SETA'dan "Libya'da Siyasi İstikrar Arayışı" paneli

SETA'dan "Libya'da Siyasi İstikrar Arayışı" paneli
Türkiye'nin Libya Özel Temsilcisi ve AK Parti Ankara Milletvekili İşler:- "Türkiye, Libya'da devrimi destekledi ve devrimden sonraki süreçte de Libya'nın istikrarı için gerekli desteği verdi. Fakat maalesef orası da diğer Arap ülkeleri gibi kaosa sürüklen

ANKARA (AA) - Türkiye'nin Libya Özel Temsilcisi ve AK Parti Ankara Milletvekili Emrullah İşler, "Türkiye, Libya'da devrimi destekledi ve devrimden sonraki süreçte de Libya'nın istikrarı için gerekli desteği verdi. Fakat maalesef orası da diğer Arap ülkeleri gibi kaosa sürüklendi. Tunus hariç bütün Arap ülkelerinde sıkıntılar var. Libya'nın sorunu siyasidir. Siyasi krizin çözümüyse ancak siyasi yolla olur" dedi.

İşler, Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) öncülüğünde, SETA genel merkezinde düzenlenen "Libya'da Siyasi İstikrar Arayışı" panelinde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin Libya'da devrimi desteklediğini ve devrimden sonraki süreçte de Libya'nın istikrarı için gerekli desteği verdiğini ifade ederek, "Fakat maalesef orası da diğer Arap ülkeleri gibi kaosa sürüklendi. Tunus hariç bütün Arap ülkelerinde sıkıntılar var. Libya'nın sorunu siyasidir. Siyasi krizin çözümüyse ancak siyasi yolla olur" değerlendirmesinde bulundu.

Özel temsilci olarak atandığı 2014'ten bu yana Tobruk ve Trablus hükümetileri olmak üzere her iki hükümete de uzlaşı mesajı verdiğini belirten İşler, Tobruk tarafının buna sıcak bakmadığını bu yüzden de uzlaşı sürecinin bir yıl uzadığını aktardı.

İşler, Fas'ın Suheyrat kentinde 17 Aralık'ta Birleşmiş Milletler (BM) gözetiminde imzalanan Libya Siyasi Anlaşması'nın sorunun çözümünde etkili olacağına inandığını belirterek, "Aksi takdirde, Libya'yı daha kötü günler bekleyebilir. Libya'da petrol veya dolar değil kardeşlerimizi görüyoruz. Bizim için çıkar, Libyalıların barışı, huzuru ve istikrarıdır. Bunun için de tüm tarafların fedakarlık yapması gerekir" diye konuştu.

- "Tüm taraflar arasında diyalog olmalı"

Libya Kalkınma ve Yeniden Entegrasyon Programı (LPRD) Başkanı Mustafa el Sagızlı, Libya'da 17 Şubat Devrimi'nin gerçekleştiği 2011'den bu yana yaşanan süreci özetleyerek ülkede kalkınma ve adalet için devrim yapıldığını fakat sonrasında tüm kesimlerin eline ağır silahların geçtiğini söyledi.

Silahlı grupların güçlenmesiyle 2013'teki istikrar ortamının sona erdiğini belirten Sagızlı, o dönemde tüm silahlı grupları toplayıp güvenlik güçlerine katılmalarını destekleyecek bir hükümet oluşturmaya çalıştıklarını ifade etti. Bu programların devam eden siyasi çekişmelerle sekteye uğradığını dile getiren Sagızlı, sonrasında gelen karşı devrim hareketiyle çekişmenin de şiddetlendiğini kaydetti.

Libya Ulusal Mütabakat Hükümeti'nin, tüm Libya genelinde önemli hedeflerinin olması gerektiğini dile getiren Sagızlı, "Tüm taraflar arasında diyalog olması ve devletin ayakta kalmasını istemeyenlerin tasfiye edilmesi çok önemli" değerlendirmesinde bulundu.

- "Ordu tek elde toplanmalı ve halkına silah doğrultmamalı"

Sagızlı, askeri ve diğer güvenlik kurumları arasında koordinasyon olması gerektiğine işaret ederek, "Libya'da ordu tek elde toplanmalı ve bu ordu kendi halkına silah doğrultmamalı" diye konuştu.

Bingazi'nin DAEŞ gibi silahlı terör örgütlerinden temizlenmesi gerektiğini belirten Sagızlı, "Hükümet için güvenlik ve barışın tesis edilmesi adına hala bir fırsat var" ifadesini kullandı.

Loops Araştırma Şirketi Kurucusu Awad İbrahim de Libya'daki mevcut sorunları, Ulusal Mütabakat Hükümeti'nin karşılaştığı tehlikeler, silahlı gruplar ve ekonomi çerçevesinde ele alarak, oluşturulacak başkanlık konseyinin önemli olduğunu, Trablus ve Tobruk merkezli iki ayrı hükümetin oluşumunun tehlike arz ettiğini söyledi. İbrahim, aynı zamanda da karar mekanizmasını yönetecek bir başkanlık konseyinin gerekliliğine işaret etti.

- "İkili hükümet yapısı büyük sorun teşkil ediyor"

Bakanlık seçimlerinde, mevcut hükümetler arası çekişmeler ekseninde "bölgeselci" anlayışla hareket edilmemesi gerektiğini ifade eden İbrahim, siyasi, ekonomik ve sosyal alanlardaki ikililiğin büyük sorun teşkil ettiğini söyledi.

İbrahim, hükümetin mevcut sorunlar nedeniyle işleyemez hale geldiğini, halkın eğitim, sağlık, su ve elektrik gibi temel ihtiyaçlar başta olmak üzere pek çok konuda mağdur olduğunu öne sürdü.

Bütçenin yüzde 40'ının memur maaşı olarak ödendiğini dile getiren İbrahim, ülke bütçesinin sürekli açık verdiğini, önümüzdeki yıl da açığın daha fazla büyüyeceğini söyledi.

Uzlaşı olmaması halinde çatışmaların devam edeceğini kaydeden İbrahim, bu süreçte yerel yönetimlerin de güçlendirilerek kimsenin dışlanmadan uzlaşıya davet edilmesi gerektiğine işaret etti.


Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.