Ramazan, manevi ve sosyal açıdan bir arınma süreci

Ramazan, manevi ve sosyal açıdan bir arınma süreci
Trabzon Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Tasavvuf Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi İbrahim Erol, ramazan ayının insanlara daha sakin, kalp kırmayan, hak ve hukuka riayet eden bir yaşam biçimi kazandırabileceğini söyledi.

Ramazan ayının, ilk insandan itibaren var olan bir ibadet olduğunu ve Kur’an-ı Kerim’de de bu durumun açıkça ifade edildiğini belirten Erol, bu sürecin bireylere sosyolojik ve psikolojik açıdan kendilerini hazırlama ve güçlendirme imkanı sunduğunu vurguladı.

RAMAZAN, İNSAN İLİŞKİLERİNDE DE SORUMLULUK BİLİNCİ GETİRİYOR

AA'nın haberine göre: Oruç ibadetinin, insanın hem dayanıklılığını artıran hem de Allah ile olan manevi bağını sorgulatan ve düzenleyen bir süreç olduğunu ifade eden Erol, yalnızca bedensel açlıkla değil, aynı zamanda söz ve davranışlarla da oruç tutulması gerektiğinin altını çizdi.

"Oruç tutan kişinin yalnızca ağzından yiyecek ve içecek girmemesi yetmez, aynı zamanda dilini de kötü sözlerden koruması gerekir. Daha sakin, kalp kırmayan, hakka ve hukuka riayet eden bir insan olmayı hedeflemeli, kalbi ve manevi ibadeti öncelemelidir." dedi.

Erol, insanların dilini, elini, nefsini ve gözünü ramazan ayının manevi atmosferine uygun hale getirerek bu kutsal ayı bilinçli bir şekilde idrak etmesi gerektiğini belirtti.

KADİR GECESİ VE İTİKAFIN ÖNEMİ

Allah’ın kainatı yarattığından bu yana Kadir Gecesi’nin var olduğunu ifade eden Erol, Hz. Muhammed’in, oruç ibadetinin farz kılınmasının ardından önce ramazanın ilk on gününde, daha sonra ikinci on gününde ve ömrünün son yıllarında ise son 10 gününde itikafa girerek Kadir Gecesi’ni aradığını söyledi.

"Peygamber Efendimiz, 'Kadir Gecesi’ni son 10 günde arayın.' buyurmuştur. Bu nedenle her Müslüman, itikaf tecrübesini yaşamalıdır. Kadınlar evlerinde, erkekler ise mescitlerde bu süreci idrak etmeli, Allah’ı ve maneviyatı hayatlarının merkezine koymalıdır." diye konuştu.

“ÖZ ELEŞTİRİ YAPARAK RUHUMUZU DA DOYURMAMIZ GEREKİYOR”

İnsanların ramazana yalnızca bedensel değil, ruhsal olarak da hazırlanması gerektiğini vurgulayan Erol, oruç ibadetinin bireyin varoluşsal yolculuğunu sorgulaması için önemli bir fırsat sunduğunu belirtti.

"Midemizi doyurduğumuz gibi ruhumuzu da doyurmamız gerekiyor. İnsan, 'Nereden geldim, nereye gidiyorum? Ne olmalıyım?' gibi sorularla kendini değerlendirmeli ve ruhunu beslemelidir." ifadelerini kullandı.

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.