"NATO üyeliği Bosna Hersek'e güvenlik ve istikrar getirecek"

"NATO üyeliği Bosna Hersek'e güvenlik ve istikrar getirecek"
NATO Bosna Hersek Karargahı Komutanı ve Üst Düzey Askeri Temsilcisi Tuğgeneral Wilz:- "Bosna Hersek'in NATO üyeliği, diğer üyelere olduğu gibi ülkeye ulusal ve bölgesel güvenlik, istikrar, ekonomik gelişim ve sürekli profesyonel asker gücü getirecek"- "He

SARAYBOSNA (AA) - EMRE BAŞTUĞ - NATO Bosna Hersek Karargahı Komutanı ve Üst Düzey Askeri Temsilcisi Tuğgeneral Giselle Wilz, NATO üyeliğinin Bosna Hersek'e güvenlik ve istikrar getireceğini söyledi.

NATO'nun Saraybosna'daki karargahında görev yapan ilk kadın komutan olan Wilz, AA muhabirine, Bosna Hersek'in NATO üyelik süreci ve Balkanlar'daki güvenlik konuları hakkında değerlendirmelerde bulundu.

Bosna Hersek'in NATO'ya üye olmasının önemine işaret eden Wilz, "Bosna Hersek'in NATO üyeliği, diğer üyelere olduğu gibi ülkeye ulusal ve bölgesel güvenlik, istikrar, ekonomik gelişim ve sürekli profesyonel asker gücü getirecektir. Günümüzde yaşanan güvenlikle ilgili meseleler göz önüne alındığında NATO üyeliği son derece önemli." ifadesini kullandı.

Wilz, 2015 yılının sonunda Bosna'daki savaşı sonlandıran Dayton Antlaşması'nın 20. yılının dolduğunu ve NATO'nun bu antlaşmadan sonra 60 bin askerle Bosna Hersek'te hazır bulunduğunu anımsatarak, "NATO çözümün bir parçasıdır. NATO, bugün aynı zamanda Bosna Hersek otoritelerine NATO için yaptıkları taahhütlere uluşması için tavsiyeler veriyor ve yardımcı oluyor. Ülke olarak 20 yıllık bu süreçte uzun bir yol kat ettiler." şeklinde konuştu.

Bosna Hersek'in NATO üyeliği yolundaki en büyük engel olarak gösterilen askeri mülkiyetlerin kayıt altına alınması noktasında Savunma Bakanlığının "harika işler başardığını" söyleyen Wilz, Bosna Hersek Silahlı Kuvvetlerindeki profesyonelleşme eğitimlerinin ve ülkedeki iki entite ordularının tek çatı altında birleşmesinin önemli olduğunu vurguladı.

Balkanlardaki güvenlik meselelerine de değinen Wilz, bölgenin güvenliğinin herkes için önemli olduğunu, NATO'nun ya da Avrupa'nın bir parçası olmanın bu konudaki gerçeği değiştirmeyeceğini ifade etti.

Wilz, güvenlik açısından diyaloğa politik düzeyde de devam etmenin önemli olduğuna işaret ederek, sözlerine şöyle devam etti:

"Herkes NATO'yu devasa bir askeri güç olarak gözünde canlandırıyor ancak NATO aslında askeri kapasitesi olan politik bir organizasyondur. Bunu politik perspektiften düşündüğümüz zaman, bütün ülkeler Balkanlar'ın güvenliğine katkıda bulunuyor. Çünkü günümüzde tehditler gördüğümüz gibi uluslar ötesi ve küreseldir. Yani, NATO'nun buradaki rolü, ittifakın içinde bulunan çözüm ortağı devletlere ve ittifak üyesi ülkelere destek ve tasviye vererek, yardım etmeye devam etmektir. Bosna Hersek bu bölgenin merkezinde bulunuyor bu yüzden çok önemlidir."

Bosna Hersek'in diğer uluslararası organizasyonlar ve bölgesel ortaklarla çalışmasının bölgedeki tehditler göz önüne alındığında önemli olduğunu vurgulayan Wilz, "Sığınmacı konusuyla ilgili konuştuğumuzda, serbest bir şekilde ülkeye giren ve ülkeden çıkan insanlardan bahsediyoruz. Bu sadece Bosna Hersek'te değil Avrupa içerisinde de yaşanıyor. Bu problemi çözmenin yolu komşu devletlerle bilgi paylaşımı yaparak ilişkileri geliştirmek olacaktır." şeklinde konuştu.

- "İşbirliğimiz, Rusya'nın Ukrayna'daki askeri müdahalesinden sonra askıya alındı"

Rusya'nın Balkan ülkeleri üzerindeki etkisini de değerlendiren Wilz, NATO'nun yirmi yıl kadar ortak çıkar doğrultusunda Rusya ile ortaklığı geliştirmeyi ve devam ettirmeyi denediğini ancak bu işbirliğinin Rusya'nın Ukrayna'daki askeri müdahalesinden sonra askıya alındığını aktardı.

Wliz, her şeye rağmen Rusya ile NATO arasındaki işbirliği ve diyaloğun "politik düzeyde" hala devam ettiğini söyleyerek, "Güvenlikte ortak çıkar diye bir şey söz konusudur. Sanırım, bu ortak çıkarı biz Rusya'nın dahi Balkanlar'a dahil olması olarak görüyoruz. Hepimizin paylaştığı bir ortak çıkarın olduğunu her gün gazetelerde okuyoruz." diye konuştu.

Aynı tehditin herkesi etkilediğini belirten Wilz, "Brüksel'den, Amerika'dan ya da Türkiye'den olalım bu hepimizi etkiliyor. Son dört aydır Türkiye'de yaşananlara ve Brüksel'de yaşananlara şahit oluyoruz. Aynı tehditler burada da var. Güvenliğin ve istikrarın olması önemli diye düşünüyorum. Buradaki tüm ülkelerin bölge içindeki güvenliğe katkıda bulunmaları gerekiyor." ifadelerini kullandı.

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.