Somali Altıncı Yüksek Düzeyli Ortaklık Forumu

İSTANBUL (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, "İslam’da olmayan bazı geleneklerin kadınları ikinci planda konumlandırdığını görüyoruz. Kadınları değersizleştirmeye çalışan bir yaşam tarzı, dinimizde yoktur" dedi.

Emine Erdoğan, Somali Altıncı Yüksek Düzeyli Ortaklar Forumu kapsamında düzenlenen "Kadın, Barış ve Güvenlik" başlıklı toplantıda yaptığı konuşmada, Somali halkının Türk halkının gönlünde çok özel bir yere sahip olduğunu ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Başbakan olduğu dönemde, 2011 yılında kalabalık bir heyetle, uluslararası toplumun dikkatini Somali’ye yönelten tarihi bir ziyaret gerçekleştirdiğini hatırlatan Emine Erdoğan, bu ziyarette Somali halkının içinde bulunduğu zor koşulları bizzat gözlemleme imkanı bulduğunu kaydetti.

Somali’nin 2011 yılından bu yana katettiği ilerlemeyi büyük bir memnuniyetle izlediğini dile getiren Erdoğan, şöyle dedi:

"Somali halkı, bugün umutla geleceğine sahip çıkmakta, kendi ayakları üzerinde doğrulmaya çalışmaktadır. Bu süreçte, sivil toplum kuruluşlarımızın da katkılarıyla, Türkiye olarak Somalili kardeşlerimizin yanında olmaya çalıştık. Somali’de hayatın normalleşmesine yaptığımız katkıların somut sonuçlarını görmek hepimizi mutlu ediyor. Geçtiğimiz yıl ocak ayında, Cumhurbaşkanımıza refakaten, Mogadişu’ya gerçekleştirdiğim ikinci ziyaretimde, bu iyileşmeyi bizzat kendi gözlerimle görmenin mutluluğunu yaşadım."

Somali'deki devlet inşası ve barışın tesisi çabalarının büyük öneme sahip olduğunu vurgulayan Emine Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Ne yazık ki, 20. yüzyıldan bu yana dünya, büyük acılar ve insanlık dramlarına şahit oldu. Bu zor zamanlarda en çok zarar gören kesim ise, kadınlar ve çocuklardır. İnsanlığın vicdanını kanatan bu sıkıntıların en yakın tarihli örneği ise, Akdeniz sahillerinde yitirdiğimiz çocuklar ve kadınlar olmuştur. Suriye trajedisi, uluslararası toplumun gözü önünde, milyonlarca kadını yurdundan ayırmış, nice çocuğu eğitimden mahrum bırakmıştır. Öte yandan kadınlar, bazı geleneksel bakış açılarının, kültürel normların gölgesinde kalmaktadır. Söz gelimi, İslam’da olmayan bazı geleneklerin kadınları ikinci planda konumlandırdığını görmekteyiz. Kadınları değersizleştirmeye çalışan bir yaşam tarzı, dinimizde asla yoktur."

- "Toplumsal cinsiyet adaleti ilkesini küresel ölçekte yaygınlaştırmalıyız"

İslam dininin temel kaynaklarının, kadın ve erkeği, birbiriyle çatışan değil, birbiriyle uyum içinde, birbirini destekleyen ve bütünleyen iki cins olarak konumlandırdığını aktaran Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bu yanlış algılarla mücadele etmek durumundayız, maalesef. Kadınlara toplumun her alanında, hak ettikleri yeri açmak ve kadının ilerlemesinin önündeki engelleri, el birliği ile kaldırmak gerekiyor. Fakat bu, erkeklerin de gayret göstermesi gereken bir konu. Zira, kadın sorunu aynı zamanda bir erkek sorunudur. Siyasette, iş dünyasında, akademide kadın varlığı, adaletin, toplumsal dengenin ve huzurun teminatıdır. Bu nedenle toplumsal cinsiyet adaleti ilkesini küresel ölçekte yaygınlaştırmamız gerektiğini düşünüyorum. Kadınların daha etkin olduğu bir dünyada, şiddetin azalacağına dair güçlü bir inanca sahibim."

Şiddetin tüm dünyada toplumsal sorun olduğunu ifade eden Erdoğan, "Şiddeti besleyen kültürel kalıpları çözümlemek durumundayız" dedi.

Erdoğan, kadına şiddeti destekleyecek, onu meşru gösterecek hiçbir akıl ve vicdan sahibi olabileceğini düşünmediğini belirtti.

Türkiye'nin, kalkınma sürecinde, son 12 yılda büyük aşamalar kaydettiğini ve dünyada örnek gösterilen ülkeler arasına girdiğini belirten Erdoğan, "Toplumsal hayatta ayrım yapılmaksızın, tüm kadınlarımıza demokratik hakları iade edilmiş, kadının etki gücü artmıştır. Yaptığımız eğitim kampanyaları meyvelerini vermiştir. İlköğretimde okullaşma oranımız 10 yıl içinde yüzde 90’lardan yüzde 99’lara ulaşmıştır. Keza kadınların yükseköğretime katılma oranı, yüzde 13’ten, yüzde 40’a çıkmıştır. Meclisimizdeki kadın vekil sayısında ise, önemli oranda artışlar olmuştur" ifadesini kullandı.

Somali’de de kadınların siyasette, iş dünyasında ve günlük hayatta erkeklerden hiç aşağı kalmayacak şekilde var olma potansiyeli olduğunu belirten Emine Erdoğan, "Bu potansiyelin, toplumun tüm katmanlarını harekete geçirmesini arzu ediyoruz. 2016 seçimlerinin Somali’nin olduğu kadar, Somali’deki kadınların kaderi bakımından da, gerçek bir sınav olacağına inanıyorum. Daha çok Somalili kadının karar alma mekanizmalarında yer almasını temenni ediyorum. Bir ülkede barış ve güvenlik tesisinin, ancak kadının toplumda hak ettiği yeri almasıyla mümkün olacağına inanmaktayım" diye konuştu.

Türkiye'nin Afrika kıtasındaki sorunları yakından izlediğini belirten Erdoğan, ülke insanının elinde olanı paylaşma, yardıma ihtiyaç duyanlara kucak açma konusunda oldukça duyarlı olduğuna vurgu yaparak, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Bu bağlamda, Afrika'dan yükselen her ses, Türkiye’de yankılanmaktadır. Uluslararası toplum olarak kadının statüsü dahil olmak üzere, Somali’de olumlu yönde kaydedilen gelişmeleri sahiplenmeliyiz. Elbetteki asıl sorumluluk Somali halkına düşmektedir. Biz bu süreçte Somalili kardeşlerimizi her zaman olduğu gibi yalnız bırakmayacağız. Bunu, değerli kardeşim, Somali Hanımefendisi Qamar Omar Ali’ye de her fırsatta söylüyorum. Dost ülke Somali’nin geleceği adına, biz her zaman yanınızdayız. Bu toplantının da hayırlara vesile olmasını diliyorum."

- "Somalili kadınlar, birleşin, birlikte hareket edin"

Somali Cumhurbaşkanı Hassan Sheikh Mohamud'un eşi Qamar Omar Ali ise iç savaş sırasında ve sonrasında Somalili kadınların ekonomiyi ve toplumu ayakta tutan unsurlar olduğunu ifade etti.

Somalili kadınların yetkinlikleri, eğitimleriyle en az erkekler kadar önemli bir rol oynayabileceklerini ifade eden Qamar Omar Ali, "Somali hükümetine çağrıda bulunmak istiyorum. Tüm kültürel engelleri kaldırın" dedi.

Kadınlara da seslenen Qamar Omar Ali "Birleşin, birbirinize saygı gösterin. Kesinlikle aşiretçilik klancılık tuzağına düşmeyin. Birlikte hareket edin" dedi.