Nedim Şener'den CHP'den yaşananlara "Altı Ok"üzerinde benzetme

Gazeteci Nedim Şener, "CHP’de ‘Altı Ok’un yerini; 1- İhanet, 2- Hançerleme, 3- Şaibe, 4- Para kuleleri, 5- Kayırmacılık, 6-Linç aldı" dedi.

CHP'de yaşananları Hürriyet'teki köşesine taşıyan Nedim Şener, "Cumhuriyet Halk Partisi’nde Kurultay Kavgaları En Fazla “hizipçilik” üzerine yapılırdı. Parti içinde farklı siyasi düşünce ve tutum olan “hizipçilik” yerini artık “delege pazarı” aldı. CHP’nin gündemine artık Özgür Özel’in, ortasındaki “Devletçilik” ilkesini temsil eden ve yeşil ve mor renge boyamak istediği “Altı Ok” değil başka altı kelime hâkim; İhanet, hançer, şaibe, para kuleleri, kayırmacılık, linç... Partinin gündeminde bu kavramlar hiçbir zaman ideolojisinin önüne geçmedi ta ki Ekrem İmamoğlu, Kemal Kılıçdaroğlu tarafından İBB başkan adayı yapılana kadar. Kemal Kılıçdaroğlu’nun FETÖ’nün 2010’da kaset kumpası sonrası CHP’yi, PKK/HDP çizgisine çekme çabası bile ideolojikti. Ancak Ekrem İmamoğlu’nun İBB başkan adaylığı ve sonrası tüm adımları PKK/HDP’lilerle ilişkileri bile kariyer planına dayalı “çıkarı” üzerine kuruluydu." dedi.

İhanet zincirine dikkat çeken Şener, "Başta Özgür Özel olmak üzere en yakınındaki isimleri gizli zoom toplantılarında yan yana dizerek “siyasi ihanet zincirini” oluşturdu. Nitekim, ilçe ve il kongrelerinden sonra CHP’nin 4-5 Kasım 2023’te yapılan 38. Olağan Kurultay’ına bu havada gidildi. Kılıçdaroğlu’nun seçim öncesi CHP Parti Meclisi’nde yaptığı son konuşmayı gözyaşları içinde izleyen, kaybedilen 12 seçimde hep yanında olan, 2023 seçimi sonrası Kılıçdaroğlu’nun istifasını isteyenleri “aktrol” olmakla suçlayan Özgür Özel tavır değiştirmiş, artık bir İmamoğlu’nun kullandığı “hançere” dönüşmüştü." ifadelerini kullandı.

ÖZEL’İN ATLADIĞI BOŞ HAVUZU DOLDURDU

Özgür Özel'in boş havuza atladığını ifade eden Şener şöyle devam etti: "Kurultayda aday ve CHP Genel Başkanı olmasını şöyle tanımlıyordu; “Bu tek kişilik bir karardı. Tek başıma uzun uzun düşünüp yüksekten boş bir havuza atladım. Ben düşene kadar havuz dolacak diye hesap ettim. Tam da öyle oldu.” Benzetme doğruydu ama elbette tek kişilik bir karar değildi. Evet, boş bir havuza atladı ve düştüğünde dolu olan havuzu dolduran Ekrem İmamoğlu’ndan başkası değildi. Çünkü kendisi Kılıçdaroğlu’nun istifasını isteyenleri “aktrol” olmakla suçladığı zaman içinde, İmamoğlu “değişim” videosunu çekmiş, kendisini siyasette yükselten Genel Başkanı’nın altındaki koltuğu çekme planlarını tamamlayarak işe koyulmuştu bile. İstanbul dahil büyük illerde İmamoğlu’na yakın isimler işbaşına geliyor, delege ordusu oluşturuluyordu."

CHP’DE DELEGE PAZARI

"Delegeler üzerinde oynanan oyunu herkesten önce açıklayan da Kılıçdaroğlu’na yakın isim olan CHP İstanbul İl Başkanı adayı Cemal Canpolat olmuştu. Canpolat, tüm parti yönetiminin önünde, kameralar karşısında açık açık “delege pazarından” söz etti." diyen Şener, şöyle devam etti: "Cemal Canpolat kısa süre içinde yanıldığını görecekti. Kendisi Ekrem İmamoğlu’na yakın bir isim olan Özgür Çelik’e karşı seçimi kaybederken, “Hepiniz oralarda dolaşacaksınız, sonra döneceksiniz Kılıçdaroğlu’nu sırtından bıçaklamaya kalkacaksınız. Kemal Kılıçdaroğlu’nu size yedirmeyeceğiz” dediği CHP Genel Başkanı’nın 4-5 Kasım 2023’te yapılan Kurultay’da Ekrem İmamoğlu- Özgür Özel ikilisine karşı yenildiğini de gördü. Kılıçdaroğlu, kurultay konuşmasında gerek 2023 cumhurbaşkanlığı seçimi sırasında bazı “Altılı Masa ortakları” tarafından gerekse “değişim” diyerek parti içinde Ekrem İmamoğlu ve Özgür Özel’i kastederek hançerlendiğini söyledi. Korktuğu başına gelmiş yenilmişti. Bizzat CHP içinden Kılıçdaroğlu’na yakın gazeteciler, siyasetçiler kurultayda, oy karşılığı paraların verildiği, içinde “soğuk cüzdan” denilen kripto para bulunan telefonların, tabletlerin dağıtıldığı, ev verildiği, kendisi, eşi ve çocukları ile yakınları işe alınma vaadiyle oyunu değiştiren delegelerden bahsetmeye, bazı kişiler de kaynağı belirsiz dekontlar paylaşmaya başladı. Ancak, CHP’deki sular bir türlü dinmek bilmedi. Çok farklı iddialar ortaya atıldı."

KURULTAY VE KONGRELER

Yazısında soruşutrma başlatılan şaibe iddialarıyla ilgili, CHP'deki karşılıklı mesajlara da dikkat çeken Şener, "Özellikle, CHP’li Akif Hamzaçebi 5 Şubat 2025 günü X sosyal medya hesabından “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘şaibeli kurultay’ iddiasına cevap veremeyenler cumhurbaşkanı adayı belirlemek üzere yola çıkmasınlar. Bu iddianın muhatabı Genel Başkanımızdır... ‘Sükut ikrardan gelir’ yani susmak kabullenmektir. Bu iddiayı kabul ederek CHP Genel Başkanlığı koltuğunda oturulamaz. Ya meydan okuyarak bu iddiayı reddedin ya da o koltukta oturmayın” şeklinde dikkat çekici bir mesaj paylaştı. 7 Şubat günü de Kemal Kılıçdaroğlu KRT televizyonunda “şaibeli” kurultaydan söz ederek CHP yönetimine benzer çağrıda bulundu. Tüm bunların ardından Ankara Cumhuriyet Savcılığı bir kısım CHP’lilerin “şaibeli” dediği 2023’teki kurultaya ilişkin soruşturma başlattı. Para karşılığı oy dahil her şey sadece kurultay değil “şaibe” tartışmalarının başlangıcı olan ilçe ve il kongreleri de incelemeye alınacaktır." dedi