Tohumun atası siyez, ürünlere lezzet katıyor

Tohumun atası siyez, ürünlere lezzet katıyor
Yaklaşık 10 bin yıl genetik yapısı bozulmayan siyez buğdayını Konya’da ektiklerini aktaran Nazım Mutluer, “Buğdayın atası olarak bilinen siyez buğdayından elde edilen unları ürünlerimizde kullanarak lezzetlerine lezzet katıyoruz” dedi

Unlu mamuller sektöründe 250 çeşidi aşkın ürün üreten Mutluerler, Türkiye’de endüstriyel ve çeşit ekmeklerinde ekşi maya kullanan nadir firmalardan. 35’i aşan ekmek çeşidi ile Konya’da ekmek üretiminde birinci sırada yer aldıklarını belirten Mutluerler Genel Müdürü Nazım Mutluer, “Buğdayın atası olarak bilinen ve yaklaşık 10 bin yıl genetik yapısı bozulmayan siyez buğdayını ürünlerimizde kullanıyoruz. Siyez buğdayının sık bir kavuz yapısı var. Bu sık kavuz yapısı hastalıklara ve zararlılara karşı bir dayanıklılık geliştirmiş. Buğday tanesinin dışını saran kavuzun bu kadar sert olması onu genetik açılım göstermemesi noktasında desteklemiş. Gerekli Ar-Ge çalışmalarını yürüttükten sonra siyez buğdayını Konya’da ektik. Aldığımız mahsulü değirmende işledik ve elde edilen unu ürünlerimizde kullandık. Siyez buğdayının lezzetini ürünlerimizde bulabilirsiniz. Ayrıca buğdayın en değerli kısmı olan ruşeymi de yıllardır ekmeklerinde kullanıyor. Ruşeymin 1 ton buğdaydan 1 kilogram kadar elde edilebildiğini belirten Mutluer, “Ruşeym A, E, B1 ve folik asit açısından oldukça zengindir.  Ekmeklerimizde katkı maddesi kullanmamakta olup kaliteli hammaddeler tercih ettiğimiz için sağlıklı ürün spektrumuna sahibiz. Ayrıca ekmek üretiminde ve yapımında hazır karışım unları kesinlikle kullanmıyoruz. Çavdar ekmeği gibi spesifik ekmek üretimlerinde çoğu firma hazır karışım unları tercih ederek üretim yapmaktadır. Mutluerler olarak biz ürünlerimizi direk üreticiden temin ettiğimiz razmol, kepek, çavdar gibi içerik unlarını harmanlayarak kendi karışımımızı oluşturuyoruz. Bu karışımı da tamamen ekşi mayalı üretiyoruz” diye konuştu.

img-7982.jpg

DOĞAL MISIR UNU İLE YAPIYORUZ

Mısırların genetiği ile oynandığı için yaklaşık 5 yıl önce mısır ekmeği satışını durdurduklarını aktaran Mutluer, “Mısır ekmeği tüketimi oldukça fazla. Biz mısır ekmeğini çok satmamıza rağmen mısırlar GDO’lu olduğu için 5 yıl önce satışını durdurduk. Daha sonradan tamamen doğal ve bizim tohumlarımızla üretilen mısır arayışına girdik. Beyşehir yöresinde gölün etrafındaki köylerde yetişen yüzde yüz doğal mısırları bulmuş olup mısır teminimizi o yöreden sağlıyoruz. Oradan aldığımız mısırları burada değirmenlerde un haline getirerek tamamen doğal mısır unumuz ile zeytinyağlı mısır ekmeklerimizi yapıyoruz. Mutluerler olarak doğal olmayan ürünlere firmamızda yer vermiyoruz” ifadelerini kullandı.

img-8014.jpg

“KUŞAKTAN KUŞAĞA KONYA’YA HİZMET EDİYORUZ”

Günlük en yüksek kapasitede ekmek üreterek Konya’da üretim anlamında tek olduklarını vurgulayan Mutluer, “Zincir marketler başta olmak üzere birçok markete ekmek ve sanayilerdeki birçok kuruma da paketli ekmek temini sağlamaktayız. Bizler nasıl ki 6. kuşak olarak dedelerimizin mesleğini sürdürüyorsak, bünyemizde atalarının mesleğini devam ettiren ve hâlihazırda firmamızda çalışan bizden daha çok firmamızı sahiplenen 2. ve 3. kuşak personellerimiz de var. Bizim bu iş ahlakımız samimiyetle bir araya gelerek sunulduğunda karşımızda babadan oğula devam eden müşteri kitlemize yansımaktadır. Yıllardır gelen ve değerini kaybetmeyen Mutluerler, kuşaktan kuşağa Konya’ya devamlı hizmet ediyor” şeklinde konuştu.

img-9871.jpg

ASIRLIK HİZMET

Yüzyılı aşkın süredir Konya’ya hizmet veren Mutluerler, gelişen teknoloji ile birlikte sektöre öncü oluyor. Mutluerler’in tarihi hakkında bilgi veren Nazım Mutluer, “1900’lü yılların başında o yılların Konya’sında yaşamış olan hemen herkesin tanıdığı ve ismine aşina olduğu dedemiz Müteahhit Kara Mehmet buğday ve gıda ticaretinin yanı sıra dört yabancı dil (Arapça, Farsça, Fransızca ve İngilizce) bilen bir tüccar şahsiyettir. Yıllar geçtikçe gıda ve müteahhitliğin yanı sıra yeni bir ticari sahaya açılmak zarureti hasıl olmuştur. Selimiye Fırını, aslında bizim Eski Üzüm Pazarı’ndaki ticarethanemizi ekmek fırınına dönüştürmemiz ile gerçekleşmiştir. Aslında ekmek sektörüne girişimiz; babaannemin babasının fırıncılıkla iştigal ettiği de göz önüne alınırsa bize çok da uzak olmayan bir sahaya açıldığımız anlamına gelmektedir” dedi.

mutluerler.jpg

TÜRKİYE’NİN EN MODERN FABRİKASINI YAPTIK

1984 yılında tek fabrikada birleşerek Mutluerler Ekmek ve Gıda Sanayi’nin açıldığını aktaran Mutluer, “1980’li yıllarda Selimiye, Cumhuriyet, Mutlu, Mutluoğlu ve Başak Ekmek Fabrikalarını devrederek 1984’te yeni kurduğumuz Mutluerler Ekmek ve Gıda Sanayi çatısı altında tek fabrikada emek ve sermayemizi birleştirdik. Bilhassa 1986 yılına kadar şehir içindeki fırın ruhsatları yasak iken, ancak şehir dışındaki belediyenin gösterdiği gıda üretimi yapılabilir yerlere ruhsat alınabiliyordu. Biz bu prosedüre uygun tam donanımlı Türkiye’nin özel sektörde en modern ve Tünel Teknolojisini kullanan en büyük fabrikasını yapmıştık. Bu zorluklara rağmen kuruluşumuzu hızla gerçekleştirip, üretim aşamasına geçtiğimiz o yıllarda Konya’nın ekmek ihtiyacının yarısını 120-130 personel ile karşılıyorduk” diye konuştu.

resim3.jpg

KONYA’DA FIRIN ENFLASYONU PATLADI

1980’li yıllarda Konya’da 30 civarında fırın olduğuna değinen Mutluer, “1986 yılında yerel yönetim, fırın ruhsatlarında yaptığı serbestleştirme ile şehir merkezinde apartman altlarında, merdiven altlarında, tezgâh satışı iyi gözüken yerlere ruhsatlar vererek, Konya’da fırın enflasyonunu patlamıştır. 1985-1986 yıllarına kadar Konya’da 30 civarında fırın varken, 1986’dan 1990’a kadar 80 adet irili ufaklı fırın işletmesi peyda oldu. 1980’li yıllarda serbest piyasa uygulamasına geçilmesi ile beraber bizim gerek tedarikçi olarak, gerekse de yan hizmet sektörlerimizin tamamı, serbest piyasa koşulları gereği kendi fiyatlarını kendileri belirleme serbestîsine kavuştular. Biz ise ürün fiyatlarımızı kendimiz belirleyemediğimiz gibi, siyasi ve yerel yönetimler oy kaygısıyla hem fiyat düzenlemelerimizi zamanında yapmamış ve hem de artan maliyetlerle orantılı bir seviyeye taşıyamamışlardır. Böylece piyasa fiyatlarımız enflasyona yenik düşmüştür. Bundan dolayı da Ekmek Sektörü ilerleme kaydedememektedir” ifadelerini kullandı. (Yiğit Berkay Çopur)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.