Hak-İş yeni statüye itirazlarını raporlaştırdı

Hak-İş yeni statüye itirazlarını raporlaştırdı
Konfederasyon, kamudaki taşeron işçilerin "özel sözleşmeli personel" statüsüne geçirilmesine ilişkin itiraz ve önerilerini bir raporda topladı- Rapordan:- "Taşeron işçilerin, kıdem ve kazanılmış haklar gibi mevcut işçilik haklarından vazgeçmek karşılığınd

ANKARA (AA) - ÖZCAN YILDIRIM - Hak-İş'in "özel sözleşmeli personel" statüsüyle ilgili hazırladığı raporda, "Taşeron işçilerin, kıdem ve kazanılmış haklar gibi mevcut işçilik haklarından vazgeçmek karşılığında 'özel sözleşmeli personel' statüsüne geçirilmek istenmesi anayasal güvenceler, ILO normları ve Avrupa Sosyal Şartıyla birebir çatışmaktadır" değerlendirmesinde bulunuldu.Kamuda taşeron işçi olarak çalışan yaklaşık 720 bin kişinin "özel sözleşmeli personel" statüsüyle yine kamuda istihdam edilecek olmasına dair değerlendirmeler devam ediyor. Hak-İş Konfederasyonu, taşeron işçilerinin "özel sözleşmeli personel" statüsüne geçirilmesine ilişkin itiraz ve önerilerini bir raporda topladı. Söz konusu raporda, taşeron sisteminin asıl iş ve yardımcı iş ayrımı yapılmaksızın ortadan kaldırılacak olması önemli bir adım olarak nitelenerek, çalışanların yeni statüleriyle ilgili sosyal taraflarla görüşülmesi isteniyor Kanunla kamudaki taşeron işçilere sendikalı ve toplu sözleşmeli olma hakkının tanındığını, bu çalışanların kıdem tazminatlarının da kamu güvencesinde olduğu hatırlatılan raporda, şu görüşlere yer veriliyor: "Bugün önerilen özel sözleşmeli personel statüsü ile çalışanların serbest toplu pazarlık ve işçi sendikalarına üyelik hakları ellerinden alınmaktadır. Hatta yüz binlerce taşeron işçisinin halen devam etmekte olan toplu sözleşme süreci, getirilmek istenen özel sözleşmeli personel statüsü ile tamamen ortadan kaldırılmaktadır. Taşeron işçilerinden özel sözleşmeli personel statüsüne geçebilmeleri için mevcut kıdem tazminatı ve diğer işçilik haklarından vazgeçmeleri istenmekte. Açıkçası, 6552 sayılı kanunla verilen haklar yeni statü ile çalışanların elinden geri alınmakta. Yapılmak istenen düzenleme işçi sendikalarının örgütlenme özgürlüğüne müdahale niteliğindedir. Bu müdahale sonucunda, Hak-İş Konfederasyonu üyelerinin yarısını (220 bin üye) kaybedecek. Hak-İş Konfederasyonuna üye sendikalardan 5’i üyelerinin tamamını ve toplu sözleşme imzalama ehliyetini kaybetmektedir."
- "Karayolları'nda binlerce işçi kadroya geçirilmişken…"
Hak-İş raporunda, seçim döneminden bugüne kadar yüz binlerce taşeron işçiyi ilgilendiren toplu iş sözleşmelerinin hala imzalanmadığı vurgulanarak, yeni statüyle ilgili şu değerlendirmelerde bulunuldu: "Taşeron işçiler, kadro ve iş güvencesi ile refah seviyelerinin yükseltilmesini istemektedir ancak yeni öneri incelendiğinde taşeron işçilerin bekledikleri güvence ve refah seviyelerinin oluşması mümkün görünmemektedir. Hükümetin, bir yandan 657 sayılı kanunda kamu personel reformu ile çalışanların statülerinde yeknesaklık sağlamaya çalışırken, diğer yandan yüz binlerce çalışanı mağdur edecek şekilde yine aynı kanun çerçevesinde yeni bir statü oluşturmak istemesi çelişki doğurmaktadır. Taşeron işçilerin, kıdem ve kazanılmış haklar gibi mevcut işçilik haklarından vazgeçmek karşılığında 'özel sözleşmeli personel' statüsüne geçirilmek istenmesi anayasal güvenceler, ILO normları ve Avrupa Sosyal Şartıyla birebir çatışmaktadır. Geçen yıl seçimden önce Karayolları Genel Müdürlüğü'nde çalışan binlerce taşeron işçisi sürekli işçi kadrolarına geçirilmişken, bugün yüz binlerce taşeron işçisinin 657 sayılı kanuna tabii 'özel sözleşmeli personel' statüsüne geçirilmek istenmesi ciddi bir çelişkidir. Kamu kurumlarında yıllardır taşeronlar yanında çalışan işçiler, statü değişikliğiyle, işçi olmaktan çıkarılmak istenmektedir. Bunun sonucunda, kamuda taşeronlar yanında çalışan işçilerin, Anayasanın 53. Maddesi ile garanti altına alınan ve 6356 ve 6552 sayılı Kanunlardan doğan serbest toplu pazarlık ve işçi sendikalarına üyelik haklarına son verilmek istenmektedir. Bu yönde yapılacak düzenleme, Anayasanın 53. ve 128. Maddelerine, Avrupa sosyal Şartına, ILO'nun 98 sayılı Sözleşmesine ve 198 sayılı tavsiye kararına uygun olmayacaktır." Kadro çalışmaları sırasında Üçlü Danışma Kurulunun işletilmediği, çalışanlar, sendika ve konfederasyonlar ile sosyal tarafların sürece dahil edilmediğinin savunulduğu raporda, gerek taşeron işçilerin "işçi statüsü"nde kamuda istihdamı, gerekse de 5620 sayılı kanuna tabi işçilerin sorunlarıyla ilgili itiraz ve önerilerinin sosyal diyalog çerçevesinde çözüme kavuşturulması talep edildi.

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum