İFMİB Yönetim Kurulu Başkanı Gören:

DÜZCE (AA) - İstanbul Fındık ve Mamülleri İhracatçıları Birliği (İFMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Haydar Gören, fındığın patronunun çiftçiler olduğunu belirterek, "Müstahsildeki sorunların ortadan kaldırılması, fındığın sorunlarının ortadan kalkmasını sağlayacaktır. Ürünümüzün sahibi olan çiftçinin ürününe spekülatif hareketler değil, akıllı ve mantıklı bir şekilde yaklaşması gerekir." dedi.

Gören, Düzce Ticaret Borsası tarafından kentteki çiftçilere yönelik düzenlenen "Fındık Yetiştiricilik Eğitimi" panelinde yaptığı konuşmada, birlik olarak görevlerinin fındığın ihracatını sağlamak olduğunu söyledi.

Daha fazla tüketimin sağlanması için pazar oluşturma çabaları içerisinde bulunduklarını anlatan Ali Haydar Gören, "Bir malın alıcısı varsa, bir malın değeri varsa, bir malın satılabilirliği varsa o ürün değer kazanır ve bu bağlamda üretici memnun olur, tüketici memnun olur, ticaret yapan memnun olur. Biz bu kavramları hiçbir zaman birbirinden ayırmıyoruz." şeklinde konuştu.

Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin 2023 hedefi olarak 500 milyar dolarlık ihracat hedefi belirlediklerini anımsatan Gören, "Türkiye'nin ekonomi kanalı, gelecekteki en büyük hedefi 500 milyar dolarlık ihracattır. Türkiye'de ihracat yapan 26 sektör bulunmakta. Fındık sektörü olarak 2023 hedefimiz 400 bin ton ihracat, 200 bin ton iç tüketimi hedefliyoruz. Yani toplamda 1 milyon ton kabuklu fındığı tüketebileceğimiz, pazarlayabileceğimiz bir altyapının hazırlanması gerekiyor." ifadelerini kullandı.

İhracatçılar olarak fındığın esas patronunun köylüler olduğunun bilincini taşıdıklarını aktaran Ali Haydar Gören, "Fındığın patronu müstahsildir. Müstahsildeki sorunların ortadan kaldırılması, fındığın sorunlarının ortadan kalkmasını sağlayacaktır. Ürünümüzün sahibi olan çiftçinin ürününe spekülatif hareketler değil, akıllı ve mantıklı bir şekilde yaklaşması gerekir. Son zamanlarda özellikle sosyal medyada bazı paylaşımları görüyoruz. Tabii ki ürünün değeri çok çok önemlidir. Fakat belirli bir dönemde sade ve sadece fiyat odaklı süreç yaşadık. Serbest piyasa modelinden sonra değer olarak fındığın değeri arttı, tüketim olarak tüketimi arttı, ihracat olarak ihracatı arttı. Önemli olan bunun sürekliliğini sağlamak. Bunun süreklililiği ve tüketimi olabilecek mi?" diye konuştu.

Fındığın tüm paydaşlarının bir araya gelerek birbirleriyle çatışmadan ortak bir noktada sorunları ve problemleri masaya yatırmaları gerektiğini savunan Gören, şöyle devam etti:

"Konuşabilme ortamının yaratılması bana göre sorunların büyük bir bölümünü çözecektir. Masanın etrafında toplanabilmek, konuşabilmek sorunlar varsa birbirimizle paylaşmak ve çözüm mercilerine bunları iletebilmek, onları ikna etmek temel çözüm noktalarından birisidir."

- "Fındığın kar marjı yüksek"

Fındık Araştırma Enstitüsü Müdürü Gökhan Kızılcı da ülkedeki diğer tarım ürünlerine göre fındığın kar marjının yüksek olduğunu dile getirerek, "Diğer ürünlerde emek ve zaman ayırma konusunda daha fazla bir çaba sarf ediliyor. Fındıkta da bu yapıldığı zaman gerçekten çok güzel sonuçlar alacağımıza inanıyorum." ifadelerini kullandı.