“Modernizm insanoğlunun kâtilidir”

Hikmet İlim ve Sanat Derneği’nin bu haftaki Cuma Sohbetleri’nde “Bilgi ve İlmin Millileştirilmesi, İslâmîleştirilmesi” konuşuldu. Bilginin İslamileştirilmesi lafının farklı anlamlara çekilebileceğine dikkati çekerek farklı yorumlara mahal bırakmamak için ön açıklama yapan Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin, “Bilgi eşyanın hakikatı, sırrı ve hikmetidir. Ve bütün bilgi ve ilim zaten İslâmîdir. Şu anda insanoğlunun sahip olduğu her ilim İslâmîdir, dinidir ve ilahidir” dedi. Bunu ifade ederken de Bakara Sûresi 31., 32. ve 33. Âyeti kerimeleri referans olarak gösteren Prof. Dr. Mustafa Şahin, Batı’nın iddia ettiği gibi Hz. Âdem’in maymundan türetilen ilkel bir insan olmadığını belirterek “Hz. Âdem yeryüzüne indirilen en bilgili insandır. Ademoğlunun şahsında insanoğlunun üreteceği tüm bilgiler vardı. Dolayısıyla insanoğlunun ürettiği tüm bilgiler zaten İslâmîdir. Peygamber Efendimiz de bunu her seferinde dile getirmiştir; “İlim müminin yitiğidir, neredeyse gider alır. İlim Çin’de de olsa gidin alın” demiştir. Kur’an-ı Kerimde de hep hikmetten bahsedilir, akletmez misiniz ve bilmez misiniz diye sorulur. Bu nedenle bilginin hepsi İslâmîdir. İslamiden kastım da ilahidir” diye konuştu.

BİLGİ MÜSLÜMANIN YİTİĞİDİR

Bilginin orijinal ilk kaynağının vahiy olduğunu, sonra insanların gözlemleri ile tecrübeyle öğrendikleri mukayeseli bilgilerin yattığını ve bunun dışında nakil bilgilerin geldiğini ifade eden Prof. Dr. Şahin, “Bilgi Müslümanın yitiğidir, malıdır ve her bilgi Müslümana aittir. Kimin ürettiği önemli değil. Önemli olan bu bilginin doğru kullanılması, hayırda kullanılması ve yeryüzünün ıslahına dönük faaliyetlerde kullanılmasıdır. Çünkü Müslümanın vazifesi yeryüzüne dönük ıslah çalışmasıdır. Bilimin tarihini yeniden yazalım. Bilimi millîleştirelimden kastım şu: Milletimizin ve ümmetin menfaatine olacak şekilde bilimi yeniden elden geçirelim ve yeni bir yöntem, yeni bir metot geliştirelim. Çünkü bugünkü bilim aydınlanma çağı olan Batı dünyasının dayattığı bir bilim anlayışı ve bilim tarihidir” dedi.

DÜNYANIN İLK MODERN HASTANESİ…

Batı’nın bilim adına dünyaya kattığı fazla birşeyin olmadığı iddiasını dile getiren ve Batı’nın İslâm ile İslâmî kaynakları reddettiğini, ötelediğini örnekleriyle anlatan Şahin, İslâm dünyasının yetiştirdiği çok büyük ilim adamları olduğunu ve bunlar arasında tıbbın babası kabul edilen İbni Sina’nın yazdığı El-Kanun fi’t-Tıp adlı eserin, Avrupa’da 1800’lere kadar temel tıp kitabı olarak okutulduğunu söyledi. Selçuklular tarafından 1220’lerde yaptırılan Divriği Şifahanesi’nin dünyanın modern ilk hastanesi olduğunu kaydeden Şahin, Batı’nın 1450’lerde yapılmış bir hastaneyi referans gösterdiğini belirterek darü’l-şifahanelerden hiç bahsetmediğini söyledi.

İnsanlığın düşünce ve zihnini evrensel manada özgür bırakan tek inanç siteminin İslâm olduğunu belirten Şahin, Müslümanların zirveye ulaştıkları medeniyetin Endülüs olduğunu ve Avrupa’nın da, bilimi Endülüs’ten kaçan Müslümanlarından alıp öğrendiğini ifade ederek “Bir Batılı ilim adamı aynen şöyle der: Biz Endülüs’ten 60 kitap kurtardık ve uzaya çıktık.” diye konuştu.

“MODERNİZM İNSANOĞLUNUN KÂTİLİDİR”

Endülüs’ün düşmesi ve Osmanlı’nın Viyana bozgunundan sora Batı’nın, 1700’lü yıllardan sonra bilimde İslam ve Müslümanları geçmeye başladığını ve I. Dünya ile II. Dünya savaşlarında 110 milyon insanın öldürüldüğünü kaydeden Şahin, şunları söyledi: “Avrupa’nın eli Müslümanların elinden daha kanlıdır. Amerika’daki Astek ve İnka medeniyetini yok ettiler. Batı bütün kültürleri yok sayar. Herşeyi kendisiyle ilişkilendirmiştir. Kendisinden öncekilere de asla atıfta bulunmaz. Artık Batı’nın geliştirdiği şu teknolojinin üstümüzdeki kurduğu baskıyı artık yok etmemiz lâzım. Batı’ya göre ekonomimizi belirliyoruz. Batı’ya göre kendimizi başarılı ya da başarısız sayıyoruz. Şunu unutmayınız ki modernizm insanoğlunun katilidir. Biz eğer insanlığa hizmet edeceksek, yepyeni bir medeniyet dersi vereceksek yeniden belirlenmiş ölçü ve değer yargılarına göre kendi yolumuzu çizmemiz lâzım. Biz bilimi millileştirmemiz ve İslamîleştirmemiz lâzım.”

Şahin, soru-cevap kısmında kendisine sorulan soruları cevaplandırırken Müslümanların, Batı’dan önce üniversiteleri kurduğunu ve günümüz gençliğinin de, varolan bilgiyi yorumlayabilmek açısından zihinsel bir değişime ihtiyaç duyulduğunu kaydetti.

Ahmet Keleşoğlu Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen sohbette Prof. Dr. Mustafa Şahin’e teşekkür plaketini, HİSDER Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Önder Kutlu ile Konya Aydınlar Ocağı Genel Başkanı Yrd. Doç. Dr. Mustafa Güçlü birlikte takdim etti.