2016 Yılı Bütçesi TBMM Genel Kurulu'nda

TBMM (AA) - AK Parti Grup Başkanvekili Naci Bostancı, bir HDP'linin, "Kandil'i sizin başınıza yıkacağız" dediğini anımsatarak, "Bana kalırsa öyle olmayacak. Siz yürüttüğünüz bu siyasetle başınızı Kandil'in kayalarına vura vura Kandil'i siz yıkacaksınız, kendinizi de o çukurlara gömeceksiniz, bize iş bırakmayacaksınız" dedi.

Bostancı, 2016 Yılı Bütçesi üzerinde TBMM Genel Kurulu'nda AK Parti Grubu adına yaptığı konuşmada, iktidarın ve muhalefetin birbirine ihtiyacı olduğunu belirterek, "Muhalefet, iktidarın halifesi demektir, iktidara hazırlanan demektir. O yüzden, iktidar kendi işlerini yürütürken nasıl bütün halkı dinliyorsa muhalefetin de aynısını yapması lazım" ifadesini kullandı.

AK Parti'nin 14 yıldır iktidarda bulunduğunu anımsatan Bostancı, "İster başka bir yerde oturun, ister Meclis'in bu tarafında oturun, bunun son derece açık, her türlü spekülasyondan uzak olgusal bir başarı olduğunu teslim etmek lazım" diye konuştu.

Bostancı, bu bütçenin AK Parti'nin 14. bütçesi olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:

"Ben biraz hurufilikten mülhem bir yorumda bulunayım. 14'ü tersine okursanız 41 yapar. 41 kere maşallah. 14'ü 41'in habercisi gibi okumak mümkün. AK Parti milletle sözleşmesine bu şekilde devam eder, milleti ve muhalefeti dinler ve yoluna böyle devam ederse, 41 kere maşallah ifadesini bu kürsüden bizim çocuklarımız söyleyecektir."

Bostancı, konuşmasına şöyle devam etti:

"AK Parti'nin başarısını, bu ülkede 200 yıllık tarihsel hikayeden gelen bir yay gibi düşünün. Bunun arkasında, bu ülkenin tarihine, geçmişine, yaşadıklarına dair özlemlerimiz, hayal kırıklıklarımız, beklentilerimiz, ümitlerimiz vardır. Çocukluğumda 'bizim İngiltere gibi olmamız için 200 yıl lazım' derlerdi. 'Biz, onlar gibi olabilir miyiz' diye hep umutla yaşadık. İşte AK Parti'nin o yay gibi gerilen hikayesinin arkasında; Balkanlar'da duyulan acıdan, İstiklal Savaşında çekilen çilelerden, Cumhuriyetin kuruluşundaki ruhtan, çok partili rejimden ve siyasetin asli kaynağı halktır diyen siyasetten gelen bu ırmak vardır."

Naci Bostancı, yakın tarihe bakılarak kimlerin iktidar olduğunun görülmesi gerektiğini belirterek, iktidar siyasetini çıkaranların parametrelerinin, dillerinin bugün AK Parti tarafından temsil edildiğini kaydetti.

- "AK Parti'nin kullandığı dili kullanırsan iktidar olursun"

"Ey CHP, ey HDP, ey MHP iktidar olmak mı istiyorsun, o zaman bu parametrelere dikkat et, AK Parti'nin kullandığı dili kullanırsan, onun gibi insanlara seslenirsen sen de iktidar olursun" diyen Bostancı, "Eminin CHP'nin elitleri mahrem alanlarda AK Parti'nin başarısı üzerine konuşuyor ve değerlendirme yapıyorlardır" dedi.

Bostancı, AK Parti'nin 14 yıldır önemli işler yaptığını anımsatarak, CHP'nin 5 yıldır "Türkiye hemen yarın savaşa girecek" demesine rağmen savaşa girilmediğini vurguladı.

CHP'nin bir bardak suda fırtına koparmaya çalıştığını ama kopmadığını anlatan Bostancı, "Eğer söyledikleriniz doğru olsaydı, halk inim inim inleseydi, siz orada değil burada otururdunuz, biz de kös kös orada otururduk. Yapmaya çalıştığınız şu: Cenap Şahabettin'in bir lafı vardır; 'elitler beğendikçe alkışlarlar, avam da alkışlandıkça beğenir. CHP'liler bir bardak suda fırtına kopartarak aslında halka biraz avam muamelesi yapıyorlar. 'Haydi siz de bu gürültüye katılın' diyorlar ama halk katılmıyor" diye konuştu.

"Futbol maçında bile oyunun kalitesini tayin eden her iki takımın da iyi oynamasıdır" ifadesini kullanan Bostancı, AK Parti'nin, CHP'nin iyi olmasından memnun olacağını belirtti.

Bostancı, "CHP'nin bütün söylemi, bir, AK Parti eleştirisi, iki, saray, (kaçak saray, orada oturan despot, orada oturan diktatör)" dedi.

CHP'li milletvekillerinin bu sözlerini alkışlaması üzerine Bostancı, "Devamını dinleyin, devamı var. Bunlar sizin söyledikleriniz. Diyelim ki Sayın Cumhurbaşkanı 'ben Cumhurbaşkanlığı bittikten sonra kenara çekiliyorum, gidiyorum bir köye, orada köy hayatı yaşayacağım' dese siz boşluğa düşersiniz, ne konuşacaksınız? Sayın Cumhurbaşkanı o köye gitse, CHP'li arkadaşlar koşa koşa gidip, 'lütfen git şu saraya otur, yoksa biz ne konuşacağız' diye kriz içine düşerler" karşılığını verdi.

AK Parti Grup Başkanvekili Bostancı, Türkiye'nin 60 yıllık demokratik tecrübesi, ama daha alması gereken mesafeler olduğunu kaydetti.

- "Terör örgütü birinci hasım olarak Kürtleri gördü"

Türkiye'nin 1984'ten bu yana terörle mücadele ettiğine vurgu yapan Bostancı, şöyle konuştu:

"Terör örgütü etnik siyasetçi temelde, hedef kitlesi olarak Kürtleri gören ama Kürtlerin örgütü olarak değil, kendi kafasındaki ideolojik angajmana uyan bir terör örgütüdür, derdi bütün Kürtler değil. O yüzden de kurulduğu andan itibaren birinci hasım olarak Kürtleri gördü, kendisinden farklı örgütlerin canına okudu, önce Kürtleri hizaya dizmeye çalıştı, sonra terör marifetiyle etnik, ulusalcı bir tahayyülü mümkün kılmak için çaba gösterdi.

Örgütün şiddet marifetiyle yapmaya çalıştığı, etnik kimlikçi ayrı bir dünya kurmak için halkları birbirine düşman kılmaktı. Bizim bağlarımız onların husumet dolu politikalarından çok daha güçlü. 2013 yılına kadar 36 bin kişi hayatını kaybetti. Bunun içinde güvenlik güçleri, sivil vatandaşlar, PKK'nın ölüsünden ve dirisinden faydalanmak için ileri hatlara sürdüğü gençler var, 22 bin kişi de onlar hayatını kaybetti. 2013'ten sonra acı çeken hangi eve gittiysek, o insanlar bu ülkenin birliğini istediler."

AK Parti Grup Başkanvekili Bostancı, Çözüm Süreci'nin doğru bir iş olduğunu, yanlış olmadığını ifade etti.

- "Örgüt kendisini çukura soktu ama Türkiye o çukura girmeyecek"

Terör örgütünün 7 Haziran seçiminden sonra fiili durum yaratarak özerk alanlar ilan etmek istediğini, bunun için çukurlar kazdığını ve arkasına silahlı güçler yığdığını kaydeden Bostancı, şu değerlendirmelerde bulundu:

"(Türkiye'yi oldu bittiyle karşılaştırırız) zannıyla harekete geçtiler ama bekledikleri gibi olmadı. Terörle mücadele ederken biz herkesi düşünürüz, hayatını kaybeden teröristleri şeytanlaştırmayız. Devletin adalet duygusu herkesi kucaklar. Çukurların arasındaki çocuklar üniversiteye gitseler bu ülkeye daha yararlı olurlar. Asıl katiller, o gençlere, çocuklara 'siz onurlu bir iş yapıyorsunuz, ülkenizi kurtarıyorsunuz' diyerek, onları öne sürenlerdir. Devlet elbette elinde silah olanla mücadele eder ama merhamet de eder. Örgüt kendisini çukura soktu ama Türkiye o çukura girmeyecek."

Bostancı, HDP'nin Türkiyelileşme iddiası bulunduğunu ifade ederek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Siz Ankara saldırısında 29 kişinin kanına girmiş olan kişinin taziyesine gittiğinizde, ülkedeki on milyonlarca insanla herhangi bir şekilde bağ kurma, söz söyleme hakkınızı kaybettiğinizi bilmiyor musunuz? Nasıl Türkiyelileşeceksiniz? Bizden 'Kürt terörist' lafını duyamazsınız, çünkü bizim için terörist teröristtir, Kürtler de kardeşimizdir. HDP, çukur siyasetine destek vererek, kucakladığı patlayıcılarla birlikte, demokratik siyasi zemine karşı intihar teşebbüsünde bulunuyor. Sizi uyarmak için söylüyorum. Böye giderse HDP'nin taziyesine gidecek kimse kalmayacak. Bir HDP'li 'Kandil'i sizin başınıza yıkacağız' demişti. Bana kalırsa öyle olmayacak. Yürüttüğünüz bu siyasetle başınızı Kandil'in kayalarına vura vura Kandil'i siz yıkacaksınız, kendinizi de o çukurlara gömeceksiniz, bize iş bırakmayacaksınız."