fırsatımız olacak. Bu ziyaretimiz vesilesiyle talepleri üzerine Amerika Müslüman Topluluğu, Dünya Yahudi Kongresi heyetini, Ermeni Kilisesi Doğu Yakası Başpiskoposunu kabul edeceğim. Ekonomi alanındaki temaslarımız çerçevesinde, ABD Ticaret Odası ve Başbakanlık Yatırım Tanıtma ve Destek Ajansı tarafından düzenlenecek bir toplantıda, ABD'li yatırımcılara hitap edeceğim. Bu fırsattan istifade ederek ABD'nin önde gelen düşünce kuruluşlarından, Dış İlişkiler Konseyi'nde de bir konferans vereceğim. Bu yoğun programın ardından, 25 Eylül Perşembe akşamı ABD’den ayrılacağım."

-Türk rehinelerin Türkiye'ye getirilmesi

Erdoğan, IŞİD'in alıkoyduğu Türk rehinelerin kurtarılmasına ilişkin de değerlendirmelerde bulundu.  Türk rehinelerin, dün  05.00, 05.30 gibi Türk topraklarına getirildiğini anımsatan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Özellikle bizim için gerçekten tarihi bir anı yaşadığımız ve 102 gün süren Musul başkonsolosluğumuzda, başkonsolos ve tüm görevlilerle ilgili süreci, gerçekten başbakanlığım döneminden itibaren sağ salim görevlilerimizi ülkemize döndürmenin gayreti içerisindeyiz. Hep bunu ifade etmiştim, bunu söylemiştim, hamdolsun sağ salim 49 görevlimizin ülkemize dönmesi, ailelerine kavuşması, anne, baba, eş, yavrularına kavuşmuş olması, bizim ayrı bir mutluluk vesilemiz oldu ve dün bildiğiniz gibi başbakanımızın riyasetinde Bakü dönüşü, Bakü programını da yarıda keserek, dönmek suretiyle Şanlıurfa'dan kardeşlerimizi alıp, Ankara'ya döndüler. Bu sabah da ben kendileriyle tüm aileleriyle birlikte Çankaya’da bir araya geldim. Kendileriyle orada hasbıhalimiz oldu. Kendileriyle konuşmamızda da 1 ay, bir izin kendilerine verme noktasındaki, sayın başbakana bulunu ileterek, dedik ki 'bir ay kendilerini izinli kılalım, bir ay süreyle bu kardeşlerimiz ayrılığı gitmez ama inşallah gidermiş olsun' dedik. Böylece bir ay bütün personelimiz burada bizimle olacak. Tabi ben bu vesileyle, başbakanlığım döneminde dışişleri bakanı olan bu işi yürüten Sayın Davutoğlu'na teşekkür ediyorum. Dışışleri Bakanlığı Müsteşarına özellikle gayretleri sebebiyle teşekkür ediyorum."  

-"MİT adıyla müsemma oldu..."

"Tabii çok çok burada istisnai hal olarak MİT'imizin gerek müsteşarına, gerekse tüm ekibine, bu süreçte bizimle olan bu haberleşme ağını çok başarılı bir şekilde sürdürdüler,  sadece adıyla müsemma oldu" diye konuşan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Milli bir istihbarat çalışması sürdürüldü ve herhangi bir yerden, burada böyle bir ikili, üçlü, böyle bir şey söz konusu değil. Tamamıyla kendi gayretleriyle bu işi sürdürdüler ve bu noktaya vardılar. Burada işin farklı gelişmeleri olabileceği için de her an yine Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, başta Genelkurmay Başkanım olmak üzere sürekli bu olayın başından beri içinde oldular. Birlikte, böyle bir hareketi, böyle bir operasyonu sürdürdük. Onlar da bu hassasiyetin içinde aynı şekilde bulundular. Aynı şekilde birinci nokta, ikinci nokta, üç, sekize kadar devamlı bu takipler yapıldı. Bugün neredeler, yarın nerede olabilirler, hep bunların araştırması, çalışması yapıldı. Ben başbakanken sürekli bunu takip ettim. Cumhurbaşkanı olduktan sonra yine aynı şekilde takip ettik. Tabii burada emniyet teşkilatımızın aynı şekilde bir hassasiyeti var. Zira emniyet teşkilatımızdan malum Musul başkonsolosluğumuzda görevli oradaki koruma görevlileri var, dolayısıyla onlar da yine bu çalışmanın içerisinde aktif olarak yer aldılar. Velhasıl bütün 49 görevlimizin oradaki hanım ve çocuklar dahil 5 kişi, kurtulmuş olmaları ve tekrar ülkemize dönmüş olmaları hakikaten bizleri çok çok mutlu etti."

-"Tarihe düşülecek önemli bir kayıttır"

"Artık bu tarihe düşülecek önemli bir kayıttır diye inanıyorum, böyle düşünüyorum" diyen Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

"Dünkü o sevinç göz yaşları, o sevinç anları hepimizin sevinci olmuştur. O ailelerin mutluluğu, hepimizin mutluluğu olmuştur. Bu tabii millet olarak büyük bir devlete yakışır, bir vakur duruşun da ifadesi olmuştur. Zira bu ailelerin vakur duruşu çok çok önemliydi. Hiçbir oyuna gelmediler. Tahriklere kapılmadılar. Sabırla doğabilecek böyle bir günü beklediler. Bu tabi bizim işimizi kolaylaştırdı. Eğer tahrikler olsaydı, zaman zaman atılan manşetler içeride ve dışarıda işimizi bizim aslında zorlaştırıyordu. Dikkat ederseniz biz hep sükut etmeyi tercih ettik. Çünkü lafla bir yere varmak mümkün değildi. Sessizce işimizi yapmaya gayret ettik. Bu şekilde de hamdolsun bu neticeyi aldık. Ben tekrar emeği geçen kardeşlerimizi ayrı ayrı tebrik ediyorum, kutluyorum. İnşallah Allah beterinden korusun diyorum."

Türkiye sınırında yaşanan göç dalgalarına da değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

"Bundan sonraki süreçte de önümüzde biliyorsunuz çok büyük bir sıkıntı var, o da nedir? Suriye'den, Irak'tan ülkemize olan bu göç dalgalarıdır. Sığınma dalgalarıdır. Burada da yine bütün bu insanlara bizler gönlümüzü açarak, onları koruma altına almanın samimi gayreti içerisindeyiz. Bu da yine bir büyük devlete yakışan davranış biçimdir, bunu özellikle vurgulamak istiyorum."

(Bitti)

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.