Gülcemal: Mottomuz bilgi, birikim, başarı

3B Anadolu Lisesi, 2009 yılında 14’er yıllık eğitim tecrübesiyle Gürkan Gülcemal, Mustafa Yıldırım ve İsmail Özen’den oluşan üç eğitim gönüllüsünün bir araya gelmesiyle kuruldu. 3B Anadolu Lisesinin kuruluşunu ve gelişim sürecini anlatan 3B Anadolu Lisesi Kurucu Temsilcisi ve Özder Konya Şube Başkanı Gürkan Gülcemal, “Dershanecilikle başladığımız öğretmenlik serüveninin ardından Ilgın’da bir dershane satın alarak eğitim işletmeciliği sektörüne de girmiş olduk. Bu kurumu üç yıl işlettikten sonra işimizi Konya merkezde sürdürme kararı aldık ve 2009 yılında Konya’da 3B Dershaneleri olarak faaliyetlerimize başladık. İlk sene Anıt civarında sekiz derslikli bir binada eğitim faaliyetlerimizi yürüttük. Sınıf sayısı mevcut öğrenci kapasitemizi kaldırmayınca 2010-2011 eğitim-öğretim döneminde şu anda kullandığımız binaya geçtik. 2014-2015 eğitim-öğretim yılında Çözüm Temel Lisesi olarak eğitim-öğretime devam ettik. Bilindiği üzere temel liseler bir geçiş süreciydi, dolayısıyla dört yıllık bu geçiş dönemini tamamladıktan sonra 2019-2020 eğitim-öğretim sezonunda, şu anki mevcut binamızda gerekli şartları sağlayarak 3B Anadolu Lisesi olarak faaliyetlerimizi sürdürmeye başladık.” diye konuştu.

BİREYSEL FARKLILIKLARIMIZ ASLINDA ZENGİNLİKLERİMİZ

3B’nin açılımı olan ‘Bilgi, Birikim ve Başarı’ mottosuyla önemli başarılara imza attıklarını belirten Gülcemal, “Misyonumuz; Türk milli eğitiminin temel amaçları doğrultusunda modern eğitim-öğretimin gereklerini yerine getirerek, moral değerleri göz ardı etmeden, öğrencimizdeki bilgi ve birikimi istenilen başarıya ulaştırmak. Vizyonumuz ise 3B Anadolu Lisesi olarak Türk milli eğitim sisteminin amaçları doğrultusunda, öğrencilerimizin başarısını üst düzeye çıkararak hizmet kalitesinde, sektörün öncü kuruluşları arasında yer almak. Çalışmalarımızda her zaman emek ve düşünceye saygı esastır. Bireysel farklılıklarımızın bireysel zenginliklerimiz olduğunun bilincindeyiz. Kurumun geleceği bizim geleceğimizdir. Zaman bizim için değerlidir. Ülkemizin geleceğinden sorumluyuz. Hizmet alanların beklentileri, çalışmalarımıza yön verir” şeklinde konuştu. 

ÜNİVERSİTEYE HAZIRLIKTA ÖĞRENCİLERE KATKI SAĞLIYORUZ

3B Anadolu Lisesinin teknik altyapısı ve eğitim anlayışından bahseden Gülcemal, “Okulumuzda 16 dersliğimiz var. 352 kontenjana sahibiz. 220 civarında öğrencimiz var. Spor alanlarımız, laboratuvarlarımız var. Tüm sınıflarımızda akıllı tahtalar mevcut. Şehrin merkezinde, her yerden tek bir vasıtayla ulaşılabilecek bir mekândayız. Ayrıca akademik başarıyı ön planda tutarak hem öğrencilerimizin nitelikli bir eğitim almasını sağlıyoruz hem de üniversite sınavına hazırlık noktasında önemli bir eğitim veriyoruz. Gerek ek derslerle, gerek özel çalışmalarla öğrencimizin sınavlarda daha iyi noktalara gelmesi için var gücümüzle çalışıyoruz” şeklinde konuştu.

SALGINI ARTIRAN OLUMSUZ BİR DURUM OLMADI

Kovid-19 salgınıyla beraber 2020 yılındaki Destekleme ve Yetiştirme Kursu (DYK) etkinlikleriyle 8. ve 12. sınıflarda yüz yüze eğitimin devam ettiğine değinen Gülcemal, “Salgın sürecinde yüz yüze eğitimin nasıl yapılacağı ile ilgili özel okullar ciddi anlamda tecrübe kazandı. Süreç içerisinde gerekli şartları yerine getirerek “okulum temiz belgesi” de aldık. Bu süreçte sınıflarda kontenjanları yarıya düşürdük. Salgın şartlarını göz önünde bulundurarak, geçen senenin de tecrübesiyle bu yıl 6 Eylül’de yüz yüze eğitime başlayacağız. Bu konuda bütün tedbirlerimizi de aldık. Yukarıda da belirttiğim gibi geçen yıl yüz yüze eğitimin uygulandığı dönemlerde salgının arttığına dair bir bulgu elde edilememişti. Yüz yüze eğitimin yapılamadığı dönemlerde ise özel okullar alt yapılarını oluşturarak uzaktan eğitimi en güzel ve en verimli bir biçimde yapmıştı” dedi.

