Uzman isimden Konya halkına uyarı: “Kene vakalarına dikkat”

Havaların ısınmasıyla birçok ilde Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) vakalarında artış yaşanmaya devam ediyor. Bu artışın temel sebeplerinden biri de kene ısırıkları. Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Doğaç Uğurcan, kırsal alanlarda dikkatli olunması gerektiği konusunda uyarılarda bulundu.

Ateş, cilt içi ve diğer alanlarda kanama gibi bulgulara neden olan kene kaynaklı Kırım-Kongo kanamalı ateşi (KKKA) vakaları, Nisan ve Mayıs ayında artış gösteriyor. Medicana Konya Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Doğaç Uğurcan, Pusula Gazetesi muhabirine yaptığı açıklamada, Kırım-Kongo kanamalı ateşe neden olan kenelerden korunma yöntemlerini açıkladı. Uğurcan, “Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi, enfekte kenelerin taşıdığı virüsler yoluyla insana bulaşıyor. Anadolu coğrafyasında genellikle Bolu, Zonguldak, Sivas, Erzincan ve Kars gibi şehirlerde keneler daha sık görülüyor. Konya’da korkulacak bir vaka sayısı bildirilmedi” dedi.

‘KONYA’DA KORKULACAK BİR KKKA VAKASI YOK’

2000’li yılların başından itibaren kene sorunu ile karşılaşıldığını ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Doğaç Uğurcan, “Ülkemizde kene vakaları 2000’li yılların başından itibaren kendisini göstermeye başladı. İlkbahar aylarının gelmesi ile birlikte hem kene sayısında artış hem de insanların doğadaki vakit geçirdikleri zamanda artış meydana geliyor. Bu nedenle kene temas riski artıyor ve kene tutunması ile gelen ülke genelinde hasta sayısı artıyor. Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi, enfekte kenelerin taşıdığı virüsler yoluyla insana bulaşıyor. Anadolu coğrafyasında genellikle Bolu, Zonguldak, Sivas, Erzincan ve Kars gibi şehirlerde keneler daha sık görülüyor. Konya’da korkulacak bir vaka sayısı bildirilmedi. Bahsettiğimiz gibi genellikle Kuzey Anadolu coğrafyasında yaşayan bu kene, vakalarının bu şehirlerde görülmesine sebep olabiliyor. Virüs genellikle soğuk ve nemli havada tutunuyor. Vücuda yapışan kenenin fark edilmesi sonrası en yakın sağlık kuruluşuna başvurmaları gerekiyor. Kene vücutta tutunduktan sonra virüs taşıyor ise kişide halsizlik, yüksek ateş, kas ağrıları ile meydana geliyor. Virüs sonrası burun kanaması, diş eti kanaması ve değişik alanlarda kanama bulguları bulunabilir. Tedavide erken teşhis ve uygun tedavi çok önemlidir” ifadelerini kullandı.

KENE VAKALARINDA KİMLER RİSK ALTINDA?

Genellikle kırsal kesimlerde yaşayan ve tarım-hayvancılıkla uğraşan kişilerin risk faktörünün daha fazla olduğunu belirten Dr. Doğaç Uğurcan, “Kene vakalarından korunmak için giyim konusuna çok dikkat edilmesi gerekiyor. Doğada, tarımsal alanlarda ve hayvancılıkla uğraşan kişiler için kenelerden korunmak için önemler var. Genellikle çiftlik çalışanları, çobanlar, hayvancılıkla uğraşanlar ve kamp ve piknik yapanlar risk altındadır. Kenelerin vücuda yapışmaması için açık yer bırakmaması gerekiyor. Kollar, bacaklar ve karın bölgesinin kapalı olması gerekiyor. Kapalı kıyafetler giyildiğinde bunun önüne geçilmiş oluyor. Yaz aylarında açık renkli kıyafetler giyilmesini öneriyoruz. Kene, açık renkli kıyafetler üzerinde kolay fark edilebiliyor. Görevi gereği ya da piknik yapmak için doğada bulunan kişilerin eve döndüklerinde vücutlarında kene taraması yapmaları gerekmektedir” şeklinde konuştu. •Tülay Gizem Başar