Göç Ve Uyum Sempozyumu

Göç Ve Uyum Sempozyumu
AK Parti Genel Başkan Vekili ve Başbakan Yıldırım: (1)- "(ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıması) Bu kararla bölgede işgal faaliyetleriyle sürekli alan genişleten ve Filistin'de, Kudüs'te fiili durum yapan İsrail ödüllendirilmiştir. İsrail zul

ANKARA (AA) - AK Parti Genel Başkan Vekili ve Başbakan Binali Yıldırım, ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanımasına ilişkin, "Bu kararla bölgede işgal faaliyetleriyle sürekli alan genişleten ve Filistin'de, Kudüs'te fiili durum yapan İsrail ödüllendirilmiştir. İsrail zulmü altındaki mazlum Filistin halkı ise maalesef bir kez daha cezalandırılmıştır." dedi.

Yıldırım, AK Parti Sosyal Politikalar Başkanlığınca "Anadolu Dünya Dolu" sloganıyla Point Hotel'de düzenlenen "Göç ve Uyum Sempozyumu"nda katılımcılara hitap etti.

Türkiye'de 600 bine yakın misafir öğrencinin bulunduğunu belirten Yıldırım, 191 değişik ülkeden toplamda 3,7 milyon kişinin uluslararası koruma statüsü ile Türkiye'de ikamet ettiğine işaret etti.

Mültecilerin durup dururken Türkiye'ye gelmediğini, bir çoğunun memleketlerinden hicret etmek zorunda kaldığını anlatan Yıldırım, "Doğdukları, büyüdükleri, havasını soludukları, acı tatlı hatıralarının olduğu vatanlarından koparıldılar ve bir bilinmeze göç etmek zorunda kaldılar. Göç, hicret. Hicreti bizim kadar kimse bilmez. Hamd olsun bugün bu anlayışla yeryüzünün en merhametli, en şefkatli ülkesinin adı Türkiye'dir. Ne en gelişmiş, en zengin ülkeler ne de uluslararası kuruluşlar Türkiye kadar ihtiyaç sahiplerine, yalnızlara, kimsesizlere kucak açıyor ne de gerekli yardımı yapıyor. Gönlümüzü açtığımız mazlumlar sayesinde dünyanın en itibarlı ülkelerinin başında Türkiye var." diye konuştu.

- "İsrail ödüllendirilmiştir"

İstanbul'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Olağanüstü Zirvesi'ne de değinen Yıldırım, geçen hafta ABD Başkan Donald Trump'ın, Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak ilan ettiği ve büyükelçiliğini buraya taşıyacağı yönündeki açıklamalarını hatırlattı.

Bu kararın, uluslararası hukuka, tarihi gerçeklere ve Birleşmiş Milletler (BM) kararlarına aykırı olduğunu vurgulayan Yıldırım, "Bu kararla bölgede işgal faaliyetleriyle sürekli alan genişleten ve Filistin'de, Kudüs'te fiili durum yapan İsrail ödüllendirilmiştir. İsrail zulmü altındaki mazlum Filistin halkı ise maalesef bir kez daha cezalandırılmıştır." dedi.

Türkiye'nin, başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, bu durumu kabul etmeyeceğini ve Kudüs'ün Türkiye için kırmızı çizgi olduğunu dünyaya açık ve seçik şekilde ilan ettiğini kaydeden Yıldırım, şöyle konuştu:

"Bu karar bizim için yok hükmündedir. Daha sonra Cumhurbaşkanımız, dönem başkanı sıfatıyla İslam İşbirliği Teşkilatı'nı olağanüstü toplantı için davet etti. Geçtiğimiz günlerde bu konu 57 İslam ülkesinden 20 civarında devlet başkanı, başbakan, bakan düzeyinde katılımla değerlendirildi ve tarihi kararlar alındı. Bu kararların en önemlilerinden biri; bundan böyle İslam ülkeleri tarafından Doğu Kudüs Filistin'in başkenti olarak ilan edildi. Bütün ülkelere de bu kararı desteklemesi için çağrı yapıldı."

- "Kimsenin hakkı da haddi de yok"

Kararın, bölgede barış ve adaletin sağlanması için tarihi bir karar olduğunu belirten Yıldırım, "Hiç kimsenin bölge üzerinde tek taraflı, keyfi birtakım kararlar almaya hakkı da haddi de yoktur. Bu zirvede İslam dünyası en açık şekilde bunu ilan etmiştir." dedi.

Mülteci ve sığınmacı sorununun Türkiye'nin olduğu kadar insanlığın karşı karşıya kaldığı en önemli meselelerden biri olduğuna değinen Başbakan Yıldırım, konuşmasına şöyle devam etti:

"Göç olgusu ve nedenleri, sonuçları, toplumları, devletleri ve onların ortaya koyduğu politikaları ciddi şekilde belirler, etkiler. Birleşmiş Milletler verilerine göre, 300 milyona yakın insan yani dünya nüfusunun yüzde 3'ü kendi ülkeleri dışında yaşıyor. Göçmenlerin sayısı 60 milyonu aşmış. Bu ne anlama geliyor? Ülkeleri nüfuslarına göre sıralarsak, dünyanın 21. büyük ülkesi, göçmenler ülkesi. 196 ülke arasında 21. sırada göçmenler geliyor, eğer bir devlet olarak tanımlarsak böyle bir boyuta erişmiş."

- "Tehlike büyük ve mutlaka tedbir alınmalı"

Göçmen ve mülteci sorununun artık dünyanın en önemli sosyal ve toplumsal sorunu haline geldiğine işaret eden Yıldırım, şunları söyledi:

"Buna gözümüzü kapatarak, kulağımızı tıkayarak, 'Bugün bende sorun yok, o zaman bir şey yapmayayım.' diyerek, 'Bana değmeyen yılan bin yaşasın.' diyerek bir yere varamayız. Tehlike büyüktür ve mutlaka tedbir alınmalıdır. Tedbir de sadece ülkelerin tek başına almasıyla olmaz. Bu küresel soruna karşı bu göç olgusunu ortaya çıkaran sebeplerin üzerinde çalışmamız lazım. Bu nedir? Küresel terördür, otorite boşluğudur, adil olmayan yönetimlerdir, zulümdür, baskıdır ve insanlara yapılan büyük haksızlıklardır. İhtiras, rekabet uğruna ülkesindeki vatandaşların geleceğini karartan yöneticiler bu işin en büyük sorumlularıdır. Dolayısıyla sonuçlarıyla değil sebepleriyle de bu göç olgusunun ele alınması, küresel anlamda en üst düzeyde değerlendirilmesi lazım. Birleşmiş Milletler dediğimiz örgütler, küresel örgütlerin bundan daha önemli bir görevi olabilir mi? Demek göç meselesi sosyal, ekonomik, kültürel fırsat ve kriz boyutları bir arada olan bir meseledir."


(Sürecek)

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.