"Gençlerle olan ilişkimiz kalbe dokunma işidir"

"Gençlerle olan ilişkimiz kalbe dokunma işidir"
Şair ve yazar Ali Ural, "İlahi binaları ve manevi yapıları inşa etsinler diye gençlerle irtibat kurmak durumundayız."

11. İstanbul Edebiyat Festivali'nin "Edebiyat ve Gençlik" başlıklı oturumunda konuşan Şair ve yazar Ali Ural, "İlahi binaları ve manevi yapıları inşa etsinler diye gençlerle irtibat kurmak durumundayız." dedi. 11. İstanbul Edebiyat Festivali kapsamında Göksel Baktagir ve Murat Süngü konser verdi, "Edebiyat ve Gençlik" başlıklı oturum gerçekleştirildi. TYB İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı'nın yönettiği "Edebiyat ve Gençlik" başlıklı açılış oturumuna Ali Ural ve Mehmet Samsakçı konuşmacı olarak katıldı.

Şair ve yazar Ali Ural, Hazreti Peygamberin gençlere verdiği önemi örneklerle anlatarak, şöyle konuştu: "Bizim gençlerle olan irtibatımız, bizim gençlerle olan ilişkimiz kalbe dokunma işidir. Kendi binamıza taş taşısınlar diye değil, onlar ilahi binaları ve manevi yapıları inşa etsinler diye gençlerle irtibat kurmak durumundayız."

Açılış konuşmasında Mehmet Doğan'ın "edebiyatın gençleştirdiğini" söylediğini anımsatan Ural, "Doğrudur, yazan insan gençleşir. Fakat burada da sınırlı kalmıyor, bu gençleşme yazıda, edebiyatta hayatı tazeliyor, gençleştiriyor, eserleri yıkılmaktan koruyor, hayatı diri tutuyor." ifadesini kullandı.

Mimar Sinan'ın Süleymaniye Camisi'nin dev bir eser olduğunu belirten Ural, "Süleymaniye Camisi'ni koruyan, onun yanı başında bir başka dev eser daha var. Kelimeler korur mu, korur. Yahya Kemal, 'Süleymaniye'de Bayram Sabahı' şiirini yazdığı için Süleymaniye Cami ebedileşmiştir." diye konuştu.

Ural, edebiyatçının yeryüzünde elini dokunduğu yerlerde bir diriliş oluştuğunu ifade ederek, "Edebiyatın gençleştirme ve tazeleme gücü her zaman başaktır, öndedir, devlet adamlarının da ilgisini çekmiştir. En büyük komutanlar ister ki yanlarında kazandıkları savaşı anlatan bir şair bulunsun." değerlendirmesini yaptı.

Gençlerle birlikte çalıştığını fakat onlara hak etmedikleri yanlış bir öz güven pompalamanın yanlış olduğunu dile getiren Ural, bilgi, deneyim ve maharet sahibi olmadan pompalanan bir öz güvenin ancak küstah insanlar oluşturacağını sözlerine ekledi.

Doç. Dr. Mehmet Samsakçı ise Yahya Kemal Beyatlı'nın sağlığında kitabının basılmadığını, 12 kitaplık külliyatının vefatından kısa bir süre sonra Yahya Kemal Enstitüsü tarafından basıldığını söyledi. Bu 12 kitabın her birinin ayrı ayrı mühim olduğunu vurgulayan Samsakçı, Yahya Kemal'in en sevdiği, önemsediği ve özendiği şiirlerinin "Kendi Gök Kubbemiz" başlıklı ciltte toplandığını dile getirdi.

"Mimar Sinan, Süleymaniye Camisi'ni 7 yılda inşa etti. Yahya Kemal 'Süleymaniye'de Bayram Sabahı'nı 30 yılda yazdı." diyen Samsakçı, Yahya Kemal Müzesi'nde görevliyken "Kendi Gök Kubbemiz" şiirine ait 84 ayrı müsvedde gördüğünü, şairin şiirini 84 ayrı kağıtta çalıştığını anlattı.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.