'Ufuk Turu'nda neler konuşuldu

'Ufuk Turu'nda neler konuşuldu
Konya Sivil Toplum Kuruluşları Platformu tarafından bu yıl 11.'si düzenlenen Ufuk Turu Toplantıları, Alanya Bera Otel'de devam ediyor.

 

Konya Sivil Toplum Kuruluşları Platformu tarafından bu yıl 11.'si düzenlenen Ufuk Turu Toplantıları, Alanya Bera Otel'de devam ediyor.

Perşembe günü Prof. Dr. Yasin Aktay'ın başkanlığında gerçekleştirilen oturumlarda birey olarak "dünyayı değiştirebiliriz" mesajları verilmişti. Cuma günü gerçekleşen 2. oturumda  'Yerel Medya ve Kitlesel Hareketler' başlığı üzerinde konuşuldu. Oturumun Başkanlığını Doç Dr. Ertan Özensel yaparken 'sosyal medya örneğiyle artık herkesin bir örgüt olma özelliğini taşıdığının' altını çizdi.

SOSYAL MEDYA HERKESE BİR ÖRGÜT OLMA ÖZELLİĞİ KAZANDIRDI

Özensel, "Sosyal Medya son dönemde çok gelişmiştir. Sosyal Medya bilgi paylaşımı alanında da kullanılmaktadır. Bu durum herkes bir örgüt herkes bir medya özelliğini kazanmıştır. Buna en güzel örnek 'Arap Baharı'dır. Türkiye'de gezi hareketleri sırasında sosyal medyanın gücünü hep birlikte görmüş olduk" dedi.

Oturumun ilk konuşmasını  'Yeni Medya ve Sosyal Medyanın Rolü' başlığıyla Kanal A Genel Yayın Yönetmeni Alper Tan yaptı. Tan konuşmasına  Ufuk turu organizatörlerine teşekkür ederek başladı ve bu tür programları düzenlemenin zor olduğunu ve Konya STK'larının zoru başardığını ve bu bakımdan takdire şayan olduğunu ifade etti.

TÜRKİYE'DE 4. KUVVET HALEN MEDYADIR

Tan, medyayı yeni ve geleneksel medya olarak ikiye ayırdı ve şöyle devam etti:  "Yeni Medya diyorsak bir de eski medya vardır.  Eski medyanın temsilcisi değilim. Türkiye'de halen  dördüncü kuvvet medyadır. Dördüncü kuvvet medya ne zamandan beri var.3400 yıl önceki mısırda tabletlere bakılırsa bunların günlük gazete olduğunu görüyoruz. Ya da bunları söyleyebiliriz.  Yahudilerin medyaya nasıl baktığını gösteren bir not aktarmak istiyorum.   En başından bütün bunların yenilebiecek bir durum olduğunun altını çizmek isterim öncelikle. Yenilmenin zor olduğunu kabul etmemek yanlış olur. 1800'lü yıllarda biz İsrailli din adamlarının bir ortamda konuşması aynen şöyle; (yahudi olmayanları kastederek) "Geçen asırda amacımıza yaklaştığımızı vurgulamak istiyorum.  Başta bankalar, hukumetin kredileri elimizdedir. Büyük kuvvetlerden biri de matbuattır. Her tarafta matbuat bizimtalimatlarımız ön plana çıkaracak ve bizim çıkarlarımız destekleyecektir. Aralarına nifak sokacağız. Bizim gücümüzü anlayacaklardır. Onlar birbiriniz boğarak bizlere yer açacaktır."

 

İLETİŞİM ARAÇLARI BİZİ DAHA KOPUK HALE GETİRDİ

Alper Tan yine sosyal medyanın insanları kopuk hale getirdiğinin de altını çizerek şöyle devam etti: "Aynı ev içinde yaşayan insanlar birbirinden  habersiz yaşamaya başladılar. Sosyal medya etkileşimi de zayıflatıyor".

Tan, "İnsanların düşünce refkleslerinin artmasını sağladı. Siyasetçilerin muhatap kitlesine de ulaşmasını sağladı. Güvenli olmayan haberlerin sınırsız dolaşımını da sağladı. Obama seçim sürecinde sosyal medyayı en aktif kullanan liderlerden bir tanesidir. Hiçbir özgürlük sınırsız değildir. Buna medya ya da sosyal medya da dahildir. Sosyal medyayı düzgün kullandığınız zaman yararlıdır. Ama tadında bırakmak ve fayda için kullanmanız gerekir" dedi.

Oturumun bir başka konuşmacısı da 'Toplumsal hareketler ve sosyal medya' başlığıyla Doç Dr. Yusuf Adıgüzel'di. Adıgüzel konuşmasına 'sosyal medya aracılığıyla kitlelerin biraraya gelmesini örümcek ve deniz yıldızı' örneği vererek başladı

 Adıgüzel, "Bir eylem yaparsınız ve 1 kişiyi toplarsınız ama devamlılığı yoksa sadece  toplumsal bir hareket olarak kalır. Sayın Başbakan'ın 2 milyon kişiye hitap etmesi eski toplumsal hareket ama gezi parkı eylemleri gibi hareketler yeni toplumsal hareketlere örnektir. Yeni hareketlerin eskilerden farkı bir merkezi yok, bir lideri yok bazen belli bir amaç atrafında bile toplanamamışlardır" dedi.

Adıgüzel şöyle devam etti: "Örümcek ve deniz yıldızı örneği bu konuda iyi bir örnektir. Şöyleki; örümceğin onlarca ayağı vardır ama kafasını kopardığını zaman ayaklar ölür gider ama deniz yıldızında nereyi koparırsanız koparın ölmez başka bir ayakla yeniden meydan gelir. Yeni ve eski medyanın en önemli farkı budur. Yeni ve eski toplumsal hareketlerinde bu farkı vardır".

 SOSYAL MEDYA ANARŞİST BİR ORTAM OLUŞTURUYOR

 Oturumun son konuşmasını ise 'Kültür ve değer aktarımında Sosyal Medya' başlığıyla Bilal Eren yaptı. Eren, " Birçok insan internette bir şey arayacaksa önce google'ye yazıp aramalar yapıyorlar. Arama motorunda ilk çıkan kelimeler bilgiler birer silahtır. Türkiye'de kendine ait arama motoru yapmak zorundadır" diye kaydetti.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,çok uzun ve ilgili içerikle alakasız,
Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.