DEVLETİMİZİN DESTEKLERİNİ BEKLİYORUZ

2020 yılında salgın şartlarında müfredatı eksiksiz biçimde tarayarak öğrencilerine en iyi eğitimi vermek için çabaladıklarını belirten Gülcemal, “6 Eylül itibariyle bütün gruplarda beş gün olarak yüz yüze eğitim başlayacak. Bu süreçte bazı öğrencilerin bir buçuk senelik ciddi bir kaybı oldu. Özel okullar bu kaybı telafi etti ama birçok devlet okulunda eğitim süreçleri istenilen biçimde yapılamadı. Bir buçuk senenin telafi edilebilmesi için ciddi bir çaba içerisinde olmamız gerekiyor. Hem eğitim hem de öğretim anlamında daha fazla gayret gösterilerek okul idaresi, öğretmenler ve çalışanlara büyük işler düşüyor. Türkiye genelinde son iki yılda özel okullarda mevcut kontenjanlar doldurulamadığı için atıl durumda kalan yaklaşık 60 bin derslik var. Devletimizin bu derslikleri desteklemesini bekliyoruz. Özel okullarda okumak isteyen öğrencilere, Milli Eğitimde bir öğrencinin devlete masrafı ölçüsünde teşvik verilebilir. Bu süreçte hem özel okullar ayakta kalmış olur hem de devletimiz öğrencilerini kalabalık sınıflarda okutmaktan kurtulmuş olur” şeklinde konuştu.

BİNLERCE ÖĞRENCİ YETİŞTİRDİK

3B Anadolu Lisesi’nin farklılıklarından bahseden 3B Anadolu Lisesi Kurucu Ortaklarından Mustafa Yıldırım, “Buranın ilk ve en önemli özelliği, eğitim faaliyetlerinin tüm süreçlerinde bulunan öğretmenler tarafından kurulmuş olması. Hepsi bu işin mutfağında yetişmiş ve öğrencilerle bağını hiç koparmamış arkadaşlar. Bu işin elbette ticari bir boyutu var ama her zaman eğitim ve öğretim ön planda. Ayrıca her zaman işimizin başındayız, tüm eğitim süreçlerini kontrol ediyoruz. Dolayısıyla bizim tercih edilmemizin birinci nedeni bu olabilir. İkincisi, öğretmen seçiminde titiz davranıyoruz. Kendimiz de öğretmen olduğumuz için “iyi ve kaliteli öğretmen” nasıl olur biliyoruz. Üçüncü olarak her zaman kurumun içinde olduğumuz için öğrencilerin duygu ve düşüncelerini anlayabiliyor, onlarla bağ kurabiliyoruz. Bunun yolu da bu işe gönül vermekten ve bu işi sevmekten geçiyor. Üç kurucu ortak olarak yirmi beş yıllık eğitim tecrübemiz var ve eğitimin her aşamasında görev aldık. Binlerce öğrenci yetiştirdik, akademik başarıda pek çok Türkiye derecesi elde ettik. Bu anlamda en büyük referansımız da öğrencilerimiz. Biz burada her öğrencimizin yüreğine dokunuyoruz” ifadelerini kullandı.

BAŞROLDE ÖĞRENCİ VAR

Her seviyedeki öğrenciyi daha iyi yerlere getirmek için uğraştıklarını belirten Yıldırım, “Yani bize, farzı mahal birim olarak beşinci seviyede gelen öğrenciyi ikinci seviyeye; sekizinci seviyede gelen öğrenciyi beşinci seviyeye çıkarmaya çalışıyoruz ve bu öğrenciler arasında hiçbir ayrım yapmıyoruz. Tüm öğrencilerimize ihtiyacı doğrultusunda eğitim vermek gibi bir yöntemimiz ve idealimiz var. Bizde her zaman başrolde öğrenci var, her öğrenci bizim için kıymetli, bir yolunu bularak her öğrencimize tek tek dokunuyor, her öğrencimizle tek tek ilgileniyoruz.  Bu süreçte bizi en çok mutlu eden de öğrencimizin, velimizin memnuniyeti ve öğrencilerimizin başarıları. Yiğit Berkay ÇOPUR