Obruk sayısı 600’ü aştı

Obruk sayısı 600’ü aştı
Konya’da Yeni Oluşan Obruklarla Beraber Obruk Sayısının 600’ü Aştığı Ve Acil Önlemler Alınması Gerektiği Uzmanlar Tarafından Belirtiliyor

Karapınar’da oluşan obruklara bir yenisi daha eklendi. İlçeye bağlı Reşadiye Mahallesi Güllükuyu Mevkii’nde tarlada 3 metre çapında, 65 metre derinliğinde yeni obruk meydana geldi. Obruğun derinliği bölge halkında korku yaratırken, Konya Teknik Üniversitesi (KTÜN) Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Fetullah Arık, gazetemize yaptığı açıklamada hem tarımsal açıdan hem de jeolojik açıdan bir dizi önlemler alınması gerektiğini belirtti.

fetullah-arik.jpg

Yeraltı suyunun azalmasından ziyade yeraltı suyunun hareketinin obruk oluşumuna sebep olduğunun altını çizen Arık, “Bu son oluşan obruklarla birlikte biz  obrukların 600’ü aştığını söyleyebiliriz. Obrukların oluşum nedeni doğal. Orada eriyebilir nitelikte kayaların olması, aktif kırıkların yani fayların olması ve yeraltı suyunun hareketleri o bölgede obruğun meydana gelmesinin temel sebeplerinden. Kış boyunca çok fazla kullanılmayan yeraltı sularının eritme özelliği artıyor. O nedenle sulama mevsimi başladığı zaman suyla kayaların etkileşimi arttığı için erim biraz hızlanabiliyor. Nisan-mayıs ayında çiftçilerin ilk sulaması ile birlikte zaten obruk oluşumda artış görüyoruz. Yani temel sebep olarak suyun yeraltından azalmasından ziyade suyun hareketini gösterebiliriz” diye konuştu.

manset-4.jpg

CAN KAYBI OLMAMASI TAMAMEN TESADÜF

En son oluşan obruğun çapı küçük olmasına rağmen derinliğinin bir hayli ürkütücü olduğunu ifade eden Arık, “Daha önce yerleşim alanlarının içerisinde, tarım alanlarında ve sanayi yatırım alanlarında obrukların oluştuğunu biliyoruz. Hatta bu son obruktan daha büyük obruklar da meydana gelmişti. Hatta geçtiğimiz yıl orada bir köyün içerisinde evlere 5-6 metre uzaklıkta meydana gelmişti. Obruk oluşumu çevresinde bulunan canlılara her an zarar verebilir. Bu bölgede şu ana kadar çok şükür böyle ölümlü bir durum meydana gelmedi ama bu tamamen tesadüfi bir durum. Ama bu olmayacağı anlamına gelmiyor. Dolayısıyla bununla ilgili acil tedbirler almak gerekiyor. Tabi bizim doğal jeolojik faktörleri kontrol etme şansımız yok. Ama havzadaki tarımsal üretim modelinden hayvancılık modeline kadar bir dizi önlemler alınabilir. Daha az su tüketen bitkilerin ekilmesi, daha az su tüketen hayvancılık modeline geçilmesi ya da havzaya dışardan su aktarılması gibi çözüm önerileri konuşulabilir” dedi.

TEHLİKELERİ ALANLARI BELİRLİYORUZ

Bu bölge için bir tehlike haritası oluşturmaya çalıştıklarını belirten Arık, “Biz zaten bu alanı tehlikeli olarak belirtmiştik. O yüzden burada obruk olması bizim için çok sürpriz olmadı. Tıpkı deprem bölgeleri haritası gibi bir harita çalışıyoruz. Bu çalışmamız uzun soluklu bir çalışma. Geçtiğimiz yıl Karapınar’ı çalıştık. Bu yıl Ereğli, Emirgazi, Halkapınar, Çumra ve Karatay ağırlıklı olmak üzere Meram ve Selçuklu’nun bir bölümünü çalışıyoruz. Şu anda sahada arkadaşlarımız sahada çalışmalarına devam ediyor. Çalışmalarda bölgenin ayrıntılı jeolojik ve yapısal haritasını çıkarıyoruz. Daha da öteye geçtiğimiz zaman yüzeyde yapmış olduğumuz çalışmalar neticesinde bölgede İHA ve drone ile çalışarak yüzey morfolojisini de takip ediyoruz. Tüm bunların neticesinde obruk riski gördüğümüz alanlarda jeolojik çalışmalar yapıyoruz. Riskli gördüğümüz bölgede yapılan sondaj çalışmasının ardından buna göre oluşturduğumuz Obruk Risk Haritası’nı yetkililere sunuyoruz” şeklinde konuştu.

manset-1-001.jpg

BÜTÜN BUNLAR KARARA DÖNÜŞÜYOR

“En azından risk haritasında bulunan bölgelerle ilgili yapılaşma ve imar konusunda daha temkinli olunması sağlanabilir” diyen Arık, “Böylelikle riskli bölgeler daha öngörülebilir olacak. Çünkü kimi bölgelerde buralar yerleşime kapatılsın önerimiz var. Kimi yerlerde ilave araştırmalar yapılarak obruk riski detaylandırılsın diyoruz. Bu çalışmaları da şu anda Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ile birlikte yürütüyoruz. AFAD’la araştırmalar yapıyoruz. Ayrıca hem Büyükşehir Belediyemiz hem de ilçe belediyelerimizle birlikte imara esas jeolojik jeoteknik çalışmalarla obruk riski değerlendirmesi yapıyoruz. Yani bütün bunlar karara dönüşüyor. Ama sadece mühendisler olarak bizler değil, aynı zamanda tarımla ve hayvancılıkla uğraşan kişi kurum ve bakanlıklarında işin içinde olması ve birlikte bir planlama yapılması gerekiyor” dedi. (Gülşen Çopur)

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.