TÜGİK Mali Genel Kurulu

ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Ben, faiz konusunda hassasım. Faizi, özellikle enflasyonun en önemli sebebi olarak görüyorum. Sebep netice ilişkisinde, faiz sebeptir, enflasyon neticedir. Faizle enflasyon doğru orantılıdır, ters orantılı değildir. Eğer kim faizi yükseltmeyi savunuyorsa, o bu ülkede yatırımların düşmanıdır, istihdamın düşmanıdır. Bunu da açıkça söylüyorum" dedi.

Erdoğan, Türkiye Genç İş Adamları Konfederasyonunun (TÜGİK) bir otelde düzenlenen Genel Mali Kurulu'nda yaptığı konuşmada, "Yurt dışına turizme gitmeyin" şeklinde seslenerek, bütün turizm faaliyetlerinin yurt içinde yapılması çağrısında bulundu.

Alışverişlerde, yurt dışından ithal edilecek malzemeler yerine yerli malzemeler kullanılması gerektiğini belirten Erdoğan, eskiden okullarda "Yerli Malı Haftası" yapıldığını şimdi de "Yerli Malı Yılı" yapılması gerektiğini söyledi.

Erdoğan, Türkiye'nin güçlü bir ülke olduğunu vurgulayarak, 2015'in ilk 3 çeyreğinde yüzde 4 büyüme, sanayi üretiminde yıllık ortalama artışın yüzde 3,2 olarak gerçekleştiğini anımsattı.

Böylece yılın tamamındaki büyüme hızının yüzde 4 seviyesinde gerçekleşmesinin neredeyse kesinleşmiş olduğuna işaret eden Erdoğan, gelişmiş ülkelerin ekonomilerine bakıldığında, yüzde 2 büyüdüğü bir ortamda, Türkiye'nin yaşadığı sıkıntılara rağmen yüzde 4'lük büyüme hızını yakalamış olmasının çok önemli olduğunu bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen yıl ülkeye gelen uluslararası doğrudan yatırım rakamının yüzde 32,4'lük bir artışla 16,6 milyar dolar olarak gerçekleştiğini hatırlattı.

Erdoğan, şöyle devam etti:

"Kamu ve özel toplam yatırımlarında 2015'in ilk 3 çeyreğinde yüzde 9,7'lik bir reel artış yaşandı. 2015'te bir önceki yıla göre açılan şirket sayısı yaklaşık 59 binden 68 bine yükselirken, kapanan şirket sayısı da 16 binden 14 bine geriledi. Her ikisi de lehimizde, öyleyse iyi gidiyoruz. Hiç endişeye gerek yok, olacak bazı sıkıntılar ama bunları da aşacağız. Unutmayın kutlu doğumlar sancılı olur, bu bir kutlu doğumdur."

- "Ülkemde yatırım olacaksa..."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, otomobil satışlarının tarihi bir rekorla 726 bine yükseldiğini, bu rakamın bir önceki yıl 587 bin olduğunu hatırlattı. Beyaz eşya satışlarının da bir önceki yıla göre arttığına değinen Erdoğan, işsizlik oranının aşağı yukarı bir önceki yıl seviyesinde kaldığını, ihracatta bir miktar düşme yaşanmakla cari açığın ciddi şekilde gerilediğini söyledi.

Geçen yıl cari dengenin enerji hariç 1,1 milyar dolar fazla verirken, toplam cari açığın 32,2 milyar dolarda kaldığını belirten Erdoğan, turizm gelirlerindeki düşüşün daha ziyade küresel ekonomiyle ilgili görüldüğünü, bunun da en kısa sürede telafi edileceğini dile getirdi.

Erdoğan, TÜGİK'in "Türkiye turistiyiz" kampanyasını bu bakımdan anlamlı bulduğunu ve desteklediğini bildirdi.

Faiz konusunda hassasiyetlerinin bulunduğuna dikkati çeken Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

"Ben, faiz konusunda hassasım. Faizi, özellikle enflasyonun en önemli sebebi olarak görüyorum. Sebep, netice ilişkisinde faiz sebeptir, enflasyon neticedir. Faizle enflasyon doğru orantılıdır, ters orantılı değildir. Eğer kim faizi yükseltmeyi savunuyorsa, o bu ülkede yatırımların düşmanıdır, istihdamın düşmanıdır. Bunu da açıkça söylüyorum. Eğer benim ülkemde yatırım olacaksa kredi musluklarının açık olması lazım. Kredi musluklarının açık olabilmesi için yüksek faizin olmaması lazım."

- "Bu benim ilkem olmuştur"

Amerika'daki faiz oranının 0,50 olduğunu hatırlatan Erdoğan, "Avrupa'da da bazı yerlerde eksi, bazıları aynı oranda. Japonya'ya gidiyorsun eksi, İsrail öyle. Bize ne oluyor kardeşim. Eğer şöyle komisyon, şu, bu filan koyduğunuz zaman 15, 16, 17'lere kadar çıkıyor. Bu denli faizin yüksek olduğu bir ülkede yatırım olabilir mi? Orada kalkıp da yatırımcı, nasıl yapacak bu yatırımı? Maliyetlerin bu kadar yüksek olduğu bir yerde bu yatırım nasıl olacak? Yatırımın durduğu yerde istihdam durur, üretim durur ve sizin uluslararası rekabet gücünüz de biter.İşte önce bunu halletmemiz gerekiyor" dedi.

Erdoğan, bu konuda gerekli uyarılarını gerekli yerlere hep yaptığını, yapmaya da devam edeceğini bildirdi.

Erdoğan, "Bu benim başbakanlıktan bu yana hep biliyorsunuz ilkem olmuştur. Devletin borçlanma faizini yüzde 63'ten alıp, tek haneli rakamlara indirme kavgamı bu işin içinde olanlar gayet iyi bilirler. Yüzde 30 olan enflasyonu tek haneli rakama, işte onu çekerken onu da o şekilde çektik. Bunu da benle yakın çalışanlar çok iyi bilir, ispatı ortada, başka bir şey aramaya gerek yok" diye konuştu.

Geçen yıl Türkiye'nin tökezleyeceğini umanların bir kez daha hüsrana uğradığını gördüğünü vurgulayan Erdoğan, "Biliyorsunuz ben uzun yıllardır uluslararası değerlendirme kuruluşlarının Türkiye'ye verdikleri notlara, ülkemizle ilgili değerlendirmelere hep itiraz etmişimdir. Bu değerlendirmelerin bir kısmı art niyetli olmakla birlikte bir kısmı da Türkiye'yi yeteri kadar tanımamanın bir sonucudur" ifadesini kullandı.

Uluslararası bu tür kuruluşların kararlarının, açıklamalarının bilimsel değil, siyasi olduğunu belirten Erdoğan, "Bunu da biliniz. Türkiye tıpkı bir buzdağı gibi gözükmeyen gücü, görünen gücünden çok büyük olan bir ülkedir. Bu ülkenin, milletin potansiyelini yapabileceklerini anlayabilmek için Anadolu'nun Trakya'nın suyunu içmek, ekmeğini yemek, havasını solumak, sıcağında terlemek... Yani buraya ait olmak gerekiyor" dedi.

(Sürecek)