Fransa’dan Konya’ya getirilen Kılınç eve çıkarılacağı günü bekliyor

Fransa’dan Konya’ya getirilen Kılınç eve çıkarılacağı günü bekliyor
Fransa’da yaklaşık 3 ay önce kalbi duran ve fişinin çekilme ihtimali nedeniyle Türkiye tarafından gönderilen ambulans uçakla Konya’ya getirilen 33 yaşındaki Zekeriya Kılınç eve çıkarılacağı günü bekliyor.

Fransa’nın Lyon kentine yaşayan 33 yaşındaki Zekeriya Kılınç’ın kalbinin durması üzerine kaldırıldığı hastanede fişinin çekilme ihtimaline karşı itiraz eden ailesinin talebi üzerine Türkiye tarafından gönderilen ambulans uçakla Konya’ya getirildi. Konya Numune Hastanesinde tedavisi devam eden Kılınç, eve çıkarılacağı günü bekliyor. Kılınç'ın eşi Yasemin Kılınç, çocukları ve kayınpederi İrfan Binekçi, 4 gün önce Fransa'dan Konya'ya geldi.

‘BİZE BASKI YAPTILAR’

Fransa'da damadının hastalığı boyunca sıkıntılı bir süreç geçirdiklerini belirten Zekeriya Kılınç'ın kayınpederi İrfan Binekçi, kızı Yasemin Kılınç ve torunları ile birlikte Konya’ya geldi. Fransa’daki doktorlara damadını Türkiye’ye göndermek istediklerini söylediklerinde tepki ve baskıyla karşılaştıklarını dile getiren 59 yaşında Binekçi, "30 Mart günü Zekeriya'nın kalbi duruyor. Daha sonra ambulansla hastaneye kaldırıyorlar. Koronadan şüphelenmişler ama daha sonra korona olmadığı anlaşılıyor. 8 gün içeresinde bize fişinin çekileceğini söylediler. Bizde bunu kabul etmedik. Biz bu konuyu Lyon Başkonsolosluğumuza intikal ettirdik. Başkonsolosumuz bir Türk doktora danışıyor. Oda böyle bir şey olamayacağını ve fişinin çekilemeyeceğini söylüyor. Biz fişinin çekilemeyeceğini anlatınca hastane tarafından kızıma baskı uygulanmaya çalışıldı. 'Çocuklarını getirin, babalarıyla vedalaşsın. Psikolog getirdik' gibi şeyler söylediler kızıma. Gece arayıp, 'Halen karar vermediniz mi? Yarın çocuklar gelecek mi? 'gibi sözler edildi. Biz itiraz ettik. Başkonsolosluğumuz bakanlığımızla irtibata geçti ve onay çıkınca Zekeriya'yı buraya getirdik. Fransa'daki doktorlarına Zekeriya'yı Türkiye'ye getireceğiz deyince bize biraz tepki gösterdiler. 'Siz kimsiniz ki Türkiye'ye gönderiyorsunuz? Bakan mısınız? Gücünüz nedir?' dediler. Bize ona rağmen itiraz ettik. Göndereceğiz dedik. Doktoru beyin ölümünün olmadığını, organlarının sağlam olduğunu, bir böbreğinde hasar meydana geldiğini ve ona da diyaliz uygulandığını söylediler. Bize beyin ölümü gerçekleşmediği yönünde bir rapor vereceklerdi. Ancak o raporu bile vermeye çok zorlandılar" dedi.

‘EVİNDE AİLESİ İLE OLSUN İSTİYORUZ’

Hastanedeki tedavisi devam eden Zekeriya Kılınç’ın taburcu edilerek, tedavisine evde devam edilmesini istediklerini ifade eden İrfan Binekçi, çocukları ile beraber olmasının kendisine iyi geleceğini kaydetti. Binekçi, "Burada durumu şu an da iyi. Bizim gelmemizdeki gaye, hastamızı bir an önce ev ortamına almak. Aile ortamına gelirse, çocuklarının sesini duyarsa daha çok tepki verir, daha çok rahatlar, dedik. Doktorlarının da bize söylediği bu. O nedenle bir an önce eve çıkaracağız. Tedavisine evde devam edeceğiz. Ama bilinçaltı halen uyanmadı. Tepkileri bilinçsiz. Bazılarının dediği gibi çok gelişme yok. Keşke öyle olsa da, müjdeli bir haber verebilsek. Ne güzel olurdu. Bir an önce uyanmasını, kendisine gelmesini çok istiyoruz. Devletimize çok teşekkür ederiz. Allah devletimizden razı olsun. Devletimiz bize el uzattı. Bu sadece bize mahsus değil. Dünyanın herhangi bir yerinde olan hastalarımıza el uzatıp, getirdi. Devletimiz büyüklüğünü gösterdi. Devletimizin gücüne sonsuz minnettarız" diye konuştu.

'KIZIM ÇOK ETKİLENDİ'

Kızının yaşanan olaylardan çok etkilendiğini belirten İrfan Binekçi, "Kızım bu durumdan çok etkilendi. Çocuklar daha küçük olduğu için pek etkilenmedi ama; onlara da babalarının hasta olduğunu, amcalarıyla birlikte Türkiye'de tedavi gördüğünü söyledik. Çocuklar buraya bilinçli geldiler. Babamızı görmeye gidiyoruz diye geldiler. Kızım olaylardan çok etkilendiği için kızımın yanından bir an olsun ayrılmadım. Bu olayı bir tarafa çekmeye çalıştılar. Bizi en çok üzen taraf bu oldu. Fransa'da yaşayan bazı Türk'ler tarafından da bize baskı uygulandı. Bize, 'Siz torpilliydiniz. Onun için gönderdiniz. Fransız makamlarını kötülüyorsunuz. Fransız hastanelerini kötülüyorsunuz. Fransa'nın nasıl yüzüne bakacaksınız?' gibi şeyler söylendi. Asla böyle bir şey olmadı. Biz yıllardır orda yaşıyoruz. Orayı neden kötüleyelim? Bize fişi çekeceğiz dediler. Ama biz müdahale ettik. Bizi yanlış anlaşılmalar üzüyor. Bazı haberlere üzüldük. Onlar fişi çekmek istedi, biz devletimiz sayesinde alıp ülkemize getirdik" İfadelerini kullandı. Dilhan Dumanoğlu

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.