Sector Tarım’dan Aksaray’a dev yatırım

Tarımsal üretimin maksimum verimlilik seviyesine ulaşmasını sağlamak için çalışan Sector Tarım, ürün çeşitliliği ile bölgelere, ürüne ve doğanın tepkilerine göre belirleyerek, çiftçilerin her şartta yüksek verimli sonuçlara ulaşmasını sağlıyor. Sector Tarım hakkında bilgi veren Sector Tarım Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Kunduracı, “Kuruluş hikayemizin çok sevilmesi elbette keyif verici. Ziraat Fakültesi mezunu üç genç girişimci olarak kurduk. Aynı sıralardan mezun olduğumuzu düşünsek de, idealleri, hedefleri olanların ve bunlarda ısrar edenlerin hala mezun olmadığını görebilirsiniz. Sector’ün başarısı çiftçiye mal olmasıdır. Türk çiftçisi sahip olduğu değerleri yaşatmayı ve sürdürmeyi sever. Eğer bu değerlerin yaşatılmasında doğru konumlanabilirseniz başarı kaçınılmaz. Sector bu yönüyle Türkiye pazarına çok iyi adapte olmayı başardı. Sector’ün üretim verileri sürekli yükseliyor ve 2021 itibariyle bu yükselişe zirai ilaç, yani bitki koruma ürünleri de dahil oldu. Yüksek tonajlarda gübre ve zirai ilaç üretimini hem ülkemizin pazarına hem de dünya pazarına sunmayı başardık. Sector’ün yeni ürün modeli geliştirme kabiliyeti çok yüksek. Bu kabiliyet ve güç zamanında Sector Bilim Merkezi’nin yatırımını yapmamız sayesindedir. Tarım sektöründe dünya artık yeni ürün modellemeye odaklı. Talebi karşılarken çevre, iklim, sürdürülebilirlik ve nitelik unsurlarını ürüne dönüştürmeniz gerekiyor. Sector, tarımın geleceği için dirençleri olan ve bu dirençleri dünya çiftçisinin lehine çevirebilen, topluma kazandıran, dinamikliği ile üretmeyi seven, tüm ekibiyle topluma mal olmuş bir markadır. Anadolu’dan çıkmak elbette bizim sektörümüz için bir ayrıcalık. Çünkü Türkiye’de tarımın ana yurdu Anadolu’dur. İşin sırrı bastığın yere toprak deyip geçmemekte” diye konuştu.

200’Ü AŞKIN ÜRÜN TESCİL VE MARKASINA SAHİBİZ

Nitelikli ürünün çözüm sunabilen ve tüketicisinin beklentisini doğru oranda karşılayabilen ürün olduğuna dikkat çeken Kunduracı, “Nitelik bunlarla da sınırlı değil. Tarım sektörü dünya ekonomisinin can damarıdır. Bunun yanı sıra tarım, sağlık ve üreyişin temelidir. Bu hassasiyetler ile modeller, üretirsiniz. Yoksa standart kalır, gelişemezsiniz. İşte bu yüzden tarım sektöründe nitelikli ürünü ağacın kökleri gibi düşünmek gerekiyor. Unsurları, sebepleri birleştirmeden meyve alamazsınız. Sector, sahada veya üretimde sabit fikirliliğe karşıdır. 200’ü aşkın ürün tescil ve markasına sahibiz. Bu rakamın tamamı Sector’ün ürettiği ve dünyaya sattığı ürünlerdir. Tarım sektöründe bitki koruma ve bitki besleme ürünlerinde ihtiyaç duyulan, tüm koşullarda çalışabilen ürünlerdir bunlar. Toprakta ki kriz, hiçbir şeye benzemez, bundan dolayı formüle etmek ve çiftçinin tarlasına ürün uygulanana kadar aşamayı sürdürmektir vazifemiz. Bitti mi? Bitmedi, sonuçlar karnemizdir. Tüm sonuç karnelerimiz kayıt altına alınarak saklanır ve sürekli izlenir. Nitelikli ürünün başlıca anahtarı da bunlardır zaten” şeklinde konuştu.

TÜRKİYE PAZARINI BİZ YÖNETİYORUZ

Dünyada tarım sektöründe nitelikli ürün üreterek Sector gibi oyun kurabilen marka sayısının çok az olduğunun altını çizen Kunduracı, “Talebin çeşitlilik ile birlikte oluşturduğu rekabet var. Ülkemizde bu rekabeti sadece kendimiz ile yapıyoruz. Nasıl oluyor diyeceksiniz! Bayer, Syngenta, Kws, Alfredo Inesta gibi 15 farklı dünya markalarının Türkiye pazarını da biz yönetiyoruz. Aynı zamanda dünyada rüştünü ispat etmiş ve sürekli yeniliklere adapte olabilen markalar ile iş birliğimizi sürdürmek bize de keyif ve enerji veriyor. Yanı sıra çiftçimizin de çeşitlilik hususunda ki taleplerini karşılamış oluyoruz. Dr. Sector Bilim Merkezi hemen tesisimizin akabinde yapılan bir yatırımdır. Dünya standartlarında akıllı üretim tesisi kuruyorsanız, elbette böyle bir merkeze de sahip olmalısınız. Talep sonucunda üretime yetişebilmek, ERP modeli ile tüm ar-ge verilerini üretim modeline entegre edebilmek büyük bir çaba ve yatırım gerektirir. Dr. Sector Bilim Merkezi üstlendiği rol ile bizim mutfağımızın merkezidir. Sector’ün bugün sahada sağlamış olduğu başarının birinci anahtarıdır” ifadelerini kullandı.

YILDA 1 MİLYONA YAKIN ANALİZİ GERÇEKLEŞTİRİYOR

Üretimin Sector için en kolay iş olduğunu aktaran Kunduracı, “Mühim olanı elbette iklim, toprak ve bilim merkezi yapıyor. Bir de şöyle düşünün. Sadece Türkiye’nin iklim koşullarına göre üretmiyoruz, dünyada her ülkenin iklim yapısı, toprak yapısı, ürünü ve zamanlaması farklı. Bu çok büyük bir bilgi trafiğidir ve Sector bugün bunu yönetebiliyor. Gördüğünüz gibi yönetmekle de kalmayıp, bilgi bankasını sürekli geliştirerek ortaya sonuç ürünü koyuyor. Dr. Sector Bilim Merkezi bir ürünü 0’dan 1’e taşıyabilen bir merkezdir. Kuluçka birimi dâhil tarımsal bilim merkezinde olması gereken tüm birimleri içinde barındırıyor. Kapasitesi ile ortaya koyduğu veriler ve hassasiyetler sayesinde bugün yılda 1 milyona yakın analizi gerçekleştiriyor. Bu 1 milyon analizin çeşitlilik ve bölgesel değerlere göre reçete sayısı ise 2.7 milyonu buluyor” dedi.

TARIMIN DÜNYASINDA AR- GE’SİZ BÜYÜME YOK

Sector olarak Ar-Ge’ye pay ayırmadıklarını kaydeden Kunduracı, “Tam aksine Ar-Ge bize pay ayırıyor. Bu durum birçok iş insanını şaşırtıyor ancak olması gereken bu. Ar-Ge sadece üstü örtülü varlığından bahsedilebilecek bir olgu değildir. Ar-Ge sizin kim olduğunuzu, kim olacağınızı ve yolunuzun nereye çıkacağını belirler. Sector çatısı altında Ar-Ge’nin payı diye bir şey yoktur ve sınır koyulmamıştır. Sector’ün bugün dünya ülkelerinde varlığını sağlayan, dinamiğini ve güvenilirliğini oluşturan şey Ar-Ge’dir. Herhangi bir sektörden bahsetmiyoruz, tarım sektörü diyoruz. Tarımın dünyasında Ar- Ge’siz geçit, büyüme, yol alma diye bir şey yoktur. Tarımın herhangi bir dalı ile uğraşıyorsanız, Ar-Ge sizin gözünüz ve kulağınız olmalı. Strateji ve sorumluluk olarak, Sector bünyesinde sınırsızlaştırılmış Ar-Ge modeli, bugün Dr. Sector Bilim Merkezi’nin kırmızı çizgisidir ve değişmez bütünüdür” diye konuştu.

HEDEFİMİZ 70 ÜLKEYE İHRACAT YAPABİLMEK

Avrupa Birliği standartlarında Aksaray’a 35 dönümlük bir arazi üzerine fabrika kuracaklarını aktaran Kunduracı, “Yaklaşık 26 bin metre kare kapalı alanı olacak bir yapı. Yıllık kapasitesi 18 bin ton civarında zirai ilaç üretimi yapılacak. Normal şartlarda zaten rekabetin biraz daha düşük olduğu ve Türkiye pazarının da yurtdışı pazarının da aç olduğu bir grup burası. Dünya da değişen de bir yapı var. Son bir buçuk iki yıldır inanılmaz bir yapı bozukluğu olmaya başladı. Fiyat istikrarı dünyanın hiçbir yerinde yok. Dünyanı hiçbir yerinde fiyat istikrarı şu anda yok. Örneğin 2,5 dolarlık bir hammaddenin fiyatı 10 dolara çıkabiliyor. Dolayısıyla bu üretimin bir tarafında olalım ileriki aşamalarda kendi hammaddemizi üretebilecek pozisyona geçebilelim diye bir başlangıç yapmak istedik. Kapasite anlamında da ilk 3’te olacağız nasip olursa bu fabrikada. AB normlarında iyi bir modern fabrikayı oluşturmaya çalışacağız. Niyetimiz yut dışı pazarını oluşturmak zaten burada. Hedefimiz 70 ülkeye ihracat yapabilmek. Ülkemizde ihracat yapamazsak sıkıntı yaşayacağız” şeklinde konuştu.

CİROSAL HEDEF 120 MİLYON DOLARI

Türkiye’de 44 tane ruhsatlarının tamamlandığını ifade eden Kunduracı, “Türkiye genelinde 2 yıl içerisinde 160 tane ruhsata geleceğiz bütün başvurularını hazırladık ofislerini oluşturduk. Aynı zamanda yurt dışında da; Azerbaycan, Özbekistan, Kazakistan, Fas ve Tunus gibi ülkelerde ruhsatlamalara da başladık. Bunları da tamamlarsak hemen hemen yaklaşık olarak bir pazar oluşacak. Bu pazarda günümüz şartların şu anda 700 milyon liralık bir pazar. Yaklaşık 80 milyon dolarlık bir hedef. Aksaray’daki yatırımla beraber 2023 sonundaki Sector Tarım A.Ş.’nin cirosal hedefi 120 milyon doları oluşturabilmek. Bunun minimum yüzde 40’ını ihracata hazırlıyoruz. Büyük ihtimalle bu başarıyı oluşturacak gibiyiz. Türkiye’deki ilaç pazarları yaklaşık 800 milyon dolar civarında zirai ilaç pazarları var. Bunun yüzde 40’ı yerli firmalar yüzde 60’ını da ithal firmalar oluşturuyor. İthal firmalar yüzde 40’la yüzde 60’lık Pazar arıyor. Biz yüzde 60 ‘dayız yüzde 40’lık Pazar alabiliyoruz. Hem bu ihracat konusundaki dengeyi oluşturabilmek hem de yabancı sistemlere bağımlılığı azaltabilmek adına yapmış olduğumuz bir düzenek oldu” dedi.

YAPININ TAMAMINI SECTOR ALTINDA TOPLANACAK

Sector Tarım A.Ş.’yi 2000 yılında kurdukları zaman altında birçok birim oluşturmak istediklerini dikkat çeken Kunduracı, “Sector adı altından hem beslenme hem tohum grubu hem de zirai ilaç grubunu bir araya getiren devasa bir firma olmak istiyoruz. İcra kurulları, insan kaynakları birimleri, yönetim kurulunun alabileceği kararlar, yatırım kararlarının farklı boyutları, yurt dışından alabileceğimiz danışmanlıklar. Bunların tamamını şirketimiz için oluşturuyoruz. Yapının tamamını Sector altında toplayacağız. İlaç firmalarının tamamını Sektör üzerine alıyoruz. Dolayısıyla firmanın hem markasal değerini büyütmek istiyoruz, hem de dünyanın bakış açısını değiştirmek istiyoruz. Daha doğrusu biz çok ciddi yatırımlarla ciddi ürünlerle güveni satın almak istiyoruz artık. Güven altına aldık ve bunu asla sarsmak istemiyoruz. Şimdi dünyanın da bu güvenini satın almak zorundasınız. Türk firmalarına güven rahat olmalı, yabancı partnerlerle büyük projelere girebilmek zorundayız. Bunlar bizim hep istediğimiz hayalimizde işletme sistemidir” ifadelerini kullandı.

DÜNYAYA ENTEGRE HAREKET ETMELİYİZ

Ana yatırımlarından birinin de Aksaray’da açacakları fabrika olduğunun altını çizen Kunduracı, “Aksaray’daki fabrikanın işletmesi, hacimsel ve rakamsal değerleri biraz daha yüksek. Tamamen hammaddeden kaynaklı kendimizin oluşturamadığı bir fiyat politikası var. Dünyaya biraz entegre hareket etmek zorundayız. Fiyatlarımız global firmalardan yaklaşık yüzde 50 ya da yüzde 100 daha aşağıda gitmek zorunda. Çünkü onların bir Age bütçesi var. Ar-Ge çok büyük yatırımlar gerektiren bir iş. Ayrıca çok büyük firmalar Aksaray’a yatırım yapmaya başladı. Bizler de fabrikamızı açmak için 35 dönümlük bir arazi ihtiyacımız vardı. Konya’da bunu zamanında temin edemediğimiz için Aksaray’da açmaya karar verdik. Hızlı tren direk organize sanayinin içerisine girebiliyor, Mersin Limanı’na 170 kilometre uzaklıkta. Tüm fırsatları sunuyor bizlere. Konya daha büyük bir şehir olduğu için büyük yatırımcıları Konya’ya çekmemiz gerekiyor.

AFRİKA VE TÜRK CUMHURİYETLERİNE ÜRETİM TESİSİ YATIRIMI GERÇEKLEŞTİRECEĞİZ

Sector’un hedeflerinden bahseden Kunduracı, “Sector Tarım olarak ihracat hedeflerimiz her geçen yıl büyümekte. Zirai ilaç yatırımımız ile birlikte güncellenen hedeflerimizde 70 ülkeye ulaşmak ve ürün, marka olarak tutundurma çalışmalarımızı tamamlamak var. Değişken iklim koşulları, artan dünya nüfusu, nihai tüketicilerin kaliteli ve güvenli gıda beklentisi, tarımla uğraşan iş gücünün azalması ve yaş ortalamasının yükselmesi gibi birçok konu tarımda teknolojik yeniliklerin yapılmasını zorunlu hale getirdi. Pandemi sürecinde tarımın öneminin daha iyi anlaşılması ve farkındalığın artması ile birlikte ülkesel konumlandırma hedeflerimiz de elbette güncellendi, yani fiziksel olarak var olmak istediğimiz ülkeler var. Bunların başında 1 Afrika ülkesinde ve Türk cumhuriyetlerinden 1 ülkede üretim tesisi yatırımı gerçekleştireceğiz. Bu girişimimiz ile bölgenin tüm tarımsal verim dinamiklerini değiştirmek istiyoruz. Ticaretin merkezi olan ve uluslararası ticari ilişkilerin kalbi olan İstanbul’a merkez binamızı taşıyarak ilerleyeceğiz. Ticaretin merkezi olması, elbette dünya devlerinin bulunmasından meydana geliyor. Biz de Sector olarak burada konumlanmak istiyoruz” diyerek sözlerine son verdi. Yiğit Berkay ÇOPUR