Sivil Toplum Diyaloğu Toplantısı

Sivil Toplum Diyaloğu Toplantısı
AB Bakanı Bozkır:- "AB Katılım Öncesi Yardım Aracı’nın ikinci döneminde 2020 yılına kadar yaklaşık 190 milyon avroluk AB kaynağını sivil toplum kuruluşlarına tahsis edeceğiz" - "Tam üyelik hedefimize güçlü, aktif ve katılımcı bir sivil toplum sayesinde ba

ANKARA (AA) - Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, AB Katılım Öncesi Yardım Aracı'nın ikinci döneminde 2020 yılına kadar yaklaşık 190 milyon avroluk AB kaynağını sivil toplum kuruluşlarına tahsis edeceklerini belirtti.

Bozkır, Bilkent Otelde düzenlenen 4. Sivil Toplum Diyaloğu Toplantısı’nın açılışında yaptığı konuşmada, AB’ye üyelik sürecini toplumsal gelişim ve dönüşüm fırsatı olarak değerlendirdiklerini söyledi. Ülkede sivil toplumu rakip olarak gören eski anlayışın yerini sivil toplumu zenginlik olarak gören bir anlayışa bıraktığına işaret eden Bozkır, bunun bir sonucu olarak sivil toplumun alanının genişlediğini ve bugün 108 bini aşan sivil toplum kuruluşunun ülkenin gelişmesine, daha ileriye gitmesine ve sivil toplumun gelişimine katkı sağlayacak yapıda olduğunu vurguladı.

Volkan Bozkır, 2014 yılının Eylül ayında tam üyelik hedefi doğrultusunda AB stratejisini hazırladıklarını ve uygulamaya başladıklarını ancak bu çalışmaların sivil toplum olmadan eksik kalacağına yürekten inandıklarını ifade ederek "Tam üyelik hedefimize güçlü, aktif ve katılımcı bir sivil toplum sayesinde başarıyla ulaşabileceğimizin farkındayız" diye konuştu.

AB stratejisinin üç temel ayağından birini sivil toplumla diyaloğa ayırdıklarını belirten Bozkır, bu doğrultuda, üniversite kesiminden farklı inanç grupları temsilcilerine, gençlik ve kadın örgütlerinden engelli derneklerine, çevre kuruluşlarından eğitim gönüllülerine kadar geniş bir yelpazeyi temsil eden binlerce sivil toplum kuruluşundan yaklaşık 20 bin temsilcinin katıldığı ve 10 ilde düzenledikleri toplantılarda, güzel bir diyalog ve istişare ortamı oluşturduklarını anlattı.

Bakan Bozkır sözlerini şöyle sürdürdü:

“Gerçek manada tüm kural ve kurumlarıyla birlikte işleyen bir demokrasinin temel unsuru ve AB sürecimizin ayrılmaz bir parçası olan sivil toplum kuruluşlarımızın temsilcilerinin, Avrupa kamuoyuna ulaşabilme, mevcut karşılıklı önyargıları ortadan kaldırma ve ülkemizi AB nezdinde daha doğru ve eksiksiz tanıtabilme misyonunda önemli bir köprü olduğuna inancımız tamdır."

Sivil Toplum Diyaloğu Programının sivil toplum kuruluşlarının Avrupa’yı tanıması, Avrupa’ya sesini duyurması ve Avrupalı toplumların da sivil toplum kuruluşları vasıtasıyla kendilerine erişmesi sürecinde muazzam fırsatlar sunduğuna dikkati çeken Bozkır, uygulanacak projelerle tüketici hakları, çevre, enerji, bölgesel politika, sanayi, tarım ve balıkçılık, adalet, özgürlük, güvenlik, iş kurma hakkı ve eğitim gibi alanlarda AB üyesi ülkelerdeki iyi uygulamaların araştırılmasına ve Türkiye’ye transferine imkan sağlanabileceğini kaydetti.

Bozkır, şöyle devam etti:

“AB Katılım Öncesi Yardım Aracı’nın ikinci döneminde (IPA II) 2020 yılına kadar yaklaşık 190 milyon avroluk AB kaynağını sivil toplum kuruluşlarına tahsis edeceğiz. Bakanlığımız tarafından 2016 ve 2017 yıllarında uygulanması planlanan 'Yerel Sivil Toplum Kuruluşları Hibe Programı, Şehir Eşleştirme Hibe Programı, Ağlar/Platformlar Hibe Programı ve Sivil Toplum Diyaloğu V Hibe Programı' başlıklı projeler kapsamında sivil toplum kuruluşlarına yaklaşık 16 milyon avro tutarında destek sağlanacak.”

- "Doğrudan etkileşim kurmak AB açısından çok önemli"

AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Hansjörg Haber de sivil toplum diyaloğunun amacının Türkiye ve AB’ye üye devletlerdeki sivil toplum kuruluşları arasında güçlü bağlar kurmak, onlara fon sağlamak olduğunu söyledi.

İlgili bakanlıklarla da kapasite geliştirme çalışmalarının bu program çerçevesinde gerçekleştirildiğini ifade eden Haber, 2008 yılından bu yana programın birçok alanında ortaklık projesi yürütüldüğünü altını çizdi. AB ve Türkiye toplumunu bir araya getirmek ve aralarında karşılıklı bir anlayış, doğrudan etkileşim oluşturmanın AB açısından çok önemli olduğunu belirten Haber, şunları kaydetti:

“AB açısından sivil toplum, gerçek bir demokrasinin işleyişi için vazgeçilmezdir. Sivil toplumun katılımı, vatandaşların süreçlere katılması, politikaların yapılması ve hayatları üzerinde etkisi olan kararların alınması sürecine dahil olmaları anlamına geliyor. Türkiye’de farklı sivil toplum kuruluşları bu süreçte yer alıyor. Diyalog programlarının da bu alanlarda gelişim sağlayacağına ve sivil toplum kuruluşlarının kapasitesini artırabileceğine inanıyoruz. AB’ye katılım süreci sadece devlet kurumlarına ait değildir, aynı zamanda insanlar ve insanların hayatlarıyla ilgilidir. Vatandaşlar fikirlerini ifade etme konusunda kendilerini özgür hissetmelidir. Hükümetler ve AB kuruluşları da onlara kulak vermelidir. Sivil toplum diyalogları da vatandaşlarımızın bunu yapabilmeleri için bu fırsat pencerelerini açmaktan sorumludur. Bu manada seçilen tüm alanlar AB ve Türkiye vatandaşlarının yaşam kalitelerine katkı sağlayacaktır. Sivil toplum, AB standartlarına ulaşılması, karşılıklı bir diyalog oluşturulması ve bunların uygulanması konusunda önemli bir yere sahiptir. Böyle bir ortamın ve fırsatların oluşturulması AB üyeliği için de çok önemlidir.”

- 9 sektörde 80 proje

Merkezi Finans ve İhale Birimi Başkan Vekili Emine Döğer de AB ve Türkiye arasında imzalanan 2011 yılı finansman anlaşması kapsamında desteklenen Sivil Toplum Diyaloğunun, AB sürecinin yalnız politik ve idari ilerlemelerle sınırlı kalmaması gerekliliğine dayandığını belirtti.

Program kapsamında çevreden enerjiye, adalet özgürlük ve güvenlikten bölgesel politika ve yapısal araçların koordinasyonuna toplam 9 sektörde 80 projeyle sözleşme imzalandığı bilgisini veren Döğer, bu projelerin bütçe büyüklüğünün 10 milyon 774 bin 239 avro olduğunu aktardı.

Emine Döğer, “Birimimiz tarafından şimdiye kadar 23 bin 684 proje başvurusu değerlendirilmiş, yaklaşık 461,2 milyon avro tutarında 4 bin 606 hibe sözleşmesi imzalanmıştır” diye konuştu. Döğer, programlar kapsamında yürütülecek hibe sözleşmelerinin sivil topluma olumlu katkılar sağlamasının yanı sıra ülkede proje hazırlama ve uygulama kapasitesinin gelişmesine önemli katkılarda bulunduğunun altını çizdi.

Kaynak:Anadolu Ajansı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.