Sınırsız özgürlük söylemiyle yola çıkan internet ve sosyal medya, yeni baskıcı uygulamalara yol açtı! Dijital Faşizm

Sınırsız özgürlük söylemiyle yola çıkan internet ve sosyal medya, yeni baskıcı uygulamalara yol açtı! Dijital Faşizm
Sosyal Medya Şirketlerinin tekel olması ve kendi ideolojilerini dayatmasına yönelik olarak kullanılan ve son dönemlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da sıklıkla dile getirdiği, ‘Dijital Faşizm’ için uzmanlar tedbirler alınması gerektiğini vurguluyor

Sosyal Medya Şirketlerinin tekel olması ve kendi ideolojilerini dayatmasına yönelik olarak kullanılan ve son dönemlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da sıklıkla dile getirdiği, ‘Dijital Faşizm’ için uzmanlar tedbirler alınması gerektiğini vurguluyor.

Türkiye’de ve Dünya’da sosyal medya artık vazgeçilmez hale geldi. İnternet ve sosyal medyanın yaygınlaşması ile asırlardır farklı konularda karşımıza çıkan faşizm, dijital anlamda da kendisini göstermeye başladı. Peki, son süreçte hayatımıza giren ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da sık sık dile getirdiği, ‘Dijital Faşizm’ ne anlama geliyor? Kitleleri etkilemek, manipüle etmek ve paylaşımları yönetmek için kullanılan bu yönteme karşı ne gibi önlemler alınıyor? Konu hakkında Pusula’ya özel açıklamalarda bulunan, Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Selman Selim Akyüz, enformasyon sisteminde tam bir kaos yaşandığını belirtti.

GELENEKSEL MEDYADAKİ 5N1K YOK OLDU

Geleneksel medyanın hükümranlığının internetin hayatımıza girmesiyle son bulmaya başladığını ifade eden Akyüz, “Ama asıl köklü değişiklik sosyal medya platformlarının ortaya çıkması ile başladı. Geleneksel medyada da tabi ki bazı sorunlar vardı ama sosyal medyanın işin içine girmesiyle başka sorunlar ortaya çıkmaya başladı. Bunlar dezenformasyon ve mezenformasyon yani yalan haber ve yanlış bilgi. Eskiden geleneksel medyada bir kontrol ve teyit mekanizması vardı. Alınan bir bilgi doğruluğu teyit edilmeden yayınlanmıyordu. Fakat yeni medyada insanlar artık mesajın maruz kalanı değil, onların üreticisi konumuna geçti. İnsanlar bu mecralarda birbirleri ile iletişim kurmanın ötesine geçmeye başladılar. Bu yeni alanın gücünü görenler de bu araçları kötüye kullanmaya başladı. Sosyal medyadaki haber anlayışı ile geleneksel medyadaki 5N1K yok oldu. İnsanlar olayın iç yüzünü öğrenmeden sadece okuduğu bir cümlelik bilgi ile yetinmeye başladı. Kasıtlı olarak verilen yanlış bilgiler demokrasileri bile tehdit eder hale geldi. Bir enformasyon bombardımanı ile insanların kanaatlerini manipüle ediyorlar” dedi.

BÜYÜK BİR TEKELLEŞME SORUNU VAR

“İnsanlar daha fazla bilgiye sahip olsun, sadece televizyonlardaki 50 kanalla sınırlı kalmasın. Kendileri de elbette görüşlerini paylaşsın. Bu açıdan sosyal medyanın çok ciddi katkıları oldu. Fakat bir yandan bu bilgi tekelini kırmak isterken ortaya yeni tekeller çıktığını gördük” diyen Akyüz, “Bakıyorsunuz geçtiğimiz günlerde Facebook ve Instagram çöktü. Facebook platformu sosyal medya araçlarıyla çok büyük bir kitleye hitap ediyor. Sadece belki Twitter’ın ayrıştığını söyleyebiliriz. Bu açıdan bakınca da ortaya çok büyük bir tekelleşme sorunu çıkıyor. Bu tekelleşmenin sonucunda, sosyal medya platformlarının kurucuları ve yöneticileri istediklerine istedikleri gibi müdahale etme hakkı gördü. Bunun arka planında bir ideoloji var aslında. Buna California İdeolojisi de deniyor. Çünkü bu sosyal medya platformlarının büyük bir bölümü, Amerika Birleşik Devletleri’nin California eyaletindeki teknoloji devleri tarafından ortaya çıkarılmış platformlar. Aslında geleneksel medyadaki sahiplikle ilgili problemlerin burada daha da katmerli hale geldiğini görmeye başladık” diye konuştu.

ÖZGÜRLÜKÇÜ KILIFIYLA ÖRTÜLMÜŞ ÇOK SİNSİ BİR FAŞİZM

Sosyal medya yöneticilerinin insanların paylaşımlarına müdahale etmeye başladığını söyleyen Akyüz, “Baktığınızda bu platformlar bir ülkedeki enformasyon akışına rahatlıkla müdahale ederken, bazı paylaşımları çok rahatlıkla engellerken, insanların eleştiri haklarını ellerinden alırken, başka bir ülkede tamamen farklı bir tutum sergilediklerini görebiliyoruz. Mesela Amerika Birleşik Devleti’nde seçimlere açıkça müdahale ettiler. Donald Trump’ın sosyal medya paylaşımlarını engellediler. Ama diğer taraftan Joe Biden ile ilgili ortaya çıkmış bir yolsuzluk, usulsüzlük haberinin linkini de sosyal medyada yasakladılar. Tabi Twitter’ın kurucusu daha sonra bu konu ile alakalı özür diledi. Ama iş işten geçmişti. Belki yüzbinlerce insanın kanaati orada değişecekti. Ben o dönem gazetenin linkini alıp Twitter’da paylaşmayı denedim. ‘Hayır, bunu yapamazsınız’ dedi. İşte biz buna dijital faşizm diyoruz. Özgürlükçü kılıfıyla örtülmüş çok sinsi bir faşizm, baskı ortamı olduğunu görüyoruz. Umarım sosyal medya platformları bundan vazgeçer. Kendi kurallarını kendileri koymaya çalışıyorlar. Hükümetlerle de doğru düzgün işbirliği yapmıyorlar. Ve ortadaki bu kaos hali devam ediyor” şeklinde konuştu.

İNSANLARA İTİBAR SUİKASTI YAPILIYOR

Avrupa Birliği’nin Amerika’ya sosyal medya konusunda tedbir alınması ile ilgili çağrı yaptığını belirten Akyüz, “Artık devletler sosyal medya platformlarının demokrasiye ciddi bir tehdit olduğunu düşünüyorlar. Evet, burada yaşanan sorunlar kanunlarla düzenlenmeli ve cezası da olmalı. Çünkü insanlara itibar suikastı yapılıyor. Bundan önceki sosyal medya düzenlemesinde bununla ilgili tedbirler alındı. Sosyal medya platformlarının Türkiye’ye temsilcilik açması ve burada yapılananlardan sorumlu olması istendi. Ardından temsilcilik açıldı ama sağlıklı yürümüyor şu anda. Yalan haber ve yanlış bilgi konusunda nasıl bir tespit yapılacak bunun üzerine biraz daha düşünülmesi gerekiyor. Ve ifade özgürlüğüne zarar vermeden bir sosyal medya düzenlemesi yapılması ve bunun içinde platformlarla işbirliği yapılması gerekiyor. Aksi halde maalesef önüne geçmek çok zor görünüyor. Diğer taraftan bu konunun asıl önüne geçecek olan, medya okuryazarlığının geliştirilmesi. Maalesef Türkiye’de medya okuryazarlığı dersi yeterince verilmiyor” dedi.

KENDİMİZİ BU SALDIRILARDAN KORUMALIYIZ

İnsanların bu dijital sorunlardan korunmak için yapması gerekenleri sıralayan Akyüz, “Sosyal medya yavaş kullanılmalı. Karşılaşılan bir paylaşım, bilgi, haber önce araştırılmalı. Acaba bu mesaj doğru mu? Bu paylaşımın kaynağı ne? Söyleyen kişi gerçek bir kişi mi? Bu şüphe ve sorulardan yola çıkarak sosyal medyada birçok gönderinin sizi olumsuz etkilemesini engelleyebilirsiniz. Bu tarz tereddütte kaldığımız paylaşımları da anında paylaşmamak ve yorum yapmamak en önemlisi. Çünkü paylaştığımızda o yalan/yanlışın diğer insanlara da zarar vermesine sebep oluyoruz. Doğrulama platformlarının sitelerine ve kurumsal haber kaynaklarının sitelerine olayın gerçekliği konusunda başvurulabilir. Eğer zaten bir olay, hiçbir kurumsal haber organizasyonunda haber olmadıysa çok büyük ihtimalle yanlıştır” şeklinde konuştu. (Gülşen Çopur)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.