"Libya'da uzlaşı dışında imkan görmüyoruz"

"Libya'da uzlaşı dışında imkan görmüyoruz"
Türkiye'nin Trablus Büyükelçisi Doğan: - "Libya’daki sorunun temelinde siyasi ve toplumsal yapının parçalanmış niteliği, karşılıklı güven eksikliği ve devletin zayıflığı bulunmaktadır. Bu temel zafiyetlerin aşılabilmesi ve sorunlara çözüm bulunabilmesi iç

ANKARA (AA) – MELTEM BULUR - Türkiye’nin Tunus'ta mukim Trablus Büyükelçisi Ahmet Aydın Doğan, Libya'da ikinci kez açıklanan kabinenin pazartesi günü yapılacak güvenoyu görüşmelerini değerlendirdi. Doğan, Libya’daki sorunun temelinde siyasi ve toplumsal yapının parçalanmış niteliği, karşılıklı güven eksikliği ve devletin zayıflığının bulunduğunu belirterek, "Bu temel zafiyetlerin aşılabilmesi ve sorunlara çözüm bulunabilmesi için diyalog, istişare ve uzlaşı dışında imkan göremiyoruz" dedi.

Libya’da yaşanan siyasi gelişmelere ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Doğan, ülkedeki iki parlamentonun müzakere heyetlerinin de katıldığı ve Birleşmiş Milletler’in (BM) kolaylaştırıcılığındaki “siyasi diyalog süreci” adlı müzakerelerin yaklaşık bir yıl boyunca devam ettiğini ve 17 Aralık 2015’te müzakerelere ev sahipliği yapan Fas’ın Suherat şehrinde Libya Siyasi Anlaşması'nın imzalandığını hatırlattı.

Bu anlaşmanın Libyalı tarafların karşılıklı ödünler vererek ulaştıkları bir uzlaşıyı temsil ettiğini dile getiren Doğan, ufukta bunun dışında bir uzlaşının da görünmediğini söyledi.

Uluslararası toplumun da anlaşmayı desteklediğini ve Libya’da bir an önce tek bir hükümetin göreve başlamasını arzu ettiğini kaydeden Doğan, “Libyalı tüm tarafların anlaşmanın sunduğu temel üzerinde, birlikte çalışarak, Libya halkının beklediği barış, istikrar, huzur ve kalkınmayı sunabilecek bir devlet yönetimini hayata geçirmelerinin en akılcı ve gerçekçi yol olduğunu düşünüyoruz. Libya iki yıldır bölünmüş ve işlemez durumdadır. Artık bu kargaşanın son bulması lazımdır” diye konuştu.

Libya Siyasi Anlaşması kapsamında Ulusal Mutabakat Hükümeti’nin (UMH) kurulması çalışmalarının sürdüğünü belirten Doğan, bu bağlamda öncelikli konuları “UMH’nin güvenoyu alması, Trablus’ta güven içinde göreve başlaması, Libyalıların anlaşmaya desteklerinin genişletilmesi ve ülkede genel bir ateşkesin sağlanması” şeklinde sıraladı.

- “Zor olan kısım başlıyor”

Çetin müzakereler sonucunda siyasi anlaşmaya ulaşılmasını sürecin kolay kısmı olarak niteleyen Doğan, şöyle devam etti:

“Şimdi daha zor olan uygulama kısmı başlıyor. Sözünü ettiğim öncelikli konuların gerçekleştirilmesi başarı teşkil edecektir. Ancak zorluklar bu konularla sınır değil. Libya halkının gıda, sağlık, su, elektrik gibi temel ihtiyaçlarının karşılanması; terör örgütleriyle ve örgütlü ve adi suçlarla mücadele edilmesi; başta güvenlik olmak üzere hemen hemen her alanda milli kurumların yeniden oluşturulması gerekiyor. Yeni Libya Anayasasının tamamlanıp kabul edilmesi de ülke gündeminde bulunan bir başka konu. UMH’nin yanı sıra Temsilciler Meclisi ve Devlet Konseyi gibi anlaşmanın öngördüğü diğer kurumları da ciddi sınamalar bekliyor.

UMH’nin ülkede istikrarı sağlayabilmesi için Libyalı kardeşlerimizin sabır, sebat ve kararlılık göstererek, sorunları ve anlaşmazlıkları diyalog yoluyla çözmeleri gerekmektedir. Libya’daki sorunun temelinde siyasi ve toplumsal yapının parçalanmış niteliği, karşılıklı güven eksikliği ve devletin zayıflığı bulunmaktadır. Bu temel zafiyetlerin aşılabilmesi ve sorunlara çözüm bulunabilmesi için diyalog, istişare ve uzlaşı dışında imkan göremiyoruz. Libya Siyasi Anlaşması da Libyalı tüm tarafların birlikte çalışması ve mutabakat sağlaması için bir çerçeve sunuyor. Kimsenin elinde sihirli değnek yok. Libya’da daha iyi günler görmek için, uluslararası toplumun da desteğiyle Libyalı kardeşlerimizin meseleleri mutabakatla çözmeleri gerekecek.”

- Sürece destek veren aktörler

Libya’daki siyasi sürecin BM kolaylaştırıcılığında sürdürüldüğünü hatırlatan Doğan, dolayısıyla BM’nin önemli bir role sahip olduğunu söyledi.

Bu sürece destek veren ülkelerin başında da Türkiye’nin geldiğini vurgulayan Doğan, Türk hükümetinin siyasi krizin derinleşmesi ve çatışmaların başladığı Mayıs 2014’ten itibaren esas itibariyle siyasi nitelik taşıyan Libya’daki sorunun ülkedeki tüm tarafların katılımıyla yürütülecek kapsayıcı bir siyasi diyalog süreci vasıtasıyla çözülebileceğini, hem Libyalı taraflara hem de uluslararası toplum üyelerine izah ettiğini anlattı.

Türkiye'nin, Ocak 2015’te Libya’da her iki parlamentodan heyetlerin de yer aldığı müzakerelerin başlamasına, 11 ay boyunca sürdürülmesine ve Aralık 2015’de sonuçlandırılmasına da ciddi katkı yapmış olduğunun altını çizen Büyükelçi Doğan, şöyle konuştu:

“Libya’nın istikrarına yönelik gayretlerimizi, Libyalı ve uluslararası toplum temsilcileriyle temaslarımızı sürdürüyoruz. İkili temaslarımızın yanı sıra çok taraflı girişimlerde de yer almaya devam ediyoruz. Uluslararası toplum 'Roma Grubu' adlı oluşum kapsamında Libya Siyasi Anlaşması'na destek veriyor. Türkiye’nin yanı sıra BM Güvenlik Konseyi daimi üyeleri, bazı Avrupa Birliği üyesi ülkeler ile bazı Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgesi ülkeleri de dahil olmak üzere, toplam 19 ülke ve dört uluslararası örgüt Libya’ya destek amacıyla Roma Grubu'nda yer alıyor. Ayrıca, UMH’nin göreve başlamasıyla birlikte, Libya’ya kısa, orta ve uzun vadede verilecek uluslararası desteğin eşgüdümüne yönelik BM öncülüğündeki hazırlıklara da katkıda bulunuyoruz.”

Fas'ın Suheyrat kentinde gerçekleşen görüşmeler sonucunda pazar günü ilan edilen ve Temsilciler Meclisi'ne sunulan ikinci UMH'nın güvenoyu görüşmeleri pazartesi günü başlamıştı. Salı günü de devam eden görüşmelere, UMH Başbakanı Fayiz es-Sirac'ın talebi üzerine 22 Şubat'ta yeniden başlamak üzere ara verilmişti.

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.