Kenan Evren'in Talimatına Rağmen Bıyıklarını Asla Kesmedi

Kenan Evren'in Talimatına Rağmen Bıyıklarını Asla Kesmedi
Meslek hayatı boyunca toplam 21 bin 600 saat ve 17 bin 280 kilometrelik uçuş süresine erişerek, THY'den emekli olan kaptan pilot Mehmet Şentürk, 12 Eylül darbesinin ardından 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in talimatına rağmen asla kestirmediği bıyıklarıyla

İSTANBUL (AA) - TANSEL PARLAK - Türk Hava Yolları'nda (THY), 27 yıl görev yaptıktan sonra emekli olan kaptan pilot Mehmet Şentürk, 12 Eylül darbesinin ardından 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in talimatına rağmen asla kestirmediği bıyıklarıyla biliniyor.

Meslek hayatı boyunca toplam 21 bin 600 saat ve 17 bin 280 kilometre uçtuğunu ifade eden 89 yaşındaki Şentürk, THY'nin Tokyo, Bangkok ve Dubai'ye icra ettiği ilk seferlerde görev yaptı.

Görevi boyunca birçok olaya tanık olan Şentürk, 12 Eylül darbesinin ardından Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in talimatına rağmen "Beni uçuştan alacaksanız alın, bıyıklarımı kesmem" diyerek, bu karara karşı gelmesiyle tanınıyor.

Şentürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bir daha dünyaya gelse yine pilot olmak isteyeceğini, uçmaktan keyif aldığını söyledi.

İstanbul Havalimanı'na taşınılmasının ardından ticari uçuşlara kapanan Atatürk Havalimanı'nda çok büyük anılarının olduğunu, sivil uçuş hayatının başladığı Yeşilköy'ü asla unutmayacağını kaydeden Şentürk, "Yeni havalimanı esasında çok büyük bir hareket. Büyüyen bir nüfus ve burası tüm ulaşım yollarının ortasında. Doğudan batıya, batıdan doğuya giderken çok büyük bir transfer merkezi olabilir. Atatürk Havalimanı artık ihtiyaca cevap vermiyordu. Burası daha iyi oldu ama hava şartları kışın ne getirir, o da ayrı mesele. Çünkü tam Karadeniz’in kenarı." diye konuştu.

Şentürk, mesleğe Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde başladığını, 1955'te 10 kişilik grupla Kanada'ya pilotluk eğitimine gittiklerini, iki sene sonra da Türkiye'ye döndüklerini belirtti.

Sırasıyla Bandırma ve Diyarbakır'da çalıştıktan sonra askeriyeden emekli olduğunu, 10 Kasım 1967'de de Türk Hava Yolları'na (THY) geçtiğini ifade eden Şentürk, "Yaklaşık 27 yıl çalıştıktan sonra THY'den emekli oldum.” diye konuştu.

Şentürk, Türk havacılık sektöründe geçmişten bugüne önemli gelişmeler yaşandığını, ülkenin havacılık noktasında fevkalade bir yere geldiğini belirtti.

- "O günden bugüne çok yol aldık"

Havacılıkta eğitim kalitesinin çok yüksek olduğunu vurgulayan Şentürk, şunları kaydetti:

"Ben Kara Harp Okulu'ndan mezun oldum. Diğer arkadaşlarımız da Hava Harp Okulundan mezun oldu. Her türlü bilgiye sahiplerdi. Bana arkalı önlü bir liste verdiler. Zamanında onu ezberleyip uçağa bindim ve baya baya uçuyordum. Ne zaman ki Kanada'ya gittim, öylesine uçtuğumu anladım. Yani 'hava akımı nedir?', 'aerodinamik nedir?', meğer hiçbir şey bilmiyormuşum. Oraya gidip eğitim aldım. Ondan sonra nokta inişi yapabiliyordum. Yani Kanada Kraliyet Hava Kuvvetleri'nden çok şey öğrendim. Eskiden uçuş çantası taşırdık. Meydanlara hava haritalarıyla uçardık. Şimdi her şey bilgisayarda. Düğmeye basıyorsun, bütün dünya karşına çıkıyor. Türkiye, 1930'dan beri pilot yetiştiriyor. O kadar yokluğa rağmen fedakarca çalışan hocalar ve mühendisler vardı. Derme çatma uçaklarda eğitimler aldık. Bugün Hava Harp Okulumuz, birinci sınıf eğitim müessesesi. O günden bugüne çok yol aldık. Benimle beraber uçan, yanımda yetişen birçok pilot oldu."

Şentürk, uçuş hayatı boyunca 1974'teki Kıbrıs Barış Harekatı sırasında üç meslektaşıyla Libya'dan Türkiye'ye cephane getirmelerini asla unutamadığını, bu gizli göreve üç arkadaşıyla birlikte kendisinin uygun görüldüğünü belirtti.

- "Libya'nın o dönem bize yaptığı yardım unutulmaz"

O gün İstanbul'da bütün hava seferlerinin durdurulduğuna dikkati çeken Şentürk, "Libya'dan bize Ahmet isminde bir doktor gelmişti. Daha doğrusu Libya lideri Muammer Kaddafi onu göndermişti. Onun aracılığıyla 'Çölde cephane var, isterseniz size verebiliriz' dediler. Biz onları taşıdık. Libya'nın o dönem bize yaptığı yardım unutulmaz. Ankara'dan kalktık ve gittik. Bir gece kalıp, Ankara'ya döndük. Dönüşte bizim görüntümüzü almışlar. Bulgar bir hava kontrolörü vardı. Bana 'Komşu götürdüğünü güle güle kullan' demişti. Yaklaşık 25 ton cephaneyi koltukları sökerek, uçağımıza yerleştirdik. Boeing 707 tipi yolcu uçağıydı. Hiçbir yükleme tekniği de yok. Elle yüklenmişti. Ankara'ya yaklaştığımızda hava kötüydü. Uçaktaki sandığın biri kalkıp diğeri iniyordu." dedi.

- "1974'ten beri bıyıklarımı kesmedim"

12 Eylül 1980'deki askeri darbenin ardından havacılık camiasının zaman zaman zor günler yaşadığını aktaran Mehmet Şentürk, Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in talimatıyla herkesçe bilinen meşhur bıyıklarının kesilmesinin istendiğini söyledi.

Şentürk, "12 Eylül'de 'Bıyıklarını keseceksin' dediler. 'Beni uçuştan alacaksanız alın, bıyıklarımı kesmem' dedim. Güya Maocu olduğum için benden bıyıklarımı kesmemi istediler. Bir zaman sonra da ülkücü dediler. Halbuki benim sağcılık ve solculukla ne işim var? Önce solcu yaptılar, sonra milliyetçi... Ben de 1974'ten beri bıyıklarımı kesmedim, kesmeyi de düşünmüyorum." ifadelerini kullandı.

- "Sadri Alışık uçağa binmekten korkardı"

Uzun yıllar süren pilotluk görevinde birbirinden değerli yolcuları uçurduğu için zevk ve gurur duyduğunu dile getiren Şentürk, Amerikalı ünlü keman virtüözü Yehudi Menuhin'in yerinin kendisinde ayrı olduğunu bildirdi.

Şentürk, ünlü sanatçının sürekli İzmir'e gidip geldiğini dile getirerek, şunları anlattı:

"Bir keresinde sinema yıldızı Sofia Loren'i de uçurmuştum, Türkan Şoray, Hülya Koçyiğit, Vehbi Koç da yolcularım arasında yer aldı. 6. Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'ü Pakistan'a götürmüştük. Rahmetli İhsan Sabri Çağlayangil de Dışişleri Bakanıydı. Uçuştan çok memnun kalmışlardı. Korutürk Paşa, bize birer altın kol saati takmıştı. Sadri Alışık uçağa binmekten korkardı ama ben onu uçurdum. Onun bu durumunu biliyorduk ve telkinle o durumunu çözdük. Fatma Girik’le çok uçtuk, Hakkari'de film çekiyorlardı. Onu Van'a götürürdük. Bazen uçakta hostes gibi çalışırdı. Bir defasında Ajda Pekkan'ın Paris dönüşü çok fazla kargosu vardı. Rica etti, bazı değerli eşyalarını uçağın içinde taşıdık ama kendisiyle bir yemek yeme sözü aldık. Tabi daha sonra o yemeği yiyemedik."

THY'nin ilk kez icra ettiği Tokyo, Bangkok ve Dubai seferlerinde görev yapma onuruna ulaştığını aktaran Şentürk, "Ben göreve başladığımda sanırım filoda 18 tane uçak vardı. Biz daha sonra Amerika'ya gittik ve uçuşlar için eğitimler aldık. İlk Airbus eğitimine gidenlerden biriyim. Pilotluğu, 13 Kasım 1994'te THY'nin İstanbul-Brüksel seferi ile bıraktım. Tam kırk yıl, dile kolay." şeklinde konuştu.

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.