"Husiler, silah bırakırsa Yemen'deki siyasi sürecin ortağı olacak"

ANKARA (AA) – FUAT KABAKÇI - Yemen Dışişleri Bakanı Abdülmelik el-Mihlafi, dün sona eren İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) 13. Zirvesi'nde dönem başkanlığının üç yıllığına Türkiye'ye geçmesinin teşkilat açısından olumlu etkisi olacağını söyledi.

Mihlafi, İstanbul'da üye ülkelerden 21 devlet başkanı, 6 hükümet başkanı, 9 başkan veya başbakan yardımcısı ve 12 bakan ile Kırım Tatarları, Suriye muhalefeti ve Arakanlı Müslümanların ağırlandığı toplantı ile ülkesindeki siyasi duruma yönelik AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Dış politikada etkili bir lider olan Türkiye'nin İslam dünyasında ve uluslararası arenada önemli yeri bulunduğunu belirten Mihlafi, "Türkiye'nin İİT dönem başkanlığı olumlu yönde bir etkiye sahip olacak." dedi.

Zirvede üye ülkelerin yeni kararlar aldığını dile getiren Mihlafi, "Bu kararların, yürürlüğe girerek uygulanması teşkilatın büyümesine katkı sağlayacak." diye konuştu.

- "Müzakereler barışa ulaşmak için olacak"

Mihlafi, ülkesindeki siyasi gelişmelere de değinerek, darbe yanlısı Husilerin temsilcisi olan Yemen'in devrik lideri Ali Abdullah Salih tarafının 10 Nisan Pazar gecesi ilan edilen ateşkesi ihlal ettiğini kaydetti.

Taraflar arasında yapılan ateşkesin Birleşmiş Milletler (BM) aracılığıyla ve uluslararası baskıyla devam ettiğinin altını çizen Mihfali, "Barışın sağlanmasını istiyoruz. Yemen hükümeti savaşı seçmedi. Bu yüzden, Kuveyt'teki müzakerelerde barış olmasına yönelik daima bir istek var. Yemen'de 18 Nisan'da düzenlenecek müzakereler barışa ulaşmak için olacak." değerlendirmesinde bulundu.

- "İhlaller, müzakereleri etkileyecek"

Yemen hükümetinin Husilerin ihlal etmesine rağmen ateşkese bağlılığını sürdürdüğünü ancak Husilerin ateşkesi ihlal etmeye devam etmesi halinde buna karşılık verileceğini vurgulayan Mihlafi, "Bu ihlallerin, müzakerelerin yapılacağı tarihe varmadan son bulmasını umuyoruz. Çünkü bu ihlaller müzakereleri etkileyecek, darbe yanlılarının, Yemen hükümeti ile olan müzakerelerinde kaybetmesine neden olacaktır." ifadelerini kullandı.

Mihlafi, Husilerin, Yemen'e kaçak yoldan götürülen silahlara ambargo konulması ve Husiler ile Salih yanlısı güçlerin saldırılarını durdurup kentlerden çekilmelerini öngören Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararına bağlılıklarını ilan ettiğine dikkati çekerek, "Silahlarını bırakıp, işgal ettikleri yerlerden geri çekilmeliler. Yoksa şu aşamada tam bir anlaşma sağlayamayız ama Kuveyt'teki müzakere ve İsviçre'de barış müzakereleri ile belirli bir düzeyde ilerleme sağlanacağına inanıyoruz." dedi.

- "Husiler silahlarını bıraktıkları zaman, siyasi sürecin ortağı olacak"

Yemen hükümetinin siyasi geçiş için hazır olduğunu dile getiren Mihlafi, ulusal diyaloğun bir sonucu olarak Husilerin hiçbir ferdinin bu sürecin dışarısında bırakılmayacağının altını çizdi.

Mihlafi, "Yemen'de yasa dışı herhangi bir silahlı grubun da bulunmasını kabul etmiyoruz. Husiler, silahlarını bıraktıkları zaman Yemen’de siyasi sürecin ortağı durumunda olacak." diye konuştu.

- "Türkiye’den gemilerle gıda ve ilaç yardımı Yemen'e ulaştı"

Yemen'de yaşanan çatışmalarda halkın maruz kaldığı zorluklar hakkında ise Mihlafi, insanların uzun süre gıda ve ilaç eksikliğinden dolayı zor günler geçirdiğini, bunun yanı sıra "Husilerin empoze ettiği kara borsa gibi ekonomik darbelerle kitlesel yıkımlar yaşadığını" belirtti.

Mihlafi, İslam dünyasının, gıda ve ilaç gibi insani ihtiyaçlar için Yemen'e yardım etmesi gerektiğini dile getirerek, Türkiye'nin bu anlamda özel bir yerinin olduğuna işaret etti.

Bakan Mihlafi, sözlerini şöyle tamamladı:

"İhtiyaç duyulan yardımlar çerçevesinde Türkiye, yasal hükümeti destekleyen çabalar sarf etti. Türkiye'nin desteğiyle Aden ve Taiz'de iki hastanenin inşası tamamlanacak. Ayrıca Türkiye'den gemilerle gıda ve ilaç yardımı ülkemize ulaştı. Bu yardımlar konusunda Türkiye, tüm İslam aleminde en büyük rolü oynadı